Enver SEZGİN
Ortadoğu’nun, dört bin yıllık kadim topluluklarından biridirler. Onlara, “Melek Tavus’un Halkı” diyorlar. Önceleri Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yaşıyorlardı. Bugün ise, Irak, Suriye, Rusya veErmenistan’a dağılmış durumdadırlar. Yüzyıllarca göçebe bir hayat yaşayarak atalarının izini takip ettiler. Sonra kendileri için “uygun olan” köylere yerleşip tarımla uğraştılar. Hayatları pek kolay geçmedi. Onlara karşı hep önyargılı davranıldı; sürekli olarak dışlandılar. Bir zamanlar Türkiye’de de vardılar. Vardılar diyorum, çünkü bugün sayıları 500’ün altına düşmüş durumdadır. Yaşadığımız coğrafyanın bir rengi solmak üzeredir. Oysa daha 35 yıl önce Batman, Urfa ve Mardin başta olmak üzere pek çok ilde yoğun olarak yaşıyorlardı. Aramızdaydılar, sonra çekip gittiler.
Baskı gördüler, horlandılar…
72 kez katliama uğradılar. Ezidiler, IŞİD tarafından gerçekleştirilen Şengal saldırısını, “73’üncü ferman” olarak görüyorlar. Devlete göre onlar yokturlar. Önceleri din hanelerine X veya Z yazılırdı. Bugün ise boş bırakılıyor. Her topluluk gibi, onların da dinsel bir inancı ve kendilerine özgü ibadetleri vardır. Ancak bu farklılıkları hep görmezden gelindi. Ezidilik inançtan sayılmadı. Sırf inançlarından dolayı ötekileştirildiler, baskı gördüler.
12 Eylül Askerî Darbesi’nden sonra bu baskılar daha da arttı. 1990’lı yıllardan sonra ise faili meçhul cinayetlerle birlikte, buralar onlar için yaşanmaz hâle geldi. Çekip gittiler.
Çoğu Almanya’ya göç etti. Arkalarında bıraktıkları arazileri, evleri ve hattâ işyerleri işgal edildi. Gün oldu, Ezidilerin bir bölümü vatanlarına dönme kararı verdiler. Mallarını geri almak, arazilerini işgalden kurtarmak için mücadele ettiler. Mahkeme kapılarında haklarını aradılar. Sonuç aldıkları da oldu.
Ali Atalan, Midyatlı bir Ezididir. Henüz 17 yaşında iken ailesi ile birlikte Almanya’ya göç eder. Burada öğrenimine devam eder. Bochum Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde, yüksek lisans yaparak eğitimini tamamlar.
Bir yandan da siyasetle ilgilenir. Sekiz yıl boyunca Münster Belediyesi meclis üyeliği görevinde bulunur. Daha sonra ise Almanya Sol Parti yöneticiliği ve aynı partiden eyalet milletvekilliği yapar. Kendi deyimiyle niyeti “Avrupa’da siyasete” devam etmektir. Ancak, Ezidiler kendi aralarında yaptıkları oylamayla onuHalkların Demokratik Partisi’nden milletvekili adaylığı için önerirler. Öneri kabul görür. Ali Atalan,HDP’nin Batman birinci sıra milletvekili adayı olarak gösterilir.
Atalan, adaylığının kesinleştiği ilk günden itibaren “toplumun tüm kesimlerinin meseleleriyle ilgilendiğini” söylüyor.
Ali Atalan, Ezidilerin pek çok sorununun olduğunu iyi biliyor. Parlamentoya girdiğinde bu sorunların gündeme getirilmesi ve çözümü için var gücüyle çalışacağını belirtiyor.
Önceliklerini ise şöyle sıralıyor: “1. Evvela, Ezidi toplumunun ve inancının resmen kabul edilmesi için çalışacağım.
- Başta Osmanlı arşivleri olmak üzere Ezidi soykırımı ile ilgili tüm devlet arşivlerinin açılması için çaba sarf edeceğim.
- Yurtdışına gitmek zorunda kalmış binlerce insanın geri dönüşleri için gerekli zeminin oluşturulması yönünde çalışmalar yürütülecektir. Bunun için ilk olarak, gerekli güvenliğin sağlanması ve işgal edilen Ezidi köylerinin boşaltılması gerekmektedir.”
Ali Atalan son olarak, Beşiri, Midyat ve Viranşehir ilçelerinde Ezidi Kültür Merkezleri’nin açılması için çalışmalar yapacağını belirtiyor.
Ali Atalan, seçim kampanyası sırasında doğal olarak Ezidi köylerine de uğramış.
“Beni görenlerin gözleri ışıl ışıl parlıyor, yüzleri gülüyor. Bu yaralı insanlar yeniden doğmuş gibidirler. Adaylığım, Ezidilere moral vermiş, onları umutlandırmış,”diyor.
Ezidiler, kimliklerini gizlemek zorunda kalmadan, güven içinde ve özgürce yaşamak istiyorlar.
Her türlü tehditten uzak ve “eşit yurttaşlar” olarak hayatlarını sürdürmek istiyorlar.
Onlar Meclis’e yürüyorlar.
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2016
13.04.2016
2.02.2016
16.02.2016
9.02.2016
26.01.2016
13.01.2016
30.12.2015
23.12.2015
8.02.2015