İlker DEMİR

Kayyım Arapça 'kıyam', "yerine atama"dan türetilen bir kelime.
Kayyum dense de olur, kasıt aynı.
Seçimle gelmiş birinin yerine seçimsiz atama/kayyım, zorba rejimlerde bile nadir görülüyor.
Hakkari belediye başkanının yerine kayyım atanması, öncekiler, benzer icraatlar, tamamen devletin bürokratik yapılanmada Kürdlerin varlığına karşı kanuni bir duruşunun ifadesi.
Statüde Kürd olmaya tavır 1924'den beri açık ve net.
Bu netlik içinde Alevilik de var.
Daha toparlayıcı bir tanımla TC'de Türklük ve İslam dışına izni devletin o şartlardaki çıkar keyfi belirliyor.
Son kayyımı analiz ederken de bunu tespit etmeden yazılan tüm reçeteler, söylenen protesto sözleri, laf-ı güzaftan başka anlam ifade etmiyor.
"Kör gözüm parmağına" bir kayyım olduğu için Hakkari belediye başkanına kayyım uygulamasına, hukukun şu aşamasında bu zorbalığa, bir Ak Partili hatta İyi Partili biri bile karşı çıkabilir.
Hukukun abc yasalarına göre görevden alınan seçilmiş kişi yerine seçilmişler içinden biri en geri demokrat devletlerde bile oylama ile seçiliyor.
TC bunu 24 ANAYASASI'ndan beri hep keyfi yapıyor, Kürtçe konuştu diye para cezası veriyor, yıllarca süren operasyonlarla fiili infazlar sürdürüyor.
Devlet dediğiniz aygıt zaten budur, devletin öngördüğü çıkar neyse onu uyguluyor, uyguluma kararı alana devlet deniyor, artık bu basit doğruyu öğrenmek gerekiyor.
Devletin bu iç zırhı değiştirilmediği sürece görevden alma ya da almamalar devletin keyfine keder işlemler olarak halkın iradesine karşı potansiyel bir zulüm olarak devletin yetkilerinde duruyor.
İstediği an "kanun namına" ömür yetmez cezalar geliyor.
14 yıl önce soruşturma başlatan devlet görevlisi 4 yıl sonra işleme başlıyor yıllarca bekliyor mahkeme kararına bir gün kala sadece görevden almıyor, kayyım ve ertesi gün ceza verdiriyor.
Ama halk ve komuoyu artık bu numaraları yemiyor.
Koltuk muhalifi devlet partilerinin kayyıma karşı çıkışı da ayrı bir devlet tonu; demokrat görüntüsü veren devletin keyfe keder işlemlerinden biri olarak siyaset sahnesindeki yerini alıyor:
Kahrolsun kayyım!
Ama bu devlet partileri Anayasanın değişmez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddeleri gündeme geldiğinde küplere biniyor, o yüzden sorunun çözümü için kayyıma karşı çıkmıyor, hükümet kılıfına uyduramadığını karşı kılıfıyla yapıyor.
Demokrat kamuoyu bunu tespit etmediği, tespitini açık ve seçik olarak açıklamadığı sürece barış yol alamıyor.
Bunu tespit edip de devlet partilerine kayyıma karşı çıktıkları için demokratlarmış gibi davranmak, aman bu çizgini sürdürsün beklentisine girmek şark kurnazlığı oluyor, halkı kandırmak ve çözümü bir süre daha ertelemekten öteye varmıyor.
Doğrudan siyaset, doğrudan ifade ve katılım olmadan olmuyor!
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.10.2025
17.09.2025
28.08.2025
10.08.2025
28.07.2025
17.07.2025
6.07.2025
23.06.2025
6.06.2025
16.05.2025