İhsan DAĞI
Türkiye’de ‘devletin sopası’nı yemeyen kalmadı. Kürtler, Aleviler, başörtülüler, gayrimüslimler, liberaller, solcular, ülkücüler ve hatta Kemalistler. Saymakla bitmez. Herkesin herkese özür borcu var.
Ülkenin mağdurları demokrat olsalar yeter ama olmadılar şimdiye kadar. Herkes ‘ötekiler’e dayak atacağı sırayı bekledi durdu.
Devletin, ‘öteki taraf’ı cezalandıracak bir aygıta dönüşmesini engelleyecek bir hukuk ve demokrasi anlayışına, düzenine ve kurumlarına ihtiyacımız var. Sadece dayak yerken değil, başkasına dayak atılırken de itiraz edecek bir kolektif yürek gerek. Muhalefette demokrat, iktidarda otoriter ‘maskeli siyaset’ dönemi bitmeli.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘helalleşme’ çağrısı toplumsal kesimler arasında barış ve güven inşa ederek siyasetteki ‘rövanş döngüsü’nü de sonlandırabilir. Suçluların hesap verdiği, farklı kimlikler taşıyan toplumsal kesimlerin helalleştiği bir Türkiye mümkün.
Helalleşme toplumun acılı, yaralı kesimleriyle bir ‘duygudaşlık’ kurma çabası; politik olmaktan çok insani, stratejik olmaktan çok ahlaki. Toplumsal kutuplaşmayı çözecek, kimlik zindanlarını yıkacak bir barışmanın da başlangıcı olabilecek bir çağrı.
Kılıçdaroğlu’nun helalleşme çağrısına Selahattin Demirtaş’tan da destek geldi. Destekle beraber özeleştiri de: “Kimlik siyasetini aşarak toplumun tamamını kucaklamayı başarmalıydık. Şiddetin tümden devre dışı kalması için siyasetçiler olarak daha fazla inisiyatif almalı, öne çıkmalıydık.“
Kılıçdaroğlu ve Demirtaş’ın sergilediği, ‘dönüştürücü liderlik’; parti tabanlarını da ülkeyi de dönüştürebilecek bir inisiyatif. Bu çağrıları kısa vadede siyaseten ‘gereksiz’ bulanlar, hatta ‘entelektüel fantezi’ olarak görenler çıkabilir, ama uzun vadede demokrasi ve özgürlükler rejiminin ancak ‘barışık bir toplum’la kurulabileceğini unutmayalım. Dahası, kutuplaştırıcı, çatışmacı ve rövanşist siyaset anlayışını mahkum etmeden, AKP sonrası için bir demokrasi vaadi yapılabilir mi?
Helalleşme çağrıları toplumsal barış üzerine inşa edilecek bir demokrasinin olmazsa olmazları. Aksi halde, herkesin ‘muhalefette demokrat, iktidarda zorba’ olduğu iki yüzlü siyasete devam eder dururuz.
Üstelik, Kılıçdaroğlu’nun çağrısının siyaseten kısa dönemde bir karşılığının olmadığını söylemek pek doğru değil, kendisi çağrısının ‘stratejik’ olmadığını vurgulasa da.
Toplumsal barıştan yana tavır koyan Kılıçdaroğlu, iktidarın çatışmadan beslenen anlayışını da deşifre ediyor. Bölmek yerine birleştiren, kutuplaştırmak yerine yakınlaştıran bir parti kendini iktidarın nobranlığından ayrıştırıyor, farklılaştırıyor. Bu tutum CHP’ye hem ahlaki bir üstünlük sağlıyor hem de onun için ‘yeni’ sayılabilecek toplum kesimlerine ulaşmasını kolaylaştırıyor.
Öyle görülüyor ki Kılıçdaroğlu CHP’yi konforlu akvaryumundan çıkarıp okyanuslara açmak niyetinde. Yüzde 20’lerde demirleyen bir partiyi farklı toplumsal kesimlere, kimlik gruplarına, mağdurlara ulaştırmak ufukta seçim görülürken ‘rasyonel’ bir siyaset. Helalleşme çağrısıyla Kılıçdaroğlu, katı bir ideoloji ve dar bir kadro partisi olmak yerine farklı duyarlıkları bünyesinde barındıran, çeşitli toplum kesimlerine temsil alanı açan bir parti olmanın gereğini de yapıyor.
Aslında son zamanlarda CHP geleneksel tabanını aşan bir toplumsal destek görmeye başladı. AKP’den CHP’ye oy geçişleri artık var. Bir zamanlar ‘elim CHP’ye oy vermeye gitmez’ diyenler bugün kendilerini CHP’nin temsil edebileceğini konuşuyor. Kılıçdaroğlu’nun helalleşme söylemi, İYİ Parti’nin ‘Ömer’in yolu’ reklamlarından çok daha fazla ulaşabilir muhafazakar seçmene.
Ayrıca, Doğu Masası çalışmaları ve Kılıçdaroğlu’nun demokrasi, yoksulluk ve çözüm aktörlüğü konularında çıkışlarıyla CHP son yıllarda neredeyse tamamen uzak düştüğü Kürt seçmenle yeniden temas kuruyor. Kürtler arasında AKP’nin desteği azalırken, CHP’ye ilgi yükseliyor. Helalleşme söylemi, CHP’nin hem seküler hem de muhafazakar Kürt seçmene ulaşma kapasitesini daha da arttırabilir.
İster bir seçim stratejisi ister ahlaki bir duruş olsun CHP’nin helalleşme söylemi, partinin Türkiye siyasetindeki ‘geleneksel’ algısını değiştirecek gibi. Partiye yakın bazı kesimlerden gelen aykırı sesler de aslında bu değişime yönelen itirazlar.
Geçmişe değil geleceğe bakalım dese de Kılıçdaroğlu’nun CHP’si, 1970’lerin ‘bu düzen değişmeli’ diyen Ecevit’in CHP’sine, 1980’lerin ‘sosyal demokrat’ SHP’sine benziyor. Her durumda; Kürtlere, Alevilere, gayrimüslimlere, başörtülülere helalleşme çağrısı yapan bir CHP’ye ‘devletin ve statükonun partisi’ demek artık mümkün değil.
Dün ‘devleti kuran’ parti, bugün ‘değişimin taşıyıcı aktörü’ olma iddiasında. Helalleşme ve yüzleşme AKP sonrası ‘yeniden kuruluş’ günlerinde geçmişin başarılarından ilham alırken hatalarından da ders çıkarmaya olanak verecekse değerli.
Yazarlar
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.01.2025
10.05.2024
11.04.2024
8.04.2024
3.01.2024
25.12.2023
13.12.2023
16.10.2023
9.10.2023
17.06.2023