Hasan CEMAL
Ya barış ve istikrar...
Ya kaos ve istikrarsızlık...
Bugün kaos ve istikrarsızlık yolundayız.
Çoktandır öyle.
23 Haziran'la birlikte bir umut fırtınası ufukta belirmiş olsa da, şimdilik nereden bakarsak bakalım gidiş kötü...
Dış politika gerçekten şaşkınlık verici.
Yedi düvelle kavgalı bir Türkiye var.
Doğu Akdeniz'de sondaj nedeniyle Amerika'yı da, Avrupa Birliği'ni de, Rusya'yı da karşımıza alma başarısını gösterdik.
Rusya'dan S-400'lerle Amerika'yla, NATO'yla, Batı'yla kapıştık.
Fırat'ın doğusunda da, batısında da Amerika ve Rusya'yla aynı kampta sayılmayız.
Yalnız Washington ve Moskova değil, İran gibi, İsrail gibi, Suudi Arabistan gibi bölge ülkeleri ve birçok AB ülkesi, Türkiye'ye karşı 'Kürt kartı'nı ellerinden bırakmıyor.
Bu açıdan, Başkan Trump'ın Japonya'daki G-20 zirvesinde yaptığı açıklama hafızalarda hâlâ taze:
Herkesin bildiği gibi Erdoğan'ın Kürtlerle büyük bir sorunu var.
Kürtler sanırım onun ya da Türkiye’nin doğal düşmanı…
65 bin kişilik ordusu sınırdaydı.
Bize IŞİD’i yok etmemiz için yardım eden Kürtleri yok edecekti.
Ve ben onu aradım ve ‘Bunu yapamazsınız, bunu yapamazsınız’ dedim.
Ve yapmadı Erdoğan...
Öte yandan ekonomi kötü.
Enflasyon yüksek.
Büyüme düşük.
İşsizlik tırmanıyor.
Türkiye'nin kredi notları kırıldıkça kırılıyor.
Dış yatırımcı elini ayağını çekiyor.
Düşük faizle enflasyon mücadelesi yapılacağını sanan, bu yüzden gülünç duruma düşen bir ekonomi yönetimiyle baş başayız.
Ve faizleri düşürmeyen Merkez Bankası başkanlarını hain ilan eden, pat diye görevden alan bir tek adam var başımızda...
Yargı bağımsızlığı uzağımızda.
CHP lideri Kılıçdaroğlu 15 Temmuz'da yürekli bir savcı arıyorum dedi:
Erdoğan-FETÖ işbirliğinde kilit cümle budur:
“Ne istediniz de vermedik?..”
Ben şimdi yürekli bir savcı arıyorum, halen ülkemizde yürekli savcılar bulunduğuna inanıyorum, inanmak istiyorum.
Cumhurbaşkanı dahi olsa Erdoğan’ı çağıracak, soracak, “Ne istediler ve siz ne verdiniz” diye...
İşte o gün FETÖ’nün siyasi ayağı çözümlenmiş olacaktır.
Sadece yargı değil, yürütme ve yasama ipleri de Saray'ın elinin altında.
Bir başka deyişle:
Demokrasinin omurgası olan 'güçler ayrılığı'na Türkiye veda etmiş durumda.
Ne yazık ki öyle.
Yargı, yasama ve yürütme gibi medya da bir biat kurumu.
Hapishaneler gazeteci kaynarken, medyanın yüzde doksan küsuru Erdoğan'ın kontrolü altında.
Bu bakımdan şöyle bir not etmekte yarar olabilir. Erdoğan'ın geçen gün S-400'ler konusunda ayar vermek için Vahdettin Köşkü'nde huzura kabul ettiği biat medyasının görüntüsü gerçekten hazindi.
Erdoğan bir zamanlar "Biz manşetlerle savaşa savaşa iktidara geldik" diye böbürlenirdi.
Evet, iktidara öyle geldi.
Kaç yıldır da manşetlere kurulmuş durumda, artık medya da, manşetler de önce Erdoğan'dan soruluyor.
Ama bir gerçek var:
Buna rağmen çıkışta değil inişte Erdoğan!
Şimdi biat medyasının manşetleriyle mücadele eden başka güçler sahnede yükseliyor.
Öte yandan, barışı savunmanın bile suç haline getirildiği üniversite de üniversite olmaktan çıkartılmış, korkutulmuş, sindirilmiş durumda...
Uzun lafın kısası :
Kaç yıldır demokrasi, hukuk ve özgürlüğün mumla arandığı bir memlekette yaşıyoruz.
Ama yazın bir kenara:
Umutsuz yaşanmaz!
Türkiye'de -AKP'dekiler dahil- bu gidişinden memnun olmayanlar, Erdoğan'a karşı gittikçe büyüyen bir muhalefet dalgası yaratmış durumdalar.
Yerel seçimler, özellikle 23 Haziran bu bakımdan tünelin ucundaki ışıktır.
Artık umutsuz değil Türkiye.
Bir umut fırtınası yaklaşıyor.
AKP'nin parti ve seçmen tabanı ufak ufak çözülüyor, usul usul Erdoğan'dan uzaklaşıyor.
Yani Erdoğan büyüsü bozuldu.
Erdoğan inişte!
Biat medyası ile, her Allah'ın günü ne kadar gaz verirseniz verin, Erdoğan'ın bu inişi engellenemez.
Yırtık dikiş tutmaz!
Bu memlekette barış ve istikrar kapısının aralanması, demokrasi sularına açılmaktan geçiyor.
Ve bu konuda umut verici işaretler suyun yüzüne vuruyor, özellikle 23 Haziran'la birlikte...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024