Hüseyin ÇAKIR
Başlıktaki sözün sahibi, 12 Eylül yargılamalarında savunma yapan Milliyetçi Hareket Partisi lideri Alpaslan Türkeş.
Başbakan Erdoğan ve AKP’nin ileri gelen yöneticilerinin ”milli hassasiyet, milli duygular, milli birlik, dış güçler- iç düşmanlar, lobiler, hain büyük sermaye, paralel devletin imam(lar)ı” gibi konuşmalarını dinleyen Ergenekon davaları paşaları, Türkeş’in “Fikrimiz iktidarda, biz hapisteyiz” sözündeki burukluğu ve sitemi yaşıyorlardır.
Nasıl içleri burkulmasın...
O paşalar biliyor ki, 2004 Milli Güvenlik Kurulu kararını Genelkurmay başkanı ve kuvvet komutanları, bu başbakan, bu siyasi iktidarla aldılar, bu kararlar doğrultusunda planlar hazırlayıp, stratejiler, alternatif stratejiler geliştirdiler.
2010 Milli Güvenlik Siyaset Belgesi (MGSB) içeriği 2004 MGK kararları doğrultusunda hazırlandı ve devlet politikası olarak kabul edildi.
Başbakan Erdoğan ve AKP yönetimi, 2011’den sonra MGSB’nin kararlarına göre iç ve dış politikada, Ergenekon davaları tutuklu ve sanıklarıyla aynı şeyleri söyler oldu.
Nasıl içleri burkulmasın...
Hem aynı şeyleri düşünüp, hem de darbe teşebbüsleri, hükümeti devirme, faali meçhul cinayetler işlemek dolayısıyla açılan davalar için; “Size kumpas kurulmuş, pardon, yanlış yaptık” sözlerini, Silivri’de mahkûm olarak izlemek, ”Fikrimiz iktidar, biz hapisteyiz” Türkeş sendromuna sokmaz mı?
NATO’DAN ÇIKARAK ŞANGHAY İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ’NE
Nasıl içleri burkulmasın...
2001’de Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği yapan Orgeneral Tuncer Kılınç, Avrupa Birliği’ne alternatif olarak Rusya, Çin, İran ve Orta Asya sularına açılmaktan söz etmişti.
Hasan Cemal, (2011’de çıkan Türkiye’nin Asker Sorunu kitabı, 459-461) bu konuda şunları yazıyor: “Orgeneral Kılınç, emekli olduktan sonra da Türkiye’nin sırtını AB’ye dönmesi gerektiğini, NATO’dan ayrılmasını savunmaya devam etti, yeni müttefikler olarak Rusya’yı, Çin’i, hatta İran’ı işaret etmeyi sürdürdü.
Bu arada, Jandarma Genel Komutanı Eruygur’un istihbarat başkanı olarak görev yapan ve Sarıkız’da önemli roller üstlenen Tuğgeneral Levent Ersöz emekli olduktan sonra Rusya’nın devlete ait silah şirketi Rosoboronexport’ta çalışmıştı. Eruygur Paşa’yla birlikte darbe girişimlerinden dolayı Ergenekon sanığı olarak hakkında arama emri çıktıktan sonra Rusya’ya kaçmıştı. 201 günlük kaçaklık döneminden sonra yakalandığında, Rus silah şirketinin basın danışmanı, Ersöz Paşa’nın Rusya’da kendilerine danışmanlık yaptığını açıklamıştı.
Bu konuda, Rusya’nın ciddi gazetelerinden Kommersant’ta ilginç bir haber çıkmıştı. Ergenekon’daki önemli sanıkların Rusya’yla bağlantılı olduklarına dikkat çekilen haberde şu satırlar vardı:
‘İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek’in defalarca Rusya’yı ziyaret ettiği biliniyor. Bir başka önemli sanık, İstanbul Üniversitesi eski rektörü Kemal Alemdaroğlu Moskova MGU Üniversitesi’yle işbirliği anlaşması imzalamıştı.
Emekli General Şener Eruygur ise yine Rusya’dan empoze edilen fikirlerle Türkiye’nin NATO’dan çıkarak Şanghay İşbirliği Örgütü’ne (Rusya, Çin, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ın 1996’da oluşturdukları yapılanma, İran’ın da ilişkilendirildiği Şanghay Beşlisi’ne 2001’de Türkmenistan da girdi) katılmasını, Rusya ve İran’la birlikte bölgede yeni bir askeri ittifak oluşturulmasını önermişti.’”
Başbakan’ın ikide bir Şanghay Beşlisi’ne katılmayı tehdit olarak gündeme taşıması, ABD ve Batı’ya karşı efelenmeleri, Çin’den füze alımı ve Türkiye’de birlikte üretme girişimi... Bütün bunlarla, Hasan Cemal’in anlattıklarının üst üste düşmesi tesadüf olabilir mi? Sözü geçen askerler, “Fikrimiz iktidarda biz hapisteyiz” derlerse haksızlar mı? (!)
Başbakan Almanya’ya giderken müjde(!) verdi. “Tutukluluk süresi daha önce 10 yıldan 7,5 yıla indirilmişti. Biz dün yaptığımız çalışma ile bunu 5 yıla indiriyoruz.” Çalışmayı, kiminle yaptığını açıklamadı ama bu çalışma; Dolmabahçe’de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’le baş başa görüşme olmalı.
Hoşgeldin ordu siyasete ortaklığa mı demeli...
AKP ve “kadim derin devlet”, AKP’nin yolsuzluklarının üstünün kapatılması, Ergenekon’un veya Türkiye Gladio’sunun peşini bırakarak Silivri’ye arka kapı açmak için anlaştılar.
Sonuç olarak, Ergenekon davası gibi davalarda 2008 yılında tutuklananlar, yasanın çıkması hâlinde tahliye edilecekler. (KCK davasından serbest kalacak kimse yok, bu mesele başka bir yazı konusu.)
ASİMETRİK SAVAŞ
İmparatorluk devlet geleneğinden geliyoruz!; “devlet içinde devletler, iktidar içinde iktidarlar”, “Saray’da oyun içinde oyun” oynanıyor. Birbirinin ayağına basmadan, “fincancı katırlarını” ürkütmemeye özen göstererek “çıkar kardeşliği”ni iyi seçip işlerin nasıl “yürütüldüğünü” bir kere daha yaşayarak görüyoruz.
Milli olanı korumak adına bu kere kurban, Hizmet Hareketi/ Gülen Cemaati seçildi.
Asimetrik savaş başlatıldı.
28 Şubatçıların İslamcılara söyledikleriyle, Erdoğan’ın Gülen Hareketi ve Fethullah Gülen’e söyledikleri neredeyse aynı kalemden çıkmış klasik eser. Bu eserin eski sayfalarına dönüldüğünde:1920-1921, Türkiye Halk İştirakiyun Fırkası- Türkiye Komünist Partisi’nin, liberallerin veİslamcıların imha, Kürtlerin inkâr edilişini, 1930’lar Faşizm hayranlığını, 50’ler milliyetçiliğin yeni yükselişi; 6-7 Eylül olayları provokasyon dilini, ‘60’lar anti-komünizm literatüründeki“beşinci kol”, iç düşman sözlerini, Kanlı Pazar kışkırtmasını, 70’lerdeki “kardeş kavgası” retoriği arkasına gizlenerek hazırlanan askerî darbe hazırlığı, 12 Eylüldarbesiyle “asmayalım da besleyelim mi? 90’lar, 2000’ler “bölücülük-terörle savaş adı altında, Kürtlerle savaşa gerekçe olarak üretilen milliyetçi, şoven iç düşman psikolojik ve fiili savaş, katliamlar...
Bütün bu tarihin ortak ideolojik cümlesi: “Milli menfaatleri korumak, milletin çıkarları, millet adına milli iradeyi savunmak.”
Demokrasi dışı tarih bu zihniyetle devam ediyor.
Twitter: @huseyincakir1
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.05.2018
13.05.2018
6.02.2018
29.04.2018
22.04.2018
8.02.2018
1.02.2018
25.03.2018
19.03.2018
11.03.2018