Bülent KORUCU
Emniyet’e toplanan solcu gençlere “Bu ülkeye komünizm lazımsa onu da biz getiririz.” diyen Ankara Valisi Nevzat Tandoğan’ın ruhu aramızda dolaşıyor.
Şimdi birileri ‘Nurculuk’ için aynı cümleyi kuruyor. Seçimlerde önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı bazı mitinglerde elinde Risale-i Nur ile görenler şaşırmıştı. Erdoğan’ın içinden çıktığı hareket ile Nur Camiası’nın yolları bugüne kadar pek kesişmemişti. Bu, çok doğal ve metot eksenli bir ayrışmaydı. Bediüzzaman Said Nursi ve talebeleri, toplumu ıslah etmenin fertten başlaması gerektiğini düşünüyordu. Doğal olarak da ona göre bir usul takip ettiler. Önce kurumları ve devleti düzeltmek gerektiğine inanan siyasal İslamî hareket ise kendi yolunu çizdi.
Bediüzzaman, siyasetten uzak durmasını iki temel gerekçeye bağlıyordu. Elimizde hem nur hem de topuz olursa muhatap kitlenin ürkeceğini, hatta siyasetin, nuru söndürebileceğini belirtiyordu. Diğer gerekçe siyaset üzerinden hizmet etmeyi düşünenlerin biraz tepkisini çekiyordu. “Bir şeytan senin fikrine yardım etse rahmet okutacaksın. Senin fikr-i siyasiyene muhalif bir melek olsa lânet edeceksin.” sözleriyle siyasetten Allah’a sığınmıştı. Daha sonraki beyan ve tavırlarıyla aslında siyasetin bu türüne karşı olduğu; siyaseti külliyen ve kategorik olarak kötü görmediği anlaşılıyor. Ama hem metot ayrılığı hem de ‘Şeytan ve siyasetten Allah’a sığınırım.’ sözünün yaygınlığı mesafeyi hep uzak tuttu.
Seçim meydanlarında İşaratü’l-İ’caz eserini Başbakan’ın elinde görenler soğukluğun giderildiğini düşünmeye başladı. Risalelerin, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından basılacağı vaadi Nur Camiası’nı sevindirdi. Fakat seçimlerden sonraki gelişmeler ortada bir tuhaflık olduğunu gösteriyor. Mitinglerde gösterilen eserin numune baskısı dışında hâlâ bir hareket yok. Tam aksine seçimlerden üç gün sonra bandrol için müracaat eden yayınevlerine olumsuz cevap verildi. 2010 yılında çıkan bir yönetmelik, dört yıl sonra bir yasağın gerekçesi yapılıyor. Yasal vârislerin tespiti için şikâyet bulunduğu ileri sürülüyor. Hukukun halletmesi gereken bir konuya idare el koyuyor ve bu hakkı istediği gibi dağıtabileceğini düşünüyor. Risaleleri Diyanet basacak diye beklerken, tamamen yasaklanması gerçeği ile karşı karşıya kalındı. Şayet birileri önceden haber alıp stok yapmadı ya da el altından bandrol almaya devam etmiyorsa… Yeni Asya Gazetesi ve Yayınevi, fiilî yasağı duyurmak ve durdurmak için mücadele ediyor. Ancak karşılarına çıkan duvarı aşmakta zorlanıyorlar. Üstad’ın kanunî vârisi yeğeni Seyda Ünlükul, basımın engellenmemesi için beyanat veriyor, dilekçe ile başvuruyor, Yeni Asya ile telif sözleşmesi yapıyor ama sorunu çözemiyor. AK Parti ile yakın duran yayınevleri şikâyetçi değiller hatta yasağa destek veriyorlar. Herhalde tekel konumuna gelmek arzusundalar. Üstad’ın vermediği hakkın, siyasetçiler tarafından bahşedilmesini bekliyorlar. Uygulamanın hukuksuzluğu çok açık, idare kendini mahkeme yerine koyuyor. Daha önceki mahkeme kararlarını hiçe sayıyor. Adliye sürecini başlatmayarak oluşan belirsizlik ortamında bazı yayınevlerini cezalandırıyor. Ve ne tesadüf, cezalandırılanlar AK Parti ile dirsek temasında bulunmayanlar.
İmtiyaza mazhar yayınevlerine iki şeyi sormak isterim. Bir, Başbakan Erdoğan’ın Azerbaycan’da “AKP’nin nur hareketi ile bağlantılı olduğu söyleniyor...” sorusuna verdiği cevabı nasıl okuyorlar. Erdoğan, Nurcular milletten başka bir şeymiş gibi: “Şimdi bu bana çok garip geldi. Bizim böyle bir bağlantımız söz konusu değil. Bizim tek bağlantımız milletle. Biz halkımızın içinde herhangi bir ayrıma fırsat vermeyiz. Ayrımcılığın da tamamen karşısındayız.” demişti.
İkinci merakım dine bakışı belli isimlerin kahraman, Fethullah Gülen’in hain ilan edildiği günümüzde Üstad’ın, “Bir şeytan senin fikrine yardım etse rahmet okutacaksın. Senin fikr-i siyasiyene muhalif bir melek olsa lânet edeceksin.” sözünü nasıl anlıyorlar?
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016