Bülent KORUCU
Anayasa Mahkemesi, gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül'ün tahliyesinin yolunu açınca küçük kıyamet koptu.
Haşim Kılıç'ın başkanlık döneminde benzer krizler yaşanmış, ancak şimdikinin dalga boyuna hiç ulaşmamıştı. Başkan Zühtü Arslan ve 12 üyenin darbecilik suçlamasıyla yargılanmasını talep edecek kadar abartılı bir öfke şovu izliyoruz. Twitter'ın açılması kararında ‘gayri milli' ilan edilen mahkeme, seçim barajını gündeme aldığında da yoğun taciz ateşi altına alınmıştı. Haşim Kılıç'ın AK Parti'yi tek başına kapanmaktan kurtarmış olduğu gerçeği bile linci önlememişti. Hatta Yüksek Mahkeme'nin HSYK, Sulh Ceza Yargıçlığı ve makul şüphe ve benzeri demokrat aydınlarca çok eleştirilen onayları dahi cezalarını hafifletmiyor. Hidayet Karaca ve Mehmet Baransu gibi gazetecilerin başvurularına aynı demokrat tavırla yaklaşmamaları da ‘iyi hal' indirimi getirmiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ‘Kararı tanımıyorum, saygı duymuyorum, uymuyorum' çıkışından sonra iyice cesaretlenen yandaş medya, hakaretin dozunu artırdı. ‘Sen kime kandın Zühtü?' diye tahkir edilen Başkan'ın bunları hak etmediğini yapanlar da biliyor. Milli Görüş geleneğine yakınlığına dair tanıklıklar bugünkü gerçeği tam yansıtmayabilir. Ama başkan seçilmesi için kimlerin nasıl kulis faaliyeti yürüttüğü arşivlerde duruyor. Öyleyse bu hiddet ve şiddetin sebebi nedir?
Korku cumhuriyetlerinde ilk tuğlayı muktedirler koyar, lakin kalın hücre duvarlarını herkes kendi örer. Korku, korkuyu çeker. Özgürlük de aynı şekilde avdet eder; hiçbir muktedir, pişman olup geri çekilmez. Bireyler ve kurumlar özgürlüğü mümkün olabileceğini gördükçe cesaretlenir. Böylece elleriyle inşa ettikleri hapishaneleri yıkarak çıkabilirler. AYM'yi hedef alan ve orantısız güç kullanımına yol açan kampanyanın izahı burada. Kurulan sistemin hayatiyeti korku duvarlarının yıkılmamasına bağlı. İstisnasız ve amasız itaat isteniyor. Küçük bir tereddüt ve duraksama bile kitlesel hipnotizmayı bozabilir. Şimdi Karar Gazetesi'ni çıkarmak için hazırlık yapan Mustafa Karaalioğlu ve ekibinin Star Gazetesi'nden tasfiye edilmelerinin sebebi de buydu.
Cesaretin bulaşıcılığından korkuluyor. Anayasa Mahkemesi'nin uluslararası konjonktür veya yerel dinamiklerden güç alarak verdiği kararın çorap söküğüne dönüşmesi endişesi hakim. Anayasa Mahkemesi gibi sistemin en güçlü kurumlarından birine atılan meydan dayağının daha küçük birimleri sindireceği öngörülüyor. Mevzi kayıplarının bozguna dönüşmemesi ve safları sıklaştırmanın yolu küçük sorunları orantısız tepkilerle boğmak. Bu arada ülkenin büyük sistematik krizlere girmesinin önemi yok.
AYM üyelerinin yargılanması özel kanuna tabi; kendi içinde soruşturma ve yargılama mekanizmaları var. Bir sulh ceza yargıcının kararıyla olabilecek işler değil. Bu bilgilere rağmen yargılamadan söz etmenin tek anlamı var: Pazarlığı yüksekten açmak. Ayrıca ‘AYM'ye bu yapılıyorsa…' ürküntüsü oluşturmak. Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla vaziyeti…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016