Esat KORKMAZ
Şamanın Ruhları
Şamanizm’de insan temelde bir beden iki ruhtan-candan oluşur: Biyolojik ruh-can ve kültürel ruh-can. Biyolojik ruhu-canı, toprak; -Ben doğuracağım, dediğinde doğa verir ve toprak; -Ben acıktım, dediğinde toprağa döner; yok olmaz dönüşüm geçirir. Doğa bu ruhu-canı, ışık saçarak kendini tüketen bedenin içine yerleştirmiştir; bedenin saçacak ışığı kalmadığında, ölüm denilen şey gerçekleşecektir.Karanlık olan bedenle birlikte karanlık enerji biçimine dönüşecek ve yeri-zamanı geldiğinde, yani saçacak karanlığı kalmadığında, ışık olarak doğacak ve bir çiçeğin, bir hayvanın, bir taşın-toprağın-suyun-ateşin ya da insanın yapısına taşınacaktır.
Tasarımın mantığından da anlaşılacağı gibi iki âlem vardır: Işık saçarak kendini tüketen somutlar dünyası, yani aydınlık âlem. Ve karanlık saçarak kendini tüketen sonsuz olanaklar ve seçenekler dünyası, yani karanlık âlem. Her şey, her nesne, ışık âleminden karanlık âleme, karanlık âlemden ışık âlemine doğasal yazgı niteliğinde bir çevrim içindedir. Bu çevrim, insan olarak bizim irademiz dışında, tümüyle doğanın, yani tanrının aklına göre yürür. Çevrimde ölümsüzlükvardır: İnsan öldüğünde, biyolojik ruh-can olarak tanımladığımız içsel enerji, bedenin çözülmesine koşut biçimde, bin bir nesnenin yapısında görünüşe taşınır.
Gelelim kültürel ruha-cana, kültürel ruh-can; tümüyle insan tarafından, eğitim ya da doğasal yatkınlıkla kazanılan bir olgudur. Biyolojik ruh-can bedenden özgürleşemez; özgürleşirse eğer, ölüm dediğimiz şey gerçekleşir. Buna karşın kültürel ruh-can, bedenden özgürleşebilir; gezen-dolaşan-rüya gören bu ruhtur-candır. Kültürel ruh-can insana özgüdür ama her insan bu ruhu üretemez ve bedenden özgürleştiremez. Şaman adayı bir bakıma kültürel ruhunu-canını, bedeninden özgürleştirmeyi öğrendiğinde adaylıktan çıkar şaman olur.
Kültürel ruhun-canın, biyolojik ruhtan-candanniteliksel bir farkı vardır: Biyolojik ruh-can, doğanın yazgınsa göre çevrimde önsüzden-sonsuza akar gider; ölümsüzdür. Kültürel ruh-can ise biz ona ölümsüzlük kazandırabilirsek ölümsüzdür; tersi durumda, ölümlüdür. İşte şaman, kültürel ruhuna-canına ölümsüzlük kazandırmak için canla başla çalışır. Şaman atalarının kültürel ruhunu-canını, sırra-erme deneyimiyle taşımaya başladığında, ölmüş atalarını kendi bedeninde diriltmiş olur; böylece atalarını, kültürel ruh-canaracılığıyla ölümsüzleştirmiş, geçmişin kazanımlarını geleceğe taşımış olur.
Kültürel ruhunu-canını bedeninden özgürleştirdiğinde, şamanın özgürleşen kültürel ruhu-canı şamanın elinden tutar, onu tanrıların dünyasında, cinlerin-şeytanların dünyasında, ışıkta-karanlıkta dolaştırır. Biyolojik ruh-can öyle mi ya; o, şamanın elinden tutar tutmasını da ancak şamanı ışıklı dünyada, somutlar dünyasında o da sınırlı olarak dolaştırır.
Diğer taraftan, koruyucu ya da yardımcı ruh durumundaki hayvanlarla ilişkisi iki yönlüdür: Ya koruyucu ya da yardımcı ruh durumundaki hayvanın bedenini ödünçalır ve bedeninden özgürleştirdiği kültürel ruhunu-canını o bedenebindirir, gezdirir-dolaştırır. Ya da bedeninden özgürleştirdiği kültürel ruhunu-canını, koruyucu ya da yardımcı ruh durumundaki hayvanın bedenine ödünç verir; hayvan ona biner, gezer-dolaşır.
Şamanın Görevleri
Şamanın görevlerini şöyle sıralayabiliriz:
Her türlü hastalığa çare bulmak;
Hastanın, hastalık sırasında kendisinden uzaklaşan koruyucu ruhunu geri getirmek;
Kısırlık ve zor doğumlarda yardım etmek;
Sunulan kurbanları tanrılara ulaştırmak;
Kimi dinsel törenleri yönetmek;
Ruhları-canları ait oldukları yere, yani ölüler âlemine göndermek;
Kötü ruhlardan insanları korumak için ayinler düzenlemek ve
Fal bakıp gelecekten haber vermek
Şamanlar ak-şamanlar ve kara-şamanlar olmak üzere ikiye ayrılır. Ancak üç grupta toplandığı da olur: Göksel güçlerle ilişki kurabilen şamanlar (ak-şamanlar); yeraltı ruhlarıyla ilişki kurabilen şamanlar (kara-şamanlar) ve hem göksel ruhlarla hem de yeraltı ruhlarıyla ilişki kurabilen şamanlar (akkara-şamanlar). Bazı şaman topluluklarında bu ayrım açık ve kesin, bazılarında ise biraz siliktir. Örneğin Buryatlardatanrılarla ilişki kuran şamanlara ak-şaman, ruhlarla ilişki kuranlaraysa kara-şaman adı verilir. Bunların giysi renkleri de farklıdır; ak-şamanlar beyaz, kara-şamanlar mavi renk giysi giyer. Yine Buryatlardaikici bir tasarım vardır: Yarı-tanrılar, kendi içinde uzlaşmaz bir rekabet içindedir; bu çatışma-düşmanlık gereği, Ak-Hanlar ve Kara-Hanlar olmak üzere ikiye ayrılırlar. Ak-Hanlarla ilişkiyi ak-şamanlar, Kara-Hanlar ilişkiyi kara-şamanlar sürdürür. Kimi şaman topluluklarında tanım daha nettir: Ak-şamanlar, gökyüzüne ve aydınlık âlemin tanrısı Ülgen’e şamanlık ederler; kara-şamanlar ise yeraltındaki karanlık dünyanın tanrısı Erlik’e şamanlık ederler. Ak-şamanların giysisi sade ve gösterişsiz iken kara-şamanların giysisi mistik algılar uyandıracak renk ve biçimdedir. Ak-şamanlar ölünce cesetleri yakılır, külleri beyaz renkli torbalara konur ve saklanır. Kara-şamanların yakılan ceset külleri ise siyah renkli torbalara konur ve saklanır.
Ancak burada bir durumun altını çizmek gerekiyor: Asya tasarımlarında iyilik-kötülük hem yukarı-dünyada, hem yaşanılan yerde hem de aşağı-dünyadadır. Yani üst-dünya sırf iyi, alt-dünya sırf kötü değildir. Gökteki/Göktekiler kızdırılırsa kötülük Gökten, yerin altındaki Tanrı/tanrılar kızdırılırsa kötülük Yeraltından gelir; tersi durumda her iki dünyadan iyilik görülür. Yer-Su tapımı gereği, yaşanılan yere yakın tanrılarla iletişim yaşamsaldır; gün içinde, yıl içinde daha çok onlara başvurulur. Daha aşamalı olan tanrılar, ne denli iyilik bahşeder olarak algılanırlarsa algılansınlar, iyilikseverliklerini aralıklarla gösterdiklerinden, onlara aralıklarla yakarılır ve tembel tanrılar olarak algılanır; insanların dertleriyle ilgilenmezler.
Ak şamanların ilişki içinde bulunduğu göksel tanrılarla kara şamanların ilişkide bulunduğu yer/yer altı tanrıları arasında genelde bir iyilik-kötülük paylaşımı bulunmaz: Toplumdan topluma farklılıklar göstermekle birlikte göksel tanrılar, izlemekle yetinirler. Yersel ve yeraltına ilişkin tanrılar yaşamla ilgilidirler.
Şaman, bir ruh-güderdir: Ruh-güder olarak hekimdir, hava tahmin uzmanıdır. Ruhları kullanarak ya da ruhları yönlendirerek insanları kötü ruhlara karşı savunur ve korur. Doğum, evlenme ve cenaze törenleriyle fazlaca bir ilgisi yoktur ama ölenin ruhunun geri dönmesini önlemek için cenaze törenlerine çağrılır; yeni evlileri kötü ruhlardan korumak için düğünlerde hazır bulunur. Ötesinde, kimi bölgelerde şaman, doğumda da yer alır.
Yaşamda, bedeni bırakıp gitmeye eğilimli ve bu nedenle cinlere-şeytanlara-büyücülere av olan ruhların kurtarılması-korunması söz konusu olduğunda, şamanın yeri tartışılmaz. Hekim olarak hastaya tanı koyar; hastanın kaçak olan ruhunu-canını arar bulur; yakalar ve ait olduğu bedene yeniden girmesini sağlar.
Şaman aynı zamanda bir hava tahmin uzmanıdır: Havaların ne gibi değişimler göstereceğini öngörü verilerinden yararlanarak uzak-görü saptamalarında bulunur. Ötesinde bilicik-falcılık-öngörü şamanın gizemsel görevleri arasında yer alır: hayvanlarla mitsel/dinsel ilişkilere geçebilir: Bu ilişkilerini kullanarak gizlenen hayvanların yerini saptayabilir.
Şaman, kurban törenlerinde törenin manevi yanını üstlenir: Dua eden kişidir. Böyle olmakla birlikte kimi bölgelerde/ kimi topluluklarda şaman kurban da kesebilir. Örneğin Altaylılarda at kurbanı, doğrudan şaman tarafından gerçekleş-tirilir. Belirttiğimiz gibi kurban konusunda şamana danışılır ancak hayvanı kesme işini kurban sahibi üstlenir. Şaman kurbanların ruhlarını, ilgili tanrılara götürmekle yükümlüdür. Çünkü kurbanın ruhuna egemen olan odur ve tanrılara giden yolu sadece o bilir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.02.2016
28.11.2016
23.11.2016
16.11.2016
12.11.2016
4.01.2016
1.01.2016
12.08.2016
4.02.2016
29.07.2016