Cafer Solgun
90’lı yılların ‘terörle mücadele’ stratejisi, dönemin başbakanı ve cumhurbaşkanı sıfatıyla Süleyman Demirel’in “Devlet bazen rutin dışına çıkar” sözleriyle özetlenebilir.
‘Rutin dışına’ çıkmakla, her türlü yasal yetkiyle donatılmış olmasına karşın, güvenlik güçlerinin kural, nizam, yasa, hukuk dışına çıkmalarına cevaz verilmiş oluyordu. Binlerce köy böyle boşaltıldı, milyonlarca insan yerinden yurdundan göç etmek zorunda kaldı. Binlerce ‘faili meçhul’ cinayet işlendi. Başbakan Davutoğlu’nun “Biz gidersek Beyaz Toroslar gelir” sözleriyle hatırlamamızı istediği bir dönemdi...
Bu ‘rutin dışı’ dönemin uygulayıcıları arasında toplu katliam davalarının sanıkları, işkenceci polis şefleri, uyuşturucu tacirleri, ‘milliyetçi’ mafya grupları vardı. Bizzat dönemin başbakanı Tansu Çiller’in koruması altında idiler. O Tansu Çiller ki, “Vatan için kurşun atan da yiyen de bizim için şereflidir” özlü sözünün sahibiydi. ‘Şerefli’ diyerek sahiplendiği kişiler ise, Susurluk’taki kamyon kazasında ortalığa saçılan mafyacı, politikacı, emniyetçi ‘derin devlet’ kadroları...
‘Bir daha asla...’ derken, ülkemiz şimdiden 90’lı yılların kanlı karanlığını geride bırakan bir ‘rutin dışı’ dönemin dehlizleri içerisine girmiş durumda.
‘Rutin dışına’ çıkmanın o zaman da bugün de ‘gözde’ gerekçesi, ‘terörle mücadele’.
Söz konusu olan ‘terörle mücadele’ ise, rutin dışına da çıkılır, hukuk dışına da. Yargısız infaz da yapılır, ‘cadı avı’ da. Koca ilçeler tanklarla toplarla ‘abluka’ altına da alınır, insanlar kar kış demeden yerinden yurdundan da edilir. Düne kadar edilen laflar da unutulur, hatırlatana ‘vatan haini’ muamelesi de yapılır...
Söz konusu olan ‘terörle mücadele’ ise anayasa, yasalar, mevzuat, parlamento ve hatta hükümet de bir yana itilir, ‘fiili’ bir keyfi yönetim anlayışına bütün toplumun boyun eğmesi istenir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘çıtayı’ yükseltti ve her hafta muhtarlar üzerinden yurda hitabını bu kez kaymakamlara yaptı. Sırada valiler mi vardır, bilemiyorum.
Sayın Erdoğan, kaymakamlara “Mevzuat şöyledir, böyledir. Yeri geldiği zaman koyun mevzuatı bir tarafa, siz zihinsel inkılabınızı devreye sokun” diye seslendi. Bu, çok açık bir hukuksuzluk çağrısı.
Demirel’in “Devlet bazen rutin dışına çıkabilir” sözlerini hatırlamamın ve hatırlatmamın sebebi de zaten bu.
Demirel gibi, Erdoğan’ın da ‘koyun mevzuatı bir tarafa’ derken gerekçesi ‘terörle mücadele’. Bu, yürürlükteki keyfi yönetim anlayışının paravanı. Çünkü eğer kaymakamların ‘terörle mücadele’ ederken daha etkili olmaları gerektiğine inanıyorsanız ve mevcut ‘mevzuat’ bu açıdan yetersizse, bu yetersizliklerin giderilmesi için göreve davet edeceğiniz kurum, yasama organıdır.
Aynı konuşmada Erdoğan kaymakamlara, ‘gerektiğinde’ belediyelerin araç gereçlerine el koymaları talimatı da verdi. Bölgede görevden alınmayan ya da tutuklanmayan ya da hakkında ciddi suçlamalarla soruşturma açılmayan belediye başkanı, bildiğim kadarıyla yok. Belediye başkanları seçilmiş, kaymakamlar ise atanmış kamu görevlileri. ‘“Seçilmişler atanmışlardan daha muteberdir” diyen Erdoğan zamanları çok geride kaldı...
‘Rutin dışına’ çıkmış bir devlet anlayışıyla karşı karşıya olduğumuz, herhalde bundan daha açık şekilde ifadeedilemezdi.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.07.2025
19.07.2025
11.07.2025
6.07.2025
30.06.2025
20.06.2025
15.06.2025
1.06.2025
23.05.2025
10.05.2025