İbrahim Karagül
Türkiye hakkında karar vermek için bugün son günümüz. Vereceğimiz karar, tercihimiz dar anlamda bir seçim kararı değildir, hangi partiye oy vereceğimizle sınırlı değildir. Bir ülke, bir vatan, bir coğrafya, bir gelecek, bir yeniden yükseliş için karar vereceğiz.
Yüz yıl boyunca verdiğimiz mücadeleler hakkında, bundan sonra nasıl bir ülke inşa edeceğimiz hakkında, Anadolu’nun iki yüz yıldır yaşadıkları hakkında, önümüze konulan küçültme senaryoları hakkında, 15 Temmuz’daki gibi iç savaş senaryoları hakkında karar vereceğiz.
Selçuklu-Osmanlı-Cumhuriyet geleneğini, devletler sürekliliğini, bir yüz yıl daha, yüzyıllar daha nasıl devam ettireceğimize, o siyasi genetiği bütün coğrafyaya nasıl yansıtacağımıza, Çanakkale’deki gibi sınırlarımıza yığılan tehditlerle nasıl yüzleşeceğimize karar vereceğiz.
Yüzyılın yürüyüşünün son safhası bu, asla unutmayın!
Bize; “Türkiye çok büyük, küçültülmeli” diyenlere, bu yönde ardı ardına saldıranlara, bizden korktukları için “Türkiye’yi durdurmak” amacıyla dünyayı seferber edenlere, masa masa harita taslakları dolaştıranlara, içerideki ortaklarıyla milletimizin zihinlerini bulandıranlara inat, Türkiye’yi daha da büyütecek, kendi haritalarımızı masaya sürecek, yeni bir coğrafya inşa edecek meydan okumayı yapmak için bu, son fırsatımız olacak.
On beş yıldır devam ettirdiğimiz yüzyılın yürüyüşünün son safhasındayız. Bize bu ülkeyi, bize bırakanların ahitleri, bir adım sonrasına hazırlamakla yükümüyüz. Bu tarihi borç omuzlarımızda. Şehitlerimizin ve gelecek nesillerin yeminleri gibi omuzladığımız bir vaadi gerçekleştirmenin son merhalesindeyiz.
Bu ülkeyi küçültmek isteyenlere fırsat vermeyin, biz yükseleceğiz
Geleceğin bütün hedefleri ve hayalleriyle Cumhuriyet tarihinin en büyük devrimi, en büyük değişimi, tarih sıçraması, bu ülkeyi kuranların hayalleri gerçekleşiyor. 1917 Gazze savaşları sırasında şehit olan Mehmetçiğin not defterinde yazan “Bize Fatiha okumayın, intikam ah intikam” diyen çığlık, belki ilk kez bu kadar güçlü duyuluyor, hissediliyor.
Yüz yıl sonra en büyük yükseliş dönemi başlıyor. Son üç yüzyıldır esen uğursuz rüzgarların tersine döndüğüne tanık oluyoruz. Biz yükselirken onların gerilediğini artık görüyoruz. Tam da bu aşamada öz güvenimizi yok etmeye, inancımızı sarsmaya, geleceğimizi karartmaya, bizi durdurmaya, içerideki ortaklarıyla bu ülkeyi küçültmeye dönük bütün projelerin ardı ardına uygulandığını görüyoruz.
Zihinlerimiz diri, yumruklarımız sıkı, onların aklını alacağız
PKK ile vurdular, FETÖ ile vurdular, doğrudan saldırmaya kalkıştılar, iç savaş çıkartmak istediler, sayısız darbe girişimleri denediler. Türkiye’yi durdurmak için içeride ne kadar ortakları varsa hepsini harekete geçirdiler, hepsini kullandılar. Erdoğan’ı devirmenin Türkiye’yi durdurmak olduğunu biliyorlardı. Bu yüzden suikast dahil, onu devirmek için çokuluslu cepheler kurdular. Ama deviremediler. Ama bu ülkeyi durduramadılar.
Korkmadık, endişe etmedik, tereddüt göstermedik, sendelemedik, dizlerimizin bağı çözülmedi, sesimiz titremedi. Daha güçlü sözler söyledik, daha büyük meydan okuduk, daha bir kenetlendik, daha büyük iddialara sarıldık, zihinlerimizi diri, yumruklarımızı sıkı tuttuk.
Bugüne kadar kazandık. Milletimiz, bu topraklardaki bin yıllık ferasetle bu büyük yükselişe, yürüyüşe omuz verdi, yer yer hepimizden öne çıktı, 15 Temmuz gecesi dünyanın siyasi tarihin değiştirdi, güç haritasını sarstı, Batı’nın aklını aldı, içerideki ihanet şebekelerini yerin dibine batırdı.
Geri adım yok, devam edeceğiz, biz vuracağız
İçerideki müdahaleler bir dış müdahaleydi, Suriye’nin kuzeyinde inşa edilen cephe Türkiye savaşı çıkarmanın hazırlığıydı, 15 Temmuz’u başaramayanlar savaşa hazırlanıyordu, Suriye ve Irak’tan işgal planlıyordu. ABD oradaydı, İsrail oradaydı, Avrupa oradaydı, PKK ve FETÖ oradaydı, bir takım zihni bulanık ahmaklar oradaydı.
Gördük, anladık, kavradık. Savunmaya geçmedik, geri çekilmedik. Fırat Kalkanı ile biz vurduk, Afrin operasyonuyla biz vurduk, şimdilerde Kandil operasyonuyla yine çokuluslu müdahale cephesini biz vuruyoruz. 24 Haziran’dan sonra devam edeceğiz. İran-Akdeniz arasında Türkiye karşıtı bütün cephe dağıtılacak, o bölgelerde mevzilenen bütün çokuluslu senaryo ellerinde patlayacak.
Güçlü devlet, güçlü millet, güçlü hafıza, güçlü gelecek
Türkiye, 24 Haziran’dan sonra içeride değil dışarıda tartışılacak. Dünya şaşırtıcı bir güç yükselişine tanık olacak. O tarihten sonra bu ülkenin bileğini bükmek artık mümkün olmayacak. Onlar değil biz senaryo yazacağız. Onlar değil biz coğrafya inşa edeceğiz. Onlar birbirlerinin boğazına sarılırken biz yüzyılların gücünü inşa edeceğiz. Güçlü devlet, güçlü millet, güçlü hafıza, güçlü gelecek tasavvuru ile yıldızlaşan bir ülkeyi bütün dünyaya göstereceğiz.
Küçük sözlere, küçük hesaplara, küçük kırgınlıklara, küçük öfkelere, dar-ufuksuz siyasi söylemlere, vizyonsuz liderlere, şaklabanlara, proje partilere aldanmayın. Gizli FETÖ’cülerin, kripto PKK’lıların, ABD-Avrupa istihbarat aygıtlarının dezenformasyonlarına prim vermeyin. Vatan ekseninde düşünün, tarih ekseninde, Türkiye’nin geleceği ekseninde karar verin. Bu ülkenin 21. Yüzyıl’a dair en büyük sınavını başarıyla geçelim, yolumuz açılsın..
‘Erdoğan düşerse Türkiye düşer’, diye umutla bekliyorlar
Erdoğan düşerse memleket düşer. İnanın bu böyledir. Bunu ABD biliyor, İsrail biliyor, 15 Temmuz’un arkasındaki güçler biliyor, Marmaris’e suikastçi gönderenler biliyor, Türkiye’yi çepeçevre kuşatmaya çalışanlar biliyor. Biz niye bilmeyelim.
Biz niye unutalım, biz niye bu kadar kör olalım.
Biz büyük bir imparatorluğun üç kıtaya dağılmış çocuklarıyız. İki yüz yıldır acıyla, vatansızlıkla, ezilmişlikle, muhtaç bırakılarak, korumasız bırakılarak yaşamak zorunda kaldık. Biz, Yirminci Yüzyılı, bir Anadolu devletine sığınarak atlatmayı başarabildik. Ama biz, bize tayin edilen kadere hiç razı olmadık, olmayacağız.
Yalvararak, artık başka güçlere sığınarak ayakta kalmayacağız.
Biz artık Selçukluyuz, Osmanlıyız, Cumhuriyetiz, bunların hepsiyiz..
Biz, 21. Yüzyıl’ı onlara sorarak, onlardan onay alarak yaşamayacağız. O güçlü siyasi genetiği bu yüzyıla taşıdık, artık onunla yol yürüyeceğiz. Biz artık Selçukluyuz, Osmanlıyız, Cumhuriyetiz, bunların hepsiyiz. Dünya bizi böyle bilecek, böyle kabul etmek zorunda kalacak. Biz bu üç devletin, üç mirasın devamıyız, o geleceğin kurucu nesliyiz.
24 Haziran bir seçim değil, bu büyük değişimin son aşamasıdır. Bu bir vatan eksenidir. Bütün siyasi kimliklerin ötesidir. Parti kimliklerinin çok ötesidir. Kişisel hesapların çok ötesidir. Bu ülkenin geleceğini, kaderini böyle hesaplara kurban vermemek için bir büyük kararın hemen öncesindeyiz.
Sandığa gidin ve oylarınızı “Türkiye ekseni”ne verin
Kaybedersek yüzyılı kaybederiz. Kaybedersek Türkiye’yi küçültürüz. Kaybedersek coğrafyayı, tarihi, bu büyük fırsatı kaçırırız.
Bu yüzden yarın büyük Türkiye için saf tutun, sıraya girin, vatan cephesinde yerinizi alın. Aklınızla, vicdanınızla, ferasetinizle hareket edin. Sandığa gidin, Türkiye’nin geleceğine, “Türkiye ekseni”ne oy verin. Bundan büyük ‘yerli’ hesap yok!
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2021
26.07.2021
28.06.2021
17.06.2021
14.06.2021
10.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
20.05.2021
17.05.2021