Bülent KORUCU
Ergenekon ve darbe davalarının kıdemli sanıklarından Doğu Perinçek, hayatının en mutlu günlerini yaşıyor.
Hayır, ben söylemiyorum, Gazeteciler.com internet sitesine verdiği beyanattaki ifadesi. Başka mülakatlarda ve her fırsatta mutluluğunun kaynağını da paylaşıyor. AK Parti'nin kendileriyle aynı çizgiye/mevziye geldiğini memnuniyetle anlatıyor. Bu mutluluğu yeni mevzi arkadaşları AK Partililer paylaşıyor mu? Asıl soru bu.
İktidar partisi sıralarında oturup en fazla ses çıkaran grup, yani paralı askerler takımının benzer duygular yaşadığı muhakkak. Yakın zamana kadar bu siyasi hareketi ‘başı ezilmesi gereken böcek' gibi görenlerden söz etmiyorum. Onlar zaten belli. Normal medya düzeninde üçüncü sınıf mevkide yolculuk etmesi sürpriz sayılacak isimler yüksek maaşlı ve afili koltuklarda oturuyor. Doğal ve ‘duygusal' olarak Perinçek çizgisinin yadırganmayışına seviniyorlar. Kendi durumları sırıtmıyor böylece. Siyasi koltukları işgal edenler için de durum farklı değil. Olağanüstü şartlar sayesinde hak etmedikleri makamlara geldiler. Konumlarını sürdürmeleri olağanüstü halin devamına bağlı.
AK Parti içindeki ana kitle ise hayretler içinde olan biteni anlamaya çalışıyor. En büyük düşman olarak gördükleri zihniyetle el ele tutuşmaktan haz almıyorlar. Kulaklarına fısıldanan ‘köprüyü geçene kadar…' tesellisine inanmakta zorlanıyorlar. Perinçek'in tavırlarından ve açıklamalarından işkilleniyorlar. Onun pervasız açıklamalarından ürküyorlar. Perinçek, damarlarına bilhassa basarcasına bütün cemaatlerle hesaplaşma planlarından bahsediyor. Oysa partinin ana kitlesinden cemaat veya tarikat bağı olmayan azınlıktadır. Ayrıca gücün, dolayısıyla projenin gerçek sahibi pozlarında dolaşıyor olması tereddütleri artırıyor. İki tutum da temelsiz olsa belki umursamayabilirler. Ancak Perinçekgillerin cemaat ve tarikat kavramına karşıtlığının geçici olmayıp köklü geçmişi bulunduğu biliniyor. Darbe davaları sürecinde devletin bazı birimlerine hiç dokunulmamış olması da AK Partililerin zihnindeki soru işaretini büyütüyor.
Perinçek'in ‘Polis ve yargıda AKP'nin ekibi yok, oralara vatansever insanlar geliyor' açıklamaları da rahatsızlık kaynağı. İktidar partisi hem kendini aşağılanmış hissediyor hem de Perinçek'in sözlerinin çok yabana atılır olmadığının farkında.
Darbe davalarının beraatle sonuçlanması karşısında AK Partililerin ikircikli yaklaşımı sürüyor. Yukarıdan dayatılan yeni koalisyonu bozmamak için fazla ses çıkarılmıyor. Ama ‘Darbeler ve darbecilerle çarpışarak bugünlere geldik' efelenmesinin havası atılamıyor artık. Hasbelkader sorulduğunda cevap verilemiyor. Eski bakan ve Başbakanlık müsteşarı Ömer Dinçer'in söz arasına sıkıştırdığı “Ergenekon ve Balyoz'da verilen beraatler adil değil” türünden cümleler kakofonide kayboluyor. Onlar da zaten ileride kullanmak üzere ‘biz demiştik' izi bırakıyor.
Ortak düşman etkisiz hale getirildiğinde büyük hesaplaşma kaçınılmaz olacak. AK Partililer çözüm sürecinde PKK'dan yedikleri kazığın benzerinin kendilerini beklediğinden endişeli. Perinçekgillerin şu anda bir yerlerde hendek kazdıklarından şüpheleniyorlar. O hendeklere karşı sürecekleri TSK gibi bir silahları da olmayacak.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016