Esat KORKMAZ
Genelde yasaklı kültürlerde, özelde toprağımın yasaklı kültürü Kızılbaşlıkta Kırk Sayısı’nın zengin bir simgeselliği vardır: Simge denen ata binip Kırk Sayısı’nın peşine düşmeden önce, bindiğimiz atı kısaca tanıyalım derim.
Simgeler Amaçsız Değildir
Simgelerin de bir amacı vardır: Zamanın tersine çevrilmezliğine başkaldırmak ve insanı, tanrıların-mitsel kahramanların başlangıç zamanına taşımak, geçmişi yakalamak-geleceği kurmak gibi. Çoğunlukla sömürü düzeninde tüketilemeyen, ne olduğu kendi sessizliğinde saklı bulunan, yeri-zamanı geldiğinde dışa vuracak olan hiçliğin kimliklendirilmiş biçimleri olarak çıkarlar karşımıza simgeler. Bir şeyin nasıl varlığa geldiğini-nasıl beslenip büyütüldüğünü anlatan karmaşık birer kültür gerçekliğidirler. Her şeyin insanla konuşmasını sağlayan şifre alfabenin harfleridir bir bakıma ya da hiçliğin çocukları; eyleme geçtiklerinde, yani güncellendiklerinde yaşamın sertliğini alırlar ve dünyayı bizim için daha yaşanılası bir yer yaparlar.
İnsanın bireysel özü, kendi içindedir ama onun bilinebilmesi için kendi dışıyla nesnel ilişkiye girmesi koşuldur; çünkü, bireysel öz, nesnel ilişkide okunabilir: Bu yolla bireysel öz, kendini toplumsal öze taşır: Toplumsal öz, yok sayılmamak için sevgi, acı, neşe vb duygu-düşünce durumlarıyla kendini simge biçiminde güncelleştirir; artık o, yadsınamaz bir toplumsallıktır.
Hiçbir şeye sahip olmayan insan önce kendi varlığını taşımasını öğrendi; sonra doğanın dilini, yani simge dilini duyular yoluyla çözdü: Gökyüzünün berraklığında sevgiyi-aşkı, siyahlığında korkuyu gördü. Rüzgârın alçalıp yükselişinde, yıldızların yanıp sönüşünde, gündüz ile gecenin yer değiştirişinde hikmeti aradı. Doğanın çıkardığı her seste simgeleri keşfetti; simgelerin tamamında sözün sırrına erdi. Evreni küçük bir noktaya, küçük bir nokta olarak algıladıkları kendilerini evrene dönüştürdüklerinde sonsuz boşluktan ya davarlıkların özünden hakikat üretti. Hakikatin izinde varlığın da yokluğun da bir olduğunu ya da iyilik ile kötülüğün eş olduğunu öğrendi.
Yaşamdan uzaklaşırsan simge senden sakınır; hiçlik seninle alay eder; yaşam kendi oyununu oynadığında hiçlik simge doğurup kendi geleceğini seyreder; yaşamın kendi oyunu ölüm tarafından kuşatılmış bir sahnede oynanan bir trajedidir çoğunlukla. Bu trajedide her simge tutunulacak bir daldır.
Sayı Simgeselliği
Pisagorcuları eleştiren Platon bile iş sayı mistisizmine gelince ortak bir noktada buluşur. Pisagorcu ve Platoncu sayı mistisizmine ilişkin kazanımlar Yeni-Platonculuğa ve gnostik akımlara aktarıldı. Bu zeminde zamanla a) sayılar, düzene soktukları şeylerin karakterlerini etkiler; b) böylece sayılar, Tanrı ile varlığa gelmiş dünya arasında aracı olurlar; c) sayılarla yapılan işlemlerde kullanılan sayılar, bağlantılı oldukları şeyleri de etkiler, ortak paydası belirdi.
Böylece her sayı,özel bir karakterin, özel bir gizemin ve özel bir metafizik anlamın taşıyıcısı durumuna geldi. Hz. İbrahim kaynaklı üç tektanrıcı dinin muhalefetinin ana beslenme kaynağı durumundaki Yeni-Platonculuğun kurucusu Plotinus, Sayılar, onlar tarafından betimlenen nesnelerden önce vardılar,diyerek Platon’u güncelledi. Bu düşünce çizgisini sürdüren İskenderiyeli Philo, Eski Ahit’in kimi tasarımlarını Pisagorcu gelenekle birleştirerek Kabala’ya giden yolu açtı.
Hûrifilikte, zaman ve mekânda var olmanınsimgesel çok katlı görünüşüdür sayı: Bu bağlamda, varlıkların sayıları olduğu için biçimleri vardır. Varlıklardan sayıları alırsan geriye bir şey kalmaz; varlığa sayıların olduğu yerden bakarsan anlamlıdır. Çünkü onlarda sayılarla ölçüldüğü kadar öz vardır.
Kırk Sayısının Sırrı
Kırk(40), Bâtıni kültürde, a) Kırklar’ı, kırk makamı simgeleyen sayıdır. Kabalistik tasarımlarda, beşinci sefirotu,yani Gevurah’ı simgeler. Orta Doğu ile İran ve Türkiye’de, büyük sayılar arasında simgesel anlamda en büyüleyici sayıdır. Kadim Babil tasarımlarında, Ülker’in gözden yittiği 40 günlük süreyi; Ortodoks inançta, Nuh Tufanı’na neden olan yağmurların yağdığı kırk günlük zamanı işaret eder.
Astronomik tasarımlarda, Ay’ın geçtiği 28 nokta ile 12 burcun bileşimi olarak algılanan sayı simgesidir. Hıristiyan tasarımlarında, Yahuda’nın yıldızı olan Satürn’ün 40 niteliğini, yeryüzü yaşamına bir gönderme olarak algılanan ve Paskalya öncesinde uygulanan 40 günlük Büyük Perhiz’i simgeler. Ortaçağ Hıristiyan tasarımlarında, İsrailoğullarının çölde dolaştığı 40 yılı, Musa’nın dağda geçirdiği 40 günü, İblisin çölde İsa’yı sınadığı 40 günü ve İsa’nın mezarda geçirdiği 40 saati betimler. İbrani gelenekte Süleyman ve Davud’un kırk yıllık hükümdarlıklarını simgeleyen sayıdır. Matematik-sel tasarımlarda, bölünebilir sayıları(1, 2, 4, 5, 8, 10 ve 20) kendisinden büyük(50) çıktığı için bereket simgesidir. St. Augustin’e göre zamanı belirten 4 ile bilgiyi işaret eden 10’un sonucu olarak algılanan ve bilgiye uygun yaşamamızın kanıtı durumunda bulunan sayıdır. Pek çok tasarımda, bekleme ya da hazırlanma süresini simgeler. Talmud ya da Katolik kökenli tasarımlarda, insan yaşamında zekânın bütünüyle geliştiği dönem simgesidir.
İslami gelenekte, Hz. Muhammet’in ilk vahyini aldığı 40 yaşını, yeniden dirilişte Gökyüzü’nün dumanlarla kaplı kalacağı günleri, Hz. Muhammet’in adının başında ve ortasında bulunan mim harfinin sayısal değerini, ölümlüleri Tanrı’dan ayıran ve insanlığın gelişiminde geçilmesi gereken basamaklar olarak algılanan 40 aşamayı, zekâtın ölçü durumunu simgeler.
Ortodoks İslami gelenekte, simgesel anlamda, Tanrı’nın Âdem’in çamurunu yoğurduğu gün sayısını, Yahudi-Hıristiyan geleneğinde, yas zamanını ya da sabırla beklemeyi işaret eder.
Heterodoks İslami gelenekte, simgesel anlamda, Dünya’nın sonu yaklaştığında kurtuluşu sağlamak üzere gelecek olan Mehdi’nin Yeryüzü’nde kalacağı ve yeniden dirilişin süreceği yıl sayısını, Hıristiyanlıkta ve İslami gelenekte, arınla dönemindeki gün sayısını, Yahudilikte-Hıristiyanlıkta ve İslamiyette, simgesel anlamda yuvarlak sayıyı simgeler.
Kimi tasarımlarda, simgesel anlamda, zamanın ya dazamanının geldiğini belirten sayıdır. Türk tasavvuf edebiyatında, sebatın sayısı olarak algılanırken, varoluş çevrimine bağlanan tasarımlarda, Tanrı’dan insana inişin 20 aşamasını ve insandan Tanrı’ya yükselişin 20 aşamasını simgeleyen mim(m) harfinin sayısal değerini betimler.
Kırk(40), Ortadoğu’da, İran ve Türkiye’de büyük sayılar arasında en büyüleyici sayı durumundadır. Kadim Babil tasarımlarında, bilimsel anlamda, Ülker’in 40 gün boyunca gözlerden yittiği günleri simgeler. Aynı zamanda meteorolojik gözlemlerden çıkarsanan ve kimi söylencelere taşınan yağmurlu mevsimlerin gün sayısıdır. Örneğin, Nuh Tufanı’na neden olan yağmurlar kırk gün sürer.
Kırkın(40) önemi, astronomik-astrolojik tasarımlarda ayrıcalıklıdır: Ay’ın yörüngesinde ilerlerken geçtiği 28 nokta ile 12 burcun bileşimi, yani toplamı olarak algılanan sayıdır. İncil’de Yahuda’nın yıldızı olan Satürn’ün kırk niteliği vardır.
Kırk, simge olarak kimi biyolojik tasarımlara da girer: Örneğin geçmişte, hamilelik 7x40 günlük dönemlere bölünürdü. Yine İslami gelenekte 3x40 gün sonra fetüsün ruhu olacağına inanılırdı.
Başlangıç tasarımlarından bu yana kırk, sıklıkla yazgı simgesi sayıdır: Bu bağlamda Eski Ahit, insan yaşamının ideal uzunluğunun 3x40 yıl olduğunu savlar. İsrailoğlu krallarının çoğunun, söz gelimi Süleyman ve Davud’un kırk yıl hükümdarlık yaptığı söylenir. Tufan’dan sonra İsrailoğulları çölde kırk yıl dolaşır; Musa dağda kırk gün geçirir, İblis tarafından sınanan İsa, çölde kırk gün kalır, benzer biçimde İsa mezarda kırk saatlık zamanı doldurur.
Matematiğe bağlanan tasarımlarda, kırk(40) bereket simgesidir: Çünkü, bölünebildiği sayıların toplamı(1, 2, 4, 5, 8, 10 ve 20) elli(50)’den büyüktür. Bereketli sayı çağrışımlı söylencelerde Paskalya’dan önceki 40 günlük Büyük Perihiz ile yeryüzü yaşamına, Paskalya ile Hamsin arasındaki 50 günlük ebedi yaşama gönderme yapılır.
St. Augubtine kırkı, zamanla ilgili 4 ile bilgi anlamına gelen 10’un çarpım gücü olarak algılar. Bu bağlamda, bilime uygun bir yaşam sürmemizi bize kırk anlatır.
Kutsal tasarımlarda kırk(40), çoğunluk bekleme ya da hazırlanma süresini simgeler. Örneğin Talmud, 40 yaşı, zekânın bütünüyele geliştiği bir aşama olarak algılar. Gizemci gelenekte Tanrı, Âdem’in çamurunu kırk gün yoğurur; Dünya’nın sonu yaklaştığında Mehdi Yeryüzü’nde kırk yıl kalır, yeniden diriliş 40 yıl sürer ve bu süreçte kırk gün Gökyüzü dumanla kaplı kalır.
Bâtıni gelenekte, kırk(40) sayısı, simgesel anlamda bir pekiştirme ya da yineleme sayısıdır. Bir şeyi kırk kere yapmak, o şeyi gereğinden fazla yinelemek anlamına gelir.
Yahudilikte-Hıristiyanlık ve İslamiyette kırk(40), bir arınma dönemi simgesidir: Bu anlayış gereği söz gelimi doğumdan sonra kadınlar kırk(40) gün yataktan çıkmazlar. Eğitim bağlamında arınmanın bir yolu olarak algılanan çile 40 gün sürer.
Ortadoğu, İran ve Türkiye’de kırk(40) sayısı, önemli yuvarlak bir sayıdır: Halk bilgeliğine bağlanan söylencelerde, masallarda, özdeyişlerde 40 sütunlu saraylar, 40 atlı kahramanlar, 40 erkek ya da 40 kız çocuk doğuran analar, 40 serüvene atılan kahramanlar, 40 düşmanı öldürenler, 40 hazine bulanlar, kırk gün süren şölenler vb. yaygın olarak işlenir.
Yasaklı kültürler, sözcük ekonomisi yapar, ötesinde, bilgisini-inancını özdeyişlere-kalıpsözlere bağlar. Bu kapsamda kırk(40) sayısına bağlanan kalıpsözler ve özdeyişler vardır. Sıralamaya çalışalım:
*Kırk abdal: Kırklar.
*Kırk basamak: Sûfi gelenekte, simgesel anlamda, kâmil insanın izleyeceği 20 basamaklı iniş yolu ile 20 basamaklı yükseliş yolunun basamak sayısı.
*Kırk çileyi tamamlamak: Alevilik-Bektaşilikte, simgesel anlamda, eğitimin son aşaması olarak algılanan kırk günlük çileyi bitirmek.
*Kırk makam: Hace(Hacı) Bektaş Veli’ye bağlanan Dört Kapı öğretisine göre, kâmil insan olma sürecinde, yol erinin geçmek zorunda olduğu manevi aşamalar olarak algılanan dört kapıya bağlı simgesel kırk alt aşama.
*Kırk şamdan: Kırkbudak.
Kırk Abdal, Bâtıni kültürde, simgesel anlamda, gayb erenleri ululuk/ermişlik sıralamasında yer alan, kim oldukları tam olarak bilinmeyen, ancak varlıklarına ve kutsallıklarına inanılan kırk kişilik evliya, ermiş topluluğu.
Tarikat, yol inancında, diğer insanlardan farklı kimi Tanrı dostu erenlerin bulunduğuna inanılır: tanrısal sırları bildikleri için kendilerine gayb erenleri denilen bu kişiler, ululuk-ermişlik derecelerine göre sıralanırlar. En üst derecede gavs ya da kutup yer alır; bunu iki imam, dört evtad ve kırklar izler.
Kırklar’la ilgili bilgiler daha çok söylencelere dayanır; söylencelerde mekân ve anlatım teknikleri farklılık göstermekle birlikte hemen hemen tümünde öz aynıdır. Kırklar’ın kimler olduğu konusunda da bir birlik yoktur; çünkü bunlar söylence kimlikleridir; kimi mistik tasarımlarda Kırklar’ın isim listesi verilse de bu ancak verildiği dönem için anlamlıdır. Daha doğrusu, Kırklar’ı oluşturan kimlikler, ilahi ideolojiye/ilahi ideolojinin kimliklerine ya da bunu resmi ideoloji edinmiş sınıflara, o sınıfın/sınıfların çıkarlarını savunan devlete/devlet kurumlarına karşı olanların, yani artı değer yaratanların, memnuniyetsizlerin kendilerine sözcü olmak üzere yarattıkları, gönüllerince giydirip kuşattıkları bâtıni kurtarıcı kimliklerdir. Bu kimlikler herhangi bir somut kimlikten esin alsa da o kimliğin nesnel/düşünsel sınırlarını aşar; olumsuzluklarından arındırılmış soyut toplumsal kimliğin evrenselliğini taşır. Bir tasarıma göre Kırklar’ın adları şöyledir: l) Haticet-ül Kübra; 2) Muhammet Mustafa; 3) İmam Ali; 4) Fatima-i Zehra; 5) İmam Hasan-ı Müşteba; 6) İmam Hüseyin Şehid-i Kerbela; 7) Selman-ı Farisi; 8) Veysel Karani; 9) Huzeyfetül Yamani; 10) Ebuzeri Gaffari; 11) Ammar bin Yaser 12) Ümmü seleme; 13) Ümmü Hani; 14) Ümmü Mektum; 15) Üsame; 16) Salih; 17) Bilal Habeşi; l8) Zeyd bin Haris; 19) Zeynep; 20) İbni Abbas; 21) Akil; 22) Caferi Tayyar; 23) Fazıl bin Cebel Kamber; 24) Kümeyl bin Ziyad; 25) Malik bin Harisül Eşter; 26) Meysemi Temmar; 27) Reşidi Nacer; 28) Hacer bin Adiy; 29) Amr bin Hümeya; 30) Muhammet bin Ebubekir; 31) Sait bin Cübeyr; 32) Cabir; 33) Suheybi Rumi; 34) Dıhyetil Kelbi; 35) Ümmü Eymen; 36) Ebu Deccene ve Kırklar’a dahil edilen melekler.
Kırk makam, Hace(Hacı) Bektaş Veli, Kırk Makam’ı; Tanrı yolundaki tarikat yolcusunun, Hakk’a ulaşabilmesi için geçmesi gereken evreler olarak tanımladı. Yine Hacı Bektaş Veli, her kapının gereğini yerine getirenleri ayrı ayrı grupladı ve onlara birer sıfat verdi. İnsanın oluşumuna katılan ve toprak, su, ateş ve hava olarak belirtilen dört unsurdan her birini, bir kapı ehline simge olarak verdi.
Kırklar cemi söylencesi, Aleviliğin ana inanç kaynağı durumundadır. Cemlerde semah hizmetini önceleyen bölümde Kırklar Cemi söylencesi şiir diliyle anlatılarak, bu başat inanç kaynağı sürekli canlı tutulmaya çalışılır.
Söylenceler akıl-mantık alanı dışında, sonradan kurgulanan ürünler olmalarına karşın yalan değillerdir. Kırkların Cemi de bir söylencedir; demek ki o da yalan değildir. Çünkü her söylence, toplumda yalanın keşfedilmediği çağlar üzerine kurulur; toplumsal bir özlemin dışa vurumu olarak belirir. Bu bağlamda sosyal ve tarihsel olayların, Alevi-Bektaşi kimliğinin beyin ve ruh aynasında bir yansımasıdır. Alevi-Bektaşi kimliği Anadolu’da ve Anadolu’ya yakın coğrafyalarda süregelen değişiklikleri, ortaya çıkan altüstlükleri, kendi evren görüşü ve kendi somut araçlarıyla anlamlandırmak istemiştir. Alevi-Bektaşi kimliğine bu isteği dayatan sosyal olaylar ve ortam gözden kaçırılırsa Kırklar Cemi söylencesi anlaşılmaz bir yumağa dönüşür. Bu nedenle bir söylencenin nasıl söylendiğine değil, niçin söylendiğine bakılır.
Biraz daha somut düşünelim: Kırklar Cemi, Küçük Asya’da, İsa şeriatına tavırlı yerli halkın, Muhammet şeriatına tavırlı Ali Yandaşları’nın ve Orta Asya’dan kopup gelen, ilkel komünal değerlerle donanımlı, medeniyetin sömürücü özüne tavırlı yığınların düşünce beslemesiyle yaratılan ve geçmişe taşınıp inanç alanına “oturtulan” bir söylencedir. İnsanlık evriminin bir gereği olarak kabul ettikleri ya da kabul etmek zorunda kaldıkları son tektanrıcı din İslamiyet içinde, kendi kimliklerinin dayatması sonucu yaşama geçirilen başat bir inanç kaynağıdır. İbrahim-İsa-Muhammet şeriatına karşı zeminde filizlenip boy veren nesnel-toplumsal-düşünsel ve inançsal yaratılar ortamında bir sentez olarak beliren Aleviliğin-Bektaşiliğin, tepkisini destanlaştırmak isteğinden doğmuştur. İnanç boyutunda, İslamiyetin doğuş koşullarına taşınarak yaratılan ve -Ben kimlik olarak o günlerde yaşasaydım böyle düşünürdüm, demek istenilen, olağanüstü kolektif bir kurgudur. Medeni insan kafasının ürünü olan şeriatçı inanca, aynı medeni insanın kafa yordamını kullanarak verdiği bâtıni-heterodoksi nitelikte bir manifestodur. Ortodoks inanç görüntüsü ardında şeriatı temsil eden Tanrı elçisinin; bâtıni-heterodoksi inanç görüntüsü ardında aklı temsil eden Ali ve arkadaşlarını tanımak durumunda kaldığı bir organı, yani Kırklar Meclisi’ni merkeze alarak bilince çıkarılan anti-şeriatçı tavrın evrenselleştirilmesidir.
Kaynakça:
Kitaplar:
*Ifrah, Georges; Hesabın Destanı/ Rakamların Evrensel Tarihi(Çeviren: Kurtuluş Dinçer); TÜBİTAK; Ankara- 2000
*Korkmaz Esat; Ansiklopedik Simgeler Sözlüğü; Anahtar Kitaplar Yayınevi; İstanbul- 2010
*Özmen, İsmail; Simgeler Kenti Bektaşilik(Cilt: I); Matsa Basımevi; Ankara- 2000
*Özmen, İsmail; Simgeler Kenti Bektaşilik(Cilt: II); Matsa Basımevi; Anakara- 2000
*Schimmel, Annemarie; Sayıların Gizemi(Çeviren: Mustafa Küpüşoğlu); Kabalcı Yayınevi; İkinci Baskı; İstanbul- 2000
Makaleler:
*Alkan, Erdoğan; Alevi Mitolojisinde Sayıların Gizemi/ Alevilikte “1” Sayısı; Serçeşme Dergisi; Sayı: 2; İstanbul- 2004
*Alkan, Erdoğan; Alevi Mitolojisinde Sayıların Gizemi/ Alevilikte “2” Sayısı; Serçeşme Dergisi; Sayı: 3; İstanbul- 2004
*Alkan, Erdoğan; Alevi Mitolojisinde Sayıların Gizemi/ Alevilikte “3” Sayısı; Serçeşme Dergisi; Sayı: 6; İstanbul- 2005
*Alkan, Erdoğan; Alevilikte “4” Sayısı; Serçeşme Dergisi; Sayı: 7; İstanbul- 2005
*Korkmaz, Esat; Harf Simgeciliği(I-II); Serçeşme Dergisi; Sayı: 35-36; İstanbul- 2007
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.02.2016
28.11.2016
23.11.2016
16.11.2016
12.11.2016
4.01.2016
1.01.2016
12.08.2016
4.02.2016
29.07.2016