İbrahim Karagül
Tarih geri döndü.
Coğrafyanın gücü geri döndü.
Yüzlerce yıl bu toprakları biçimlendiren siyasi genetik geri dördü.
Güç ve akıl, merhamet ve liderlik bir kez daha havzasına yerleşti.
Birinci Dünya Savaşı ile yok ettiklerini sandıkları büyük hesap sahaya sürüldü.
Bütün iddialar, tezler, hatıralar raflardan indirildi.
BİZ BÜYÜK MİLLETİZ, BÜYÜK COĞRAFYAYIZ.NE ANLATIYORSUNUZ SİZ!
Biz Yemen’de, Kanal’da, Filistin’de, Balkanlar’ın her karesinde, Sarıkamış’ta ve Kafkaslar’da, Doğu’da ve Batı’da, Güney’in bütün köylerinde kasabalarında bunları yaşadık.
Böyle bir hafızaya karşı bize ne anlatıyorsunuz? Bize öğretecek neyiniz var?
Biz Türk’üz. Arap’ız, Kürt’üz, Arnavut ve Boşnak’ız, Çerkez ve Çeçen’iz..
Biz Türkiye’yiz, Irak’ız, Suriye’yiz. Sudan’dan Suriye’ye kadar. Asya’nın derinliklerine kadar bir ortak coğrafyayız.
DİZ ÇÖKTÜRECEKTİNİZ, KÜÇÜLTECEKTİNİZ, ÖYLE Mİ?
DEAŞ gibi, PKK gibi katillerle, FETÖ gibi “Gurka”larla bize ders vereceksiniz, tarih dışına iteceksiniz, öyle mi!
Etrafımızı boşaltıp, yangın yerine çevirip çepeçevre kuşatacaksınız, öyle mi!
İçeride ittifaklar kurup, dışarıda cepheler kurup diz çöktüreceksiniz, öyle mi?
Entrikalarla zihinleri bulandırıp siyasi körlükle aptallaştıracaktınız, öyle mi?
Biz bunları anlamayacaktık, siz Türkiye’yi küçültecektiniz, öyle mi?
BU SEFER YANLIŞ HESAP YAPTINIZ. TÜRKİYE’Yİ HEDEF ALMAYACAKTINIZ. HİÇ Mİ SİYASİ TARİHE BAKMADINIZ?
Otuz yıldır, 1991 Körfez Savaşı’ndan bu yana adım adım devam ettiğiniz o proje şimdi çöktü işte!
Irak’ı işgal ettiniz, Suriye savaşı çıkardınız, işler yolunda gidiyordu. Sıra Türkiye’ye gelmişti. Tam da “Türkiye Cephesi”ni açacaktınız. İran’dan Akdeniz’e bir cephe, bir duvar inşa ediyordunuz. Sonrasında harekete geçecektiniz. Üçüncü ülkeyi de parçalayacaktınız.
Yanlış hesap yaptınız. Bunu yapmayacaktınız. Türkiye’yi hedef almayacak, tehdit etmeyecektiniz. Az da olsa geçmişe, tarihe bakacaktınız.
Türkiye’yi diğerleriyle karıştırdınız. Büyük hesap hatası yaptınız. Bak işte böyle oluyormuş, o proje elinizde böyle patlıyormuş.
DOSTLARINI, DÜŞMANLARINI BİLEN VE ASLA UNUTMAYAN BİR MİLLETİZ.
PKK’yı kurduğunuz tarihten bu yana, Suriye savaşı çıkarıldığı tarihten bu yana bütün hesaplarınız bozuldu. Rüzgar tersine döndü. Çünkü tarih tersine dönmüştü de siz onu anlayamadınız.
Çanakkale’de karşımızda kim varsa bugün yine onlar var.
İstiklal Savaşı’nda karşımızda kim varsa bugün yine onlar var.
Osmanlı sonrası bu coğrafyayı kim paramparça etmişse bugün karşımızda yine onlar var.
Dostlarını da, düşmanlarını da bilen bir milletiz. Ve asla unutmayan bir milletiz. Bunu bir kez daha test ediyoruz. Şaşırmadık, endişe etmedik, korkmadık. Bunu bilerek harekete geçtik.
TERÖRÜN PATRONU ABD, TAŞERONU AVRUPA, KUDÜS’Ü SATAN SÖMÜRGE ARTIĞI ARAP REJİMLER..
Tarihleri soykırımla dolu olanlar utanmadan bize ders vermeye kalkıyor.
Terörün küresel ölçekte patronu ABD, terör örgütlerinin taşeronu Fransa ve Almanya, bölgedeki bütün kirli işlerin arakasında yer alan ırkçı devlet İsrail, emperyal tecrübesini bu savaşın hizmetine sunan İngiltere, Türkiye ile amansız bir savaş yürütüyorlardı.
Terör örgütlerinin arkasına gizleniyor, ülkemizi, milletimizi vuruyorlardı.
Onların kuklaları, sömürge artığı Arap rejimler, bu savaşı finanse ediyorlardı. Kudüs’ü İsrail’e satan Suudi yönetimi, BAE yönetimi, “Mekke’yi de yönetin, yeter ki bize sahip çıkın” diyecek kadar alçalan Muhammed Bin Selman ve Muhammed Bin Zaid, Suriye’nin kuzeyinde Türkiye ile savaşıyordu.
PKK dediğin ABD’dir, patronu odur.
Terör dediğin Fransa’dır, Almanya’dır, İsrail’dir, patronu onlardır.
Kırk yıldır bizi vuran terör değil, bu ülkelerdir. Binlerce insanımızı şehit eden bu ülkelerin silahıdır.
Bizi aptal mı sanıyor bunlar!
TÜRKİYE’Yİ VURACAKLARDI. NE YAPACAKTIK, BOYUN BÜKÜP TESLİM Mİ OLACAKTIK?
Hep beraber sınırlarımızda terör orduları kuruyorlar, büyük savaşa hazırlık yapıyorlardı. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra ikinci kez bizi vurmaya hazırlanıyorlardı.
Bize terörle mücadele diyorlar, kendileri terör üzerinden bizi vuruyorlardı. Suriye ile Türkiye arasında yüzlerce kilometrelik kalın duvarlar kuruyorlardı.
Ne yapacaktık? Bir ülke ne yapardı?
Teslim mi olacaktık? Razı mı gelecektik?Boynumuzu büküp bizim için takdir edecekleri kadere rıza mı gösterecektik? Gözümüzün önünde büyüyen savaş hazırlığını seyir mi edecektik?
BARIŞ PINARI HAREKATI’NA KARŞI OLAN HER ÜLKE TERÖRÜN ARKASINDA. BU YÜZDEN HEDEF SENSİN TÜRKİYE..
Bugün Türkiye’ye baskı yapan, Barış Pınarı Harekatı’na tavır alan, Türkiye’yi durdurmaya çalışan her ülke, terör örgütlerinin, PKK’nın ve DEAŞ’ın arkasındadır.
Bugün Türkiye’nin teröre karşı mücadelesine, kendini savunma çabasına karşı olan her ülke, Türkiye ile örtülü bir savaş yürütmektedir. Her PKK saldırısı onların saldırısıdır.
Karşımızdasadece terör örgütleri yok, arkasındaki çokuluslu cephe var. Ülkemizi teröre karşı değil, onlara karşı savunuyoruz. Bu savaş Maraş’a, Sivas’a, Anadolu içlerine gelemesin diye savunuyoruz.
Onlara anlatacak hiçbir şeyimiz yok. Her şeyi biliyorlar. Sadece Türkiye’ye düşmanlık ediyorlar. Her şeyi bile bile yapıyorlar.
Bu yüzden hedefleri sensin Türkiye..
ASLA VE ASLA DURAMAYIZ. VAZGEÇMEMİZ İNTİHAR OLUR.
İran sınırından Akdeniz’e uzanan “ikinci İsrail”i kuracaklardı. Buradan yıllarca Türkiye’ye ve bütün bölge ülkelerine saldırıp duracaklardı. Sadece ülkemizi değil, coğrafyaya yönelik bu büyük kumpasa da engel olmak için yola çıktık.
Asla ve asla duramayız. Durursak biteriz. Her türlü zorluğa katlanacağız ve bunu başaracağız. Türkiye’yi, Anadolu’yu koruyacağız.
Tekrar edeyim: Ateşkes yap diyen her ülke, her lider PKK’yı koruyor. Bu müdahaleyi durdur diyen her ülke, her lider aslında PKK’nın arkasına gizlenerek Türkiye’yi vuruyor.
Asla geri dönemeyiz. Dönersek bir daha gidemeyiz, ayağa bile kalkamayız. Bir daha o direnişi kuramayız.
BİZE YAVUZ LAZIMDI, BİR KANUNİ LAZIMDI. ALLAH BUNU DA ANADOLU’YA, COĞRAFYAMIZA NASİP ETTİ.
Tarih, zor kararlar alınarak yapılıyor. Coğrafya zor kararlarla, bedel ödeyerek korunur. Selçuklu da, Osmanlı da böyle yaptı.
Tarih döndü, siyasi genetik döndü. Bize harita ile gelenlerin masasını devirme vakti. 20. Yüzyıl’ın başında yaşadığımızı bir daha asla yaşamayacağız.
Türkiye için yükseliş dönemi başladı.
Tam bu dönemde bize Yavuz lazımdı, Kanuni lazımdı.
Allah bunu da bize, Anadolu’ya, coğrafyamıza nasip etti.
İşte bu da bizim harita cevabımız.
O dosyaları koltuğunuz altına kıstırıp gidin bakalım…
Unutmayın, biz daha yeni başladık.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2021
26.07.2021
28.06.2021
17.06.2021
14.06.2021
10.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
20.05.2021
17.05.2021