Cafer Solgun
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 12 yıl boyunca basın danışmanlığını yapan Ahmet Sever’in ‘Abdullah Gül ile 12 yıl’ adlı kitabı, beklendiği üzere gündeme ‘bomba’ gibi düştü.
‘Gündeme bomba gibi düştü’ ifadesi medya diline yerleşmiş klişelerden biri. Okurun ya da izleyicinin dikkatini çekmek, merakını tahrik etmek için kullanılıyor, ‘şok’, ‘flaş’ ya da ‘azzz sonraaa’ gibi. Fakat bu ‘bomba’ tabiri nedense siyasetçilerin de öteden beri kullanmayı çok sevdiği bir ifade biçimi.
Darbe dönemlerinden hatırlıyorum. Sağ ‘ele geçirilen’ ve gördükleri işkenceler nedeniyle perişan haldeki insanlar medyaya teşhir edilirken, önlerindeki masaya mutlaka silahlar, bombalar ve onlarla aynı muameleyi gören kitaplar dizilirdi. Kitap deyip geçmeyecektiniz, bombadan bile daha ‘tehlikeli’ idiler. 12 Eylül yıllarında binlerce kitap imha edildi. Daha da fazlasını insanlar evlerinde, sobalarda, kalorifer dairelerinde yaktılar. Kim isterdi evinde ‘bomba’ ile yakalanıp dünyanın işkencesini, eziyetini görmeyi?
Yakın yıllarda ‘kitap’ ve ‘bomba’yı aynı kefede gören bir cümleyi dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Ahmet Şık’ın kitabıyla ilgili sarf ettiğine tanık olmuştuk. Erdoğan’a göre öyle kitaplar vardı ki bombadan daha tesirliydi.
Şimdi gündemimizdeki ‘bomba’, Ahmet Sever’in kitabı. AKP Milletvekili Şamil Tayyar, Sever’in kitabı için “AKP’nin içine atılmış bir bomba” dedi.
Başka tepkiler de oldu tabii. İlk tepki verenlerden biri Türkiye tarihinin en kanlı iş cinayetlerinin siyaseten sorumluluğu ile birlikte hâlâ Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı koltuğunda oturmaya devam eden Taner Yıldız idi. Yıldız’a göre ‘Bazı tarihi gerçeklerin bir danışman veya kitap vasıtasıyla aktarılıyor olması’ doğru değildi, ‘usul esasın önüne geçmiş’ti. Yıldız’ın kastettiği o ‘tarihi’ gerçekleri danışmanlar, yakın mesai arkadaşları anlatmasın, kitaplar yazmasın; peki o ‘gerçekler’ tarihe nasıl geçsin, pek anlaşılamıyor. Seçilmiş gazetecilerin ‘bal gibi adamsınız, insanın yalayası geliyor’ türü iltifatları eşliğinde TV programlarında mı tarihe kaydedeceksiniz gerçeklerinizi? Ama o tür programlar başka bir tarihe geçiyor benim bildiğim.
‘Bomba’ya karşı atağa geçenlerden biri de bir başka AKP’li vekil, Metin Külünk oldu. Külünk’ün kafasına takılan, Gül’e atfen söylenen “Ben olsam o 4 bakanı Yüce Divan’a gönderirdim” sözleri. Külünk “Kime yaranılmak isteniyor? Kimin hoşuna gitsin diye bunlar söyleniyor?” merakı içinde. ‘Hukukun gereği’ gibi şeyler gelmiyor adamın aklına; illa birilerine ‘yaranmak’ istemiştir. Tabii. Kendisinden biliyor olmalı.
Kitapta önemli detaylar var; ama ‘bomba’ gibi ya da ‘şok!’ denilebilecek bir şey yok. Gül, evet, siyasete dönmek için nabız yokluyor. Kendi ‘farkını’ hatırlatıyor. Peki bu tepkilere ne diyecek? Değerli eşinin sözünü ettiği ‘intifada’ için ne zaman harekete geçecek? O zaman bu zaman değilse acep ne zamandır?
Eminim Sayın Gül de bilir: Liderlik için doğru zamanlama önemlidir. Ama daha önemlisi cesaret sahibi olmaktır. Yoksa o zaman hiç gelmez ve hayat boşluk kaldırmaz…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025