Kürşat BUMİN
Yazının başlığını okur okumaz “Neler olmuyor ki?” dediğinizi duyar gibiyim… O halde başlayalım sorunun cevabına ilişkin bazı gözlemlere:
Ülke medyası en kolay fasıl olduğundan ilk gözlem bu alandan olsun: Gazetenin (Hürriyet) 24 Ekim tarihli baş sayfasını kesip bir yana koşmuşum: Nedeni sayfada yer alan bir ‘Şehit haberi’. Haber küçücük bir şey olduğundan gazetede yer verildiği haliyle aktarıyorum:
“3 Şehit
Bingöl Genç’te PKK’lı teröristlerin saldırısında 2 polis, Malatya’da TIR çarpan 1 asker Şehit oldu.”
Evet, hepsi bu kadar! Tek sütunda üç, üç buçuk santimlik bir haber.
Demek ki -dedim içimden- “Çok yakın zamanda baş sayfanın manşetlerine yerleşen “şehit” haberlerinin ederi bu derece düşmüş durumda. Üç şehit”e üç santim, her birine birer santim yani…”
Bu küçücük haberin hemen üzerinde yer alan habere de gözüm ilişti. O da ne? ‘Üç şehit’ haberinin üzerinde onu üçe-dörde katlayan bir ‘uzun yaşam’ haberi yer almıyor mu? Bu haberi de aktarayım:
“Günde ne kadar şeker?
Şekerde, unlu, nişastalı besinler de ömrümüzü kısaltıyor. Erkeklerin günde 37.5 gram yani 6 tatlı kaşığı kadar, kadınların ise günde 25 gram şeker tüketmesi uygun görülüyor.”
Gazete (Hürriyet) tabii ki, ‘Şehitler’in ne kadar şeker tüketmesi gerektiği konusuna girmemiş. Onun yerine şeker açıklamasını yapan (malum) doktorun fotoğrafını koymuş…
Bir gazetenin baş sayfasına ‘uzun yaşam’ ve ‘şehitler’ haberlerini bu derece ‘müstehcen’ biçimde yerleştiren(ler) hakkında birkaç söz etmek gerekirse ne demeli acaba? Sorumun cevabını ben buldum ama isterseniz siz de bir düşünün….
Söz konusu gazetenin (Hürriyet) ‘Şehitler’le ilgili önceki sayılarındaki haberlerini hatırlamak için internette kısa bir arama yapmayı da ihmal etmedim. Bakalım yakın zamanda ‘Şehitler’ gazetenin hangi köşesine kaç sütuna kaç santim yerleştiriliyordu. Yanılmamışım; gazetenin –hem de– çok yakın tarihte yer verdiği bir haber bayağı kallaviymiş: “Şırnakta 1 şehit 5 yaralı”.
Demek ki, diye düşündüm, ‘Şehit-Şehitlik’ meselesi meydanlarda haykırışlarla tekrarlanan bir mevkiden çoktan uzaklaşıp “‘şeker’,‘nişaşta,’, ‘unlu besinler’ türünden ‘uzun yaşam’ı tehdit eden gıdalar mevzuunun arkasında kalmış. Aşağı yukarı şöyle bir sonuç yani: ‘Şehitler-şehitlik’ sıradanlaşsın ki, bizler ‘unlu, nişastalı, şekerli’ ürünlerden sakınarak ‘uzun yaşam’ın yolunu bulabilelim…
Ne acı ve (tekrar etmeden yapamayacağım) ne ‘müstehcen’ bir habercilik ve dünyadır bu böyle….
Gazetenin (Hürriyet) ‘Şehit’ ilgisi dikkatimi çektiğinden konuyu biraz daha etraflıca araştırmak istedim. Bu süreçte internette karşıma şöyle bir sayfa çıkmaz mı? ‘Şehit- Güncel Şehit Haberi-Hürriyet’
Hemen altında da okurlara şu uyarı: “Şehit ile ilgili tüm haberleri ve son dakika Şehit haber ve gelişmelerini bu sayfamızdan takip edebilirsiniz. Toplam 40.272 Şehit haberi bulunmuştur.” (Dikkat ederseniz ‘Şehit’ sözcüğü her zaman büyük harfle başlıyor…)
İnanılır gibi değil; Bu ‘bilgilendirme’nin hemen altında da şu başlıklar altında konunun ayrıntılarını merak edenler için bir yol haritası:
‘Tarih aralığı’, ‘Yıllara göre’, ‘Aylara göre’.
Ne güzel ve öğretici bir uğraş bu böyle… Yıllara, aylara göre ‘Şehit’ taramasını başlatmak ve bilgilenmek…
* * *
”Neler oluyor?” sorusuna ilişkin ikinci konumuz ‘Şehitler’le doğrudan ilgili olduğundan ‘Fırat Kalkanı’ ile başlayıp “Önce El Bab. Sonra Münbiç” (kısmetse sonra da Musul) olarak yol alan ‘savaş’ ilanına ilişkin olsun.
Birçoğunuzun şu tespitime katıldığını sanıyorum: Türkiye Cumhuriyeti Suriye ve Irak topraklarında ‘savaşmaktadır.’ Ve bu harekat TSK’nin söz konusu ülkelerde yol almasının gerekçesi -yakınlarda tekrar uzatılan- ‘tezkere’nin çizdiği sınırları çoktan yıkıp geçmiş haliyle basbayağı bir ‘savaş’tır. Demek ki, açıkça ‘ilan’ edilmemiş olsa da T.C. ‘savaş hali’ndedir.
‘Savaş hali’ denilince –tabii olarak- bu halin ilanına ilişkin olarak mevzuata bakmak gerekiyor. T.C Anayasası”nın özellikle iki maddesi (87 ve 92) ‘savaş hali ilanı’nın şartlarını açık biçimde sıralamıştır. 87’nci Madde, ‘Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkileri’ni sıralarken konuyla ilgili şu tespiti de yapmaktadır: “savaş ilanına karar vermek”.
92’nci maddenin ‘savaş hali’yle ilgili cumhurbaşkanına verdiği yetki de şu şekilde formüle edilmiştir::.
“Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde veya ara vermede iken ülkenin ani bir silahlı saldırıya uğraması ve bu sebeple silahlı kuvvet kullanılmasına derhal karar verilmesinin kaçınılmaz olması halinde Cumhurbaşkanı da, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına karar verebilir.”
İşin bu notasında sorulması gereken ilk soru şu olmalıdır: TSK’nın ‘Fırat Kalkanı’ ile başlayıp El Bab, Münbiç (kısmetse Musul ve ‘büyük hayal’i hatırlarsak Halep) istikametine ilişkin yaptığı ve yapamadığı harekatlardan oluşan ‘savaş hali’ Anayasa’nın 87 ve 92’nci maddelerinde belirlenen çerçeveye uygun mudur? TBMM’den söz konusu ‘savaş hali’nin ‘ilanı’yla ilişkili bir karar çıkmış mıdır?
Bu soruya “Tezkere ne güne duruyor?” gibi bir itiraz gelebilir. Ancak unutmayalım ki, söz konusu ‘Tezkere’ sözünü ettiğimiz türden bir “savaş hali”ne işaret etmemektedir. Hatırlayın; ‘Tezkere’nin –birinci cümlesinden itibaren- silahlı mücadeleye hedef olarak gösterdiği unsurlar “terör tehditi ve her türlü güvenli riskine karşı (…) her türlü tedbiri almak..”dır. Nitekim ‘Tezkere’nin yakınlarda tekrar uzatılmasına ilişkin TBMM’de yapılan müzakerelerde Milli Savunma Bakanı tezkerenin hedefini şöyle tarif etmiştir: “Tezkerenin de hedefi bu ülkenin huzuruna saldıran içteki ve dıştaki teröristlerdir.”
Oysa biliyoruz ki, TSK’nın bugün ÖSO’na eşlik ederek (ama belki yarın ÖSO’nun TSK’ya eşlik ederek) sürdürdüğü ‘savaş hali,’ ‘Tezkere’nin tarifinin sınırlarını çoktan aşmış durumdadır.
Bir adım daha ilerleyerek, Anayasa’nın 92’ncimaddesinde ‘savaş hali’yle ilgili olarak cumhurbaşkanına tanınan yetkinin niteliğine de değinelim: Bu değerlendirmeyi de bir anayasa hukukçusu yapsın: “Anayasa tarafından Cumhurbaşkanı’na verilen silahlı kuvvet kullanma yetkisi genel bir yetki değildir., ayrıksı durumlar için öngörülmüştür. Cumhurbaşkanı’nın TSK’nın kullanılmasına karar verebilmesi için, – TBMM’nin tatilde veya ara vermede olması- Ülkenin ani bir silahlı saldırıya uğraması ve bu sebeple silahlı kuvvet kullanılmasına karar verilmesinin kaçınılmaz olması gerekmektedir. Meclisin toplanık olmadığı zamanlara özgü olan bu yetki konu bakamından sınırlıdır. Yani silahlı kuvvet kullanılmasıyla ilgili her yetkiyi kapsamaz, sadece ülkeyi savunmak amacıyla silahlı kuvvetleri kullanmayı içerir.”
Çok sıkılmadıysanız, ‘savaş hali ilanı’yla ilgili TBMM İç Tüzüğü’nün 129’uncu maddesine de göz atılabilir. Bu madde de –tabii ki- söz konusu ‘ilan’ın –egemenlik yetkisi itibarıyla– sadece TBMM’de olduğunu teyit etmektedir.
Ama siz şu manzaraya bakın: TBMM tatilde değil, ama ‘savaş hali ilanı’nın elinden kaçmış olduğunun sanki farkında bile değil.
Ne yazık! Başta TBMM olmak üzere bütün ülke Anayasa 92’yi tamamen yanlış anlayarak Irak ve Suriye topraklarında ‘savaş hali’ni bizzat yürütmeye çalışan bir yürütmenin hayal ve gerçeğin birbirine karıştığı iç dünyasının belirtilerini izlemekle meşgul…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.05.2018
7.02.2018
21.04.2018
11.04.2018
27.03.2018
23.03.2018
10.03.2018
2.02.2018
16.02.2018
8.02.2018