Hasan Bülent KAHRAMAN
Türkiye'de kültürün tamamıyla hayatımızdan çıktığını, aşırı politikleşmenin getirdiği hem bir yozlaşma hem de apolitikleşme ortamında yaşadığımızı yazıp yakındıktan sonra, cumartesi, uzun sürmüş akşam üstünün o altın ışığı içinde bambaşka bir lezzet, haşyet ve huşunet kazanan Hırka-i Saadet dairesini ziyaretin ardından Kültür Bakanlığı'nın sunduğuŞehir ve İnsan projesini nasıl görmezden geleyim?
Bu projeyle yetişen yeni kuşakların geleneksel birikimi tanıması, onunla bugünün değerlerini harmanlaması, yeni sentezler oluşturması bekleniyor. Bu maksatla damuhafazakâr çevrelerde çok etkili olmuş beş kişinin yaşamı, düşünceleri öne çıkarılıyor.
Böyle bir arayışın bizatihi kendisi önemli. Hatta çok önemli. Bir kültür coğrafyasıdağılırken, bir kültür birikimi yağmalanırken, tarih katmanları paramparça edilirken ve her manadaki üslup yok olurken, şehir-insan ilişkisini hatırlatan birtakım işaretler koymak başlı başına bir değer taşıyor. O nedenle bu projeyi elbette önemsiyorum.
Ama bu niyetlerin, ondan da ötesi ihtiyaçların, böyle bir yöntemle, yani bazı hayatları örnek gösterirsek bir zihniyet oluşturabiliriz düşüncesiyle bazı sorunlarım var.
Muhafazakâr bir yaklaşımdan söz ediyoruz. Değerlerin devamını istemek ve hiyerarşisiniönemsemek bizatihi muhafazakârlığın bir kriteridir. Hiç katkısı olmaz demek gereksiz. Bu anlayış belirttiğim yıkıma karınca kaderince bir set oluştursa bile bir şeydir. Ben bahsettiğim tutumun fazla romantik olmasından söz ediyorum. Bir o derecede de içe dönük. Çünkü bugün kent çok karmaşık bir alan ve realite. Onu geçmişteki bazı 'insan örneklerinden' hareketle yeniden tarif ve inşa etmek ise belki doğru ama çok sınırlı bir yaklaşımdır.
Nitekim Bakan Ömer Çelik bu olguya iki planda değindi. Birincisi bugünkü sosyal teorininen önemli meselelerinden 'mekânsızlaşma' kavramını vurguladı. İkinci olarak dakentsiyaset- devlet ilişkisi içinde şehirlerin (ulus) devletleri aştığını belirtti. Bugünİstanbul, Tokyo, New York ait oldukları ülkelerden hem çok daha ileride, çok daha 'fazla'!Başbakan Davutoğlu da konuştu. O benlik- zihniyet- şehir ilişkisini ele aldı. Belli bir kültürel gerçeğin yani muhafazakâr bilincin, şehrin tarihsel birikiminde nasıl mayalandığını irdeledi. İstanbul'u, değerlendirmesinde, bambaşka bir noktaya yerleştiriyordu ve insanın şehri yapan bir varlık olmasından çok şehrin insanı nasıl şekillendirdiğini vurguluyordu.
Bunların hepsini çok önemsiyorum. Nasıl önemsemem? Bütün nirengi noktalarını, üslubunu, nezaketini, nezahetini, hassasiyetini fizik olarak da, insan coğrafyası olarak yitirmiş, yitiren bir şehirde yaşıyoruz. Bu sadece gündelik hayatın sokağa döktüğü bir manzara değil. En eğitimli, en gelişmiş çevrelerde de benzeri tutumların karşısında taaccüp ediyoruz. Orada mevcut olan herkes beni bağışlasın ama o akşam Hırka-i Saadet'e girerken yaşadıklarımız bana bunları düşündürttü.
Osmanlı, Hırka-i Saadet'e 500 yıl bir merasimle, mağruriyetle ama tevazuyla girdi. Bize de o akşam bu merasimin ne olduğunu anlatan metinler dağıtıldı. Osmanlının onca süre kendi teşrifatı ve öyle bir mekânın zaruri hale getirdiği tazimatı içinde girdiği yere biz bir avuç insan birbirimizi ezerek, çiğneyerek, bağırıp çağırarak, korumalardan kendimizi sakınarak, kavga dövüş içinde, bir 'cemmi gafir' halinde girdik. Maksadımız en önce geçmekti, bir an önce içeri girmekti. Bence yapamadık ve bu herhalde üzücü bir şeydi. Hele revakların gölgesi altında neylerden dökülen o nağmelerden sonra, o huzurda...
İşte o proje sunumu ben, Zülüflü Baltacılar koğuşunda, gözlerimi güzel tavana dikmiş,nasıl böyle olduk biz diye aklımdan geçirirken, başladı... Nasıl önemsemeyeyim?...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025
18.11.2024
31.10.2024
23.10.2024
8.10.2024