Mahmut ÖVÜR
Son 8 yılda AK Parti iktidarına karşı, sorunlar ve demokrasi üzerinden siyaset yapan bir muhalefet olmadığını sık sık yazdık.
Türkiye'nin asıl sorunu kadrolaşan ya da suni biçimde uydurulsa da "sivil vesayet" yaratan iktidar değil, güçlü iktidarı denetleyecek ve gerektiğinde alternatif olabilecek muhalefet eksikliğiydi.
Böyle olduğu için Kürt meselesi gibi yüz yıllık bir sorunu çözme, ilk kez sivil bir anayasa yapma ya da Ergenekon gibi yasadışı yapılanmalarla hesaplaşma istenilen gibi gerçekleşemedi.
Eğer halkla bütünleşen, demokrasi üzerinden siyaset yapan bir muhalefet olsaydı, sivil siyaset asgari ilkelerde mutabakat sağlar ve tüm bu temel sorunlar çözüm aşamasına girerdi.
Şimdi her konuda "yarım yamalak" çözümlerle yetinmek zorunda kalan bir Türkiye var. Toplum, bu acı gerçeği CHP içinden yükselecek bir "sosyal demokrat" sesin dile getireceğini bekledi ama oradan henüz öyle bir ses çıkmadı.
O ses hiç beklemediğimiz bir yerden, MHP'den geldi.
29 Mart 2009 yerel seçimlerinde MHP'den Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olan ve sürpriz çıkışıyla ciddi oy alan Mansur Yavaş, bir süre önce partisinin genel başkanı Devlet Bahçeli'ye siyaseten zehir zemberek bir mektup yazdı.
Aslında bu mektup sadece MHP'li bir Merkez Yürütme Kurulu üyesinin kişisel yakınması değil, tam anlamıyla muhalefete bir siyasi manifesto niteliğinde...
Bu yüzden MHP ile benzerlikler taşıyan CHP için de dersle dolu...
Peki neden böyle bir yola başvuruyor MHP'nin en popüler ismi Mansur Yavaş?
Mektubunu, "ülkücü sorumluluğu" gereği bir "ikaz" olarak niteleyen Yavaş şöyle diyor:
"Böyle bir yöntemi seçmemin sebebi, üyesi bulunduğum Merkez Yönetim Kurulu'nun, maalesef bir karar veya istişare kurulu olarak değil, alınmış kararları tartışmadan onaylama kurulu gibi çalışmasıdır."
Bu sözler birçok parti için de geçerli... Yavaş, bu zeminin kendi partisinde nasıl bir sonuç yarattığını referandumdan yola çıkarak anlatıyor:
"Ülkücü harekete yabancı dar bir kadronun elinden çıkan politikalarla 'CHP'yle özdeş parti' suçlamalarına çanak tutan bir anlayış sergilenmiştir. Referandumdaki strateji hatası, milliyetçiliğin en yüksek oranda taban bulduğu Orta Anadolu'dan başlamak üzere, geleneksel oy bölgelerimizde çok ciddi zafiyete yol açmıştır."
Sivil tavır
Seçimlere kısa süre kala Ergenekon sanığı Engin Alan'ın MHP'ye katılıp aday gösterilmesine, milletvekili adayı olmayacağını açıklayarak sert tepki veren Yavaş, gerekçesini şöyle açıklıyor:
"Elbette bir siyasi parti katılımlarla güçlenir. Ama daha önce başka ülkeler hesabına çalıştığı suçlamasıyla partiye üye bile yapılmayanların adeta sembol isim gibi sunulması, cuntacı oluşumlarda yer aldığı iddiasıyla hakkında davaların devam ettiği isimlerin ön plana çıkarılması kamuoyunda ciddi kuşkular uyandırmıştır.
1995'teki travmayı yaşayan her ülkücüde ikinci Nusret Demiral vakası endişesi başlamıştır."
Ülkücülerin "Yalçın Küçük'ün teşekkürüne mazhar olmayı" içlerine sindiremediklerine değinen Yavaş, bu anlayışın MHP'yi nereye getirdiğini ise şöyle anlatıyor:
"MHP, Türkiye'nin partisi olmak durumundadır. Ama son yıllarda maalesef Batı ve Güney sahillerine sıkışan, 'ülke partisi' olmaktan uzaklaşan, 'belli bölgelerin partisi' olmaya doğru yol alan bir görüntü ortaya çıkmıştır."
Yavaş, Bahçeli'ye gönderdiği mektubunu şu uyarılarla noktalıyor: "Halk tarafından tasfiye edilmiş merkez sağın eskileri eliyle yürütülen ve merkez sola öykünen bir siyaset tarzı sözünü ettiğim güven problemini aşamaz, tam tersine derinleştirir. Üzülerek ifade ediyorum ki, bugünkü statükocu görünüm, bizleri o statükoyla aynı akıbete sürüklemektedir."
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019