Halil BERKTAY
[16 Temmuz 2014] Ateşkes girişimlerinin sonuçsuz kalmasıyla birlikte, üzerimize yeni Gazze felâketi artık iyiden iyiye çöktü. Dün Yıldız Ramazanoğlu “gezegeni sakatlıyan” bir şiddetten söz etmiş (15 Temmuz, Serbestiyet). Nasıl aşılacağı ayrı bir sorun (o konuda farklarımız olur mu, bilmiyorum); ama bir durum tesbiti olarak, evet, aynen böyle. Filistin sorunu yeryüzünün en büyük kanayan yarası olmaya devam ediyor. Her şeyi ve herkesi etkiliyor, zehirliyor, korkulara boğuyor, öfke ve infial yaratıyor; öyle veya böyle, sonuçta mevzilendiriyor ve illâ zıt, düşman kutuplara yerleştiriyor. Bu tür bitmek bilmez kan dâvâlarında, her biri sadece kendi mağduriyetini hatırlayan iki taraflı intikamcılıklarda, ara zemini korumak neredeyse imkânsız hale geliyor.
Geçtiğimiz günlerde iki yazı yazmıştım, cehenneme giden yolların nelerle döşeli olduğuna dair (3 Temmuz: Üç İsrailli genç, sonra bir Filistinli genç; 9 Temmuz: İktidar İsrail’leşse, PKK Hamas’laşsa çok mu sevineceksiniz). İkincisinden sonra bir arkadaşımdan uzunca bir mektup aldım. Aşikâr ki İstanbul Yahudilerinden; ayrıca, en sonunda göreceğiniz gibi, uzun süredir ve belki hâlâ, kendini AKP düşmanlığıyla tanımlamıyor; tersine, gayrimüslim vatandaşlarımız arasında daha yoğun olan AKP ve Erdoğan nefretine kendini kaptırmamak için direnmiş, direnmeye devam ediyor. Ama galiba sabrının sonuna gelmekte. Kendisinin izniyle, ama tabii adını vermeksizin, olduğu gibi yayınlıyorum. Katılmadığım yerleri var, kuvvetle katıldığım yerleri de var. Bunları tartışmayı deneyeceğim; gönderme yapmak kolay olsun diye, bazı fikirlere orijinalinde olmayan numaralar koymakla yetiniyorum.
|
“İsrail Filistin olayı hakkındaki yazınızı okuyunca sizin fikrinizi almak istedim.”
[1] Hamas sürekli İsrail sivil halkına füze yağdırıyor, insanlar sıklıkla alarm sesleriyle sığnaklara kaçıyor, evlerinin dibinde füzeler patlıyor, çocuklar sürekli psikolojik destek almak zorunda… ve [2] İsrail karşılık veriyor. [3] İsrail, uzun yıllardır Filistin’in sivilleri ve hattâ çocukları kasıtlı olarak öne çıkardığını, hastaneleri-okulları silah deposu olarak kullandığını söylüyor… “Ne olursa olsun savaş her iki taraf için de büyük zarar, korkunç kayıp… Dediğiniz gibi, ne uğruna insanlar ölüyor, anlamak güç. [4] Ancak şu anda savaş ortamı var ve [5] dünya İsrail’i haklı görüyor. “Tüm bunların yaşandığı sırada ülkemizde ise son derece yanlı yayın yapılıyor; [6] başbakanımız ve müstakbel cumhurbaşkanımız “tarafsız olmam, Filistin’in yanındayım” diyor. [7] “Katil İsrail” diyerek nefretini kusuyor ve toplumda kin besliyor. [8] “Füze atılıyormuş, hiç İsrailli ölmüş mü?” diyor. Sayın başbakanımızın bu sözlerinden, yüzlerce İsrailli Yahudi ölürse mutlu olacağını anlamıyor muyuz?“ [9] İsrail ile Yahudi kavramları bütün olarak algılandığından, beslenen kin bizi daha fazla rahatsız ediyor. Düğünlerimize, cenazelerimize bile büyük güvenlik önlemleriyle gitmeye alıştık. Bu yeni değil… Çoğumuzun, bir sokakta çağırıldığımız adımız ve bir gerçek adımız vardır. Yahudi olmaktan mutlu olup aynı zamanda tehlikelerini öğrenerek büyüdük… Ama bu gibi günlerde endişemiz artıyor. “525 yıldır Türk olan bizlerin ‘öteki’ olmamızı kabul etmezken, [10] Yahudi olduğumuz için nefret edilme noktasına gelindiğini görmekten derin üzüntü duyuyorum. Çocuklarımızı nasıl bir geleceğin beklediğine dair endişelerimiz giderek artıyor. Başbakanlık görevini üstlenmiş bir siyasetçinin, tüm vatandaşların can güvenliğinden birinci derecede sorumlu olan kişinin, bağıra bağıra açık açık nefret aşıladığını gördükçe kendimiz ve çocuklarımızın can güvenliğimizden endişe ediyoruz. “Biz mi paranoyaklaştık sizce? “Uzun süre, AKP’ye karşı olan arkadaşlarıma, saygılı olmalarını, ortada bir felaket olmadığını anlatmak için çırpındıktan sonra, [11] bugün ‘acaba yanılıyor muydum’ diye düşünmeye başladım.” Şimdi, kendi tavrımı kestirmeden şöyle belirtebilirim: Arkadaşımın mektubunda [1, 3] diye numaraladığım tesbitlere, birer tesbit olarak katılıyorum. Evet, Hamas (da) İsrail’e ve İsrail sivil halkına füze yağdırıyor (her ne kadar, İsrail’in “Demir Kubbe” füzesavar sistemi karşısında pek etkili olamasa da). Son bir haftada fırlatılan ve bir kısmı hedefi bulup en azından kasaba ve evlere hasar veren füzelerin sayısı 1100’ü geçmiş. Ayrıca hemen ekleyeyim ki, son tırmanış sırasında, üç İsrailli gencin kaçırılıp öldürülmesi ve sonra bir Filistinli gencin kaçırılıp öldürülmesi üzerine, roket ve hava savaşlarını ilk Hamas başlattı. Evet, Muhammed el Hudayri ölü bulununca ilk füzeler Hamas’tan İsrail kentlerine yollandı ve bunun üzerine, bu gerekçeyle, İsrail hava misillemesi başlatıldı (dolayısıyla, hava saldırısının üç İsrailli gencin kaçırılıp öldürülmesinin intikamı olduğu, en azından bu sınırlı ampirik ölçüler içinde, pek doğru değil). Kaldı ki, hemen bütün Gazze Şeridinin Hamas tarafından (Tel Aviv’e kadar ulaşabilen 160 km menzilli füzeler dahil) büyük bir silâh deposu haline getirildiği de bir gerçek. Çocukların savaşa âlet edilmesi, hattâ geçmişte canlı bomba olarak bile kullanılmasının da maalesef gerçek olduğu gibi. Buna rağmen, sevgili arkadaşımın [2, 4, 5] diye numaraladığım fikirlerine gene de katılmıyorum. Filistin ve Gazze faciasında İsrail’in çok büyük, çok derin bir sorumluluğu var. Hem genel olarak, hem şu son birkaç hafta içinde, yaptığı (Hamas’ın şiddetine) “karşılık vermek”ten ibaret değil. Hamas’tan önce de varolan, çok uzun süredir varolan, sürekli ve kahredici bir tahakküm söz konusu. İsrail her fırsatta bu tahakkümü hatırlatmak ve yerine göre ağırlaştırmak için, yerine göre Hamas’tan da fazla sivil halkı hedef alabilen bir şiddet uyguluyor. Buna, “savaş ortamı var” (öyleyse savunma meşrudur?) diye bakmayı doğru bulmuyorum. Bütün dünyanın İsrail’i haklı bulduğundan da oldukça şüpheliyim. Daha çok Batı, İsrail’i haklı buluyor — daha doğrusu, İsrail’i (kendine, Batı’ya yakın ve dolayısıyla) “haklı” bulma alışkanlığından kendini ayıramıyor. Öncelikle ABD ve aynı zamanda AB, kör kör parmağım gözüne, İsrail’i ciddî surette barışa zorlama adımını bir türlü atamıyor, bu kararlılığı gösteremiyor. Böylece aslında büyük bir hatâ işliyor; bence (bu terimlerle konuşacaksak) dünyanın azınlığı değil çoğunluğunun adalet ve hakkaniyet hislerini fena halde rencide ediyorlar. Örneğin Başbakan Erdoğan’ın dünkü (15 Temmuz) AKP Grup Toplantısı’nda sarfettiği şu cümlelere hak vermemek çok zor: “Filistin’de, Gazze’de yaşanan katliamın en acı boyutlarından biri de, insanlığın büyük bölümünün bu katliama sessiz kalıyor olması. Maalesef Filistin’de çocukların havadan yağan bombalarla katledilmesi insanlık için bir anlam ifade etmiyor. (…) Batı başta olmak üzere dünya ülkeleri nezdinde bunun hiçbir anlamı bulunmuyor. Batı sadece endişeliyiz diyor, Gazzeli çocuk ise ölüyor. (…) Hattâ artık insanlık seyretmeyi de bıraktı, sırtını döndü, olanları görmüyor, duymuyor, hissetmiyor.” Kendimce ekleyeyim: Bu yanlı ve pasif kalışın Batı düşmanlığına, radikal İslâma, cihadizme tekrar ivme kazandırmasından endişe ediyorum. Öte yandan, arkadaşımın [6, 7, 8] numaralı eleştirilerine ben de katılıyorum. Yukarıda belirttiğim gibi, evet, Batı’nın İsrail yanlılığı, ya da en azından bu kadar büyük bir şiddet gösterimi karşısındaki pasifliği ve sessizliği yanlış; ama bir “üçüncü ülke” olarak Türkiye’nin başbakanının, kınamanın ötesinde, (“katil” nitelemesine varana dek) bu kadar aşırı bir dil kullanması, böyle militanca bir tavır içine girmesi de yanlış. Bunu ben de, Batı kamuoyunu ikna etmek ve bir hatâdan vazgeçirmekten çok içeriye, iç tüketime dönük bir söylem olarak algılıyorum. Dahası, kendi içinde başka yanlılıklar barındırdığını da kabul ediyorum, örneğin [8] “Füze atılıyormuş, hiç İsrailli ölmüş mü?” gibi. Tipik Erdoğan; bir eliyle yapıyor, diğer eliyle bozuyor. Nitekim biraz önce değindiğim Grup konuşmasında da, o güzel pasajın ardından bazı çirkin cümlelere de yer vermiş: “Hamas bomba attı, bomba attı da kaç kişi öldü? Ölen yok, nasıl oluyor bu iş? Nasıl oluyor bu iş?” Doğrusu ben de bunu anlayamadım: O füzeler yok mu yani? Veya oyuncak mı? Başka bazı insanlara dehşet salmıyor mu? Ashdod ve Ashkelon’daki yıkıntılar sahte mi? Uluslararası iddia sahibi bir devlet ve siyaset adamı, soruna çözüm bulmaya bu tek-yanlılıkla gidebilir mi? Gelelim, arkadaşımın mektubundaki [9, 10, 11] noktalarına. İşte bunlar, en kuvvetle katıldığım düşünce ve endişeler. Evet, genel olarak İslâm dünyasında ve özel olarak Türkiye’de, İsrail karşıtlığıyla el ele ve iç içe yükselen bir Yahudi düşmanlığı, bir anti-Semitizm de söz konusu. Hiçbir zaman eksik değildi; Osmanlı’dakinin üzerine İttihatçılarınki bindi (bkz Ömer Seyfettin) ve Cumhuriyet’e uzandı; Nazizmden de beslendi; sathın kâh altında, kâh üstünde, bugünlere geldi — ve şimdi tırmanışa geçmekte. Bu vahim tuzak ve çıkmazın önünde, bütün demokratların ve belki en fazla Müslüman demokratların kafa yorması; kendi tabanlarındaki bazı kesimlere seslenme, onları uyarma, düşündürme ve ilerletme yollarını bulması gerekir. [11]’inci maddeye yansıyan hayal kırıklığını ise, hele 10 Ağustos’tan sonra, yeni AKP ve hükümet önderliğinin tekrar değerlendirmesi yararlı olur sanıyorum. Şimdi buradan, daha önce söz verdiğim gibi, İsrail’in ve işgal altındaki topraklarda hayatın iç gerçekliğine döneceğim. Bunu da doğrudan doğruya muhalif İsrailli aydınların tanıklığına dayandırmak istiyorum. |
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları


































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
8.03.2025
8.03.2025
6.03.2025
10.02.2025
29.01.2025
25.01.2025
16.01.2025
24.12.2024
20.11.2024