Markar ESAYAN
Geçenlerde sosyal medyada gördüğüm “Fransızlar plajlarda burkiniyle uğraşırken Türkiye Üçüncü Boğaz Köprüsü’nü açıyor” türünden bir mesaj dikkatimi çekti.
Önemli bir noktaya temas ediyordu.
Bu Avrupa için gerçekten de bir sıkıntının işaretidir.
Bir uygarlığın gücü, düşünce derinliğine, her alandaki üretim kapasitesine, düşünce/ifade özgürlüğüne ve bunlardan da öte kendisine eleştiri getirebilme özgüveninde yatar. Bu sonuncusu Kant’ın “Kişi kendisini kendi iradesiyle sınırladığında insan olur” sözünü hatırlatıyor.
Ne Avrupa çökmüş, ne de ülkemiz Avrupa’nın 17. yüzyılda Osmanlı karşısında yarattığı enerjiye henüz kavuşabilmiştir. Ancak, ciddi değişimlerin eşiğinde olduğumuz da bir gerçektir.
Zaten –şahsım adına- Avrupa veya ABD’nin çökmesine dönük bir arzum yok. Bu ahlaki bir temenni olmaz ve iyi bir uygarlık diğerinin mahvoluşu üzerine inşa edilemez.
Batı’nın geçmişteki sorunu da buydu ve bugün ibretle izlediğimiz “dekadans” buradan kaynaklanıyor.
Batı, fakirliği ve savaşları Doğu’ya ihraç ederek zenginleşme, büyüme yolunu seçti.
Böylelikle dekadansın temeli atıldı. Değerler çürümesi, önünde sonunda ihraç edilemez hale gelir ve bozuk bir mal olarak kaynağını vurur.
Bu kötü eğilimden Batı ve Doğu olarak insan uygarlığı münezzeh değil. Demokrasi ise nazenin bir çiçek gibi her an ilgi bekler; ona ihanet ettiğiniz anda çürüme başlar ve bünyeyi sarar.
Ben ümit ederim ki, Batılı büyük devletler hatalarının farkına varsınlar ve Doğu’nun yükselişini içsavaş, fakirlik ihraç ederek engelleme yolunun aslında kendilerini vuracak bir bumerang olduğunu keşfetsinler.
Bir daha “Belki de dünyamız başka bir gezegenin cehennemdir” veya “Auschwitz’den sonra şiir yazılamaz” türünden cümleler kurmak zorunda kalmayalım.
Çünkü, aslında “Batı ve Doğu” şeklinde birbirinden bıçakla ayırabileceğimiz iki tür uygarlık yoktur. Büyük döngüler vardır ve her yeni döngü bir öncekinin ürettiği her şeyi alıp kendisine uyarlar. Ona farklı yorumla yeni şeyler katar. Batı Aydınlanması’nın bir ayağı Hıristiyanlık ise, diğer ayakları Yunan ve İslam uygarlığıdır.
Bu anlaşılabilirse, Batı İslam korkusundan, Doğu da Batı kompleksinden kurtulur. Denebilir ki, şu an sahibi olduğumuz insan uygarlığı, Hz. Adem ve Havva anamızdan bugüne kadar söylenmiş her sözün, yapılmış her eylemin bir hülasasıdır. Hiçbir yapıp etme boşa gitmemiştir. Adlarını unuttuğumuz uygarlıklar bugün bizim şahsımızda yaşamaktadırlar.
Önümüzde koca bir yüzyıl uzanıyor. Yeni yüzyılın yeni düzeni Suriye’de vekalet savaşlarında masum öldürtülerek oluşturulmaya çalışılıyor. Evet, bir internet oyunu gibi.
Peki bu bizi nereye götürür?
Biz bu oyunu 20. yüzyılın başında gördük. O zaman daha farklı bir paradigma kuramaz mıyız?
Mesela soykırımlar olmadan yaşamak mümkün değil midir? Uzaya gitmek için Hiroşima bombalanmak zorunda mıydı? Hitler Aydınlanma’nın radikalleşmesinin bir sonucu değil miydi? O gün bu hatalara düşülmüş olabilir diyelim. Peki bu yüzyılda da aynı hatayı işlemenin herhangi bir gerekçesi olabilir mi?
Bence insan uygarlığı daha iyi bir dünyayı yaratacak bilgi ve deneyime sahip. Tam da bu nedenle bunu yapmadığımız zaman helak olacağımız kesin.
Çünkü ergenlik dönemi bitti, sorumluluk sahibiyiz.
Artık cezai ehliyetimiz var.
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019