Mahmut ÖVÜR
AK Parti'nin 30 Eylül kongresi yaklaştıkça merak da artıyor. Acaba nasıl bir kongre olacak?
Başbakan Erdoğan'ın "manifesto" olarak nitelenebilecek konuşma hazırlığı, son dönemde farklı siyasi aktörlerle özel görüşmesi, dünyanın ve bölgenin önemli siyasi liderlerinin kongreye davet edilmesi ve parti yetkililerinin kongreye ilişkin açıklamaları bu kongreyi diğerlerinden farklı kılıyor.
Bu kongre sadece bir yönetim değişikliği, sadece yeni siyasi aktörlerin katılmasından ibaret değil... AK Parti'yi de aşan bir dönüşümün kongresi. Bu nedenle içeriden ve dışarıdan da dikkatle izlenecek, Türkiye'nin önündeki on yılların yol haritasının ipuçlarını verecek.
Türkiye, Özal'la başlayan, 1999'da AB süreciyle devam eden demokrasi ve hukukla buluşma yolculuğunu 10 yıldır AK Parti'yle sürdürüyor. AK Parti bu yolculuğu her türlü darbe girişimine, kaos yaratma eylemlerine, 367 garabetine rağmen kesintiye uğratmadan sürdürdü, yolculuk boyunca hasarlı yerlere dokundu ve teşhis etti.
Bu zaman içinde Türkiye'nin ötelenmiş, üstü örtülmüş bütün sorunları da açığa çıktı. Toplum da kendisini kuşatan, engelleyen bu sorunlarla yüzleşti, tanıdı, tartıştı. Vesayet sistemini bütün çıplaklığıyla gördü ve yüzleşti. Bu da siyaset sınıfının toplum mühendisliğiyle değil, küresel dünyanın dayatması ve bizzat toplumun kendi değişim arzusuyla gerçekleşti.
Kuşkusuz zamanın ruhunu iyi okuyan siyasi aktörlerin sürecin geri döndürülme çabalarına karşı direncini ve bugünkü noktaya taşıma kararlılığını da görmek gerekiyor. En son Balyoz davasının sonuçlanması ve ana dilde eğitimin seçmeli olması bu sürecin sürdüğünü gösteriyor.
AB sürecinin kesintiye uğraması, yüz yıllık Kürt meselesinde gelgitlerin yaşanması, Alevi açılımının gelip "ibadethane" meselesine sıkışması bu gerçeği değiştirmiyor. Çünkü bu duraklamalara rağmen ana aks değişmedi.
Yeni aktörler ve yeni siyaset!
AK Parti açılım süreçleriyle sorunları teşhis ederken, aynı zamanda çok farklı ve geri planda kalmış onlarca siyasi ve sivil aktörle de tanıştı. Şimdi elinde çözüme altlık oluşturacak çok güçlü bir bilgi birikimi olduğu gibi siyasete aktaracağı güçlü insan malzemesi de var.
Bu yüzden AK Parti 4'üncü kongresinde, o ana aks üzerinde, bu bilgi birikimi ve yeni insan kaynağıyla derin bir dönüşümün eşiğinde. Ve son 10 yılda toplumun yüzleştiği konuları çözmeye hazırlanıyor. Bu aynı zamanda 12 Eylül 2010 referandumundan sonra "AK Parti değişimci kimliğini terk etti" tartışmalarına da bir son nokta olacak.
Numan Kurtulmuş, Süleyman Soylu belki Orhan Miroğlu, en son Osman Can gibi -başka sürpriz isimler de olabilir- 12 Eylül 2010 referandumunda "evet" diyen ama AK Parti'ye eleştirel bakan aktörlerin AK Parti'ye girişlerinin nedeni de bu. Bu yeni politikaların devreye gireceğinin de işareti.
Buradan bakınca da AK Parti dışında yeni bir siyasi arayıştan söz etmek, yönlendirici kamuoyu yoklamalarından medet ummak gerçekçi değil. AK Parti'nin 30 Eylül kongresi her türlü muhalefete rağmen yeni siyasal dönüşümün başlangıcı olacak.
Tam da bu nedenle kongreye, AK Parti'li Yalçın Özdemir'in tespitiyle "Türkiye'nin değişim kongresi" demek hiç de yanlış olmaz. Böyle olduğu içindir ki sadece Türkiye değil dış dünya, özellikle de bölge ülkeleri ilgiyle izleyecek.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019