Mehmet Ocaktan
Müslüman kimliğine sahip Zohran Mamdani’nin, demokrasinin ayarlarıyla oynayan ve su katılmamış bir otokrat olan Trump’a rağmen, yüzde 50’nin üzerinde bir oyla New York belediye başkanı seçilmesi demokrasiye inananlar için bir zafer niteliği taşıyor. Ama bütün otokratlar için korkulu bir rüya…
Maalesef son yıllarda liberal demokrasinin yaşadığı kriz yüzünden, bunca tecrübeye rağmen demokratik dünya ne yazık ki yeniden otokratların, delilerin hakim olduğu yeni bir evreye geçmiş bulunuyor.
Amerika’da Trump’la başlayan akıl dışı dönem, doğal olarak pusuda bekleyen bütün otokratlara bir bakıma hayat verdi. İkinci Dünya Savaşı’nın acılarını yaşamış, Hitler faşizminin nasıl bir insanlık yıkımına yol açtığını gören Avrupa bile, son yıllarda kelimenin tam anlamıyla bir hafıza yitimiyle malul durumda.
Eğer dünyamızı karartan, ellerinde milyonlarca insanın kanı olan despotları bu kadar çabuk unutur muydu Avrupa hafızası… Ama unuttular, bu yüzden de yapay zeka devriminin yaşandığı bir çağda, 21. Yüzyılın Hitler’i Netenyahu bütün dünyanın gözü önünde Gazze’de soykırım yapabilir miydi?
Bütün bunlar biz yaşarken oluyor ve kendi ellerimizle ortak insani değerlerimizi ve demokrasiyi yok ediyoruz.
Günümüzdeki otokratların, geçmişin tiranlarından, despotlarından çok önemli bir farkı var, artık bunlar halkın oylarıyla işbaşına geliyorlar.
Halkın oylarıyla seçilen bu yeni otokratlar, ifade özgürlüğünü yok ediyorlar, muhaliflerini susturuyorlar, yasama meclislerini değersizleştiriyorlar, yargıya yön tayin ediyorlar, sahte iddialar ve yalanlarla ‘beka’ sorunu icat ediyorlar, kendilerinden olmayanları ‘hain’ ilan ediyorlar, medya gücünü denetim altına alıyorlar. Kısacası hayatımızı kabusa çeviriyorlar.
Ama neyse ki 21. Yüzyıla musallat olan otokratlara rağmen, hepimizin içinde umut ışığı yakan güzel şeyler de oluyor.
Kendisini “Müslümanım, demokratik sosyalistim” ifadeleriyle tanımlayan Mamdani’nin başarısı, otokratların dünyaya kazık kakacak kadar güçlü olmadıklarını da göstermiş oldu. Umarız, uzun ve acı tecrübeler sonucunda elde edilen demokratik değerleri liberal fanteziler yüzünden değersizleştiren demokratik dünya, otokratların yarattığı kabustan bir ders çıkarmayı başarır.
Mamdani gibi Müslüman bir ismin New York belediye başkanlığını kazanması elbette önemli ama meseleye Müslümanlık ekseninde bakmak, çok doğru bir yaklaşım değil. Bir kere New York’ta Müslümanlık yarışı yapılmadı.
Mamdani, otokratların dünyamızı kirlettiği, çocukların, bebeklerin katledildiği bir dünyada, Trump’ın inşa etmeye çalıştığı otokrat zindana karşı çıktı, evsizlerin, gelir dağılımı adaletsizliğinden mustarip insanların sesi oldu, toplumdaki farklı renklerle birlikte yürüdü, Gazze’deki soy kırıma karşı vicdanların sesi oldu.
Meselenin özeti şu Mamdani, bir siyasetçi olarak insani bir duruş ortaya koydu. Bir kere bu, herhangi bir ideoloji ya da Müslümanlık mücadelesi değil. Amerikan toplumunun üzerine çöken Trump kabusuna karşı, demokrasinin hafızasını yeniden kazanması için küçük bir başlangıç o kadar.
Ama bizim Türkiye’deki belli bir dindar-muhafazakar kesim, zihinlerinin arka planında hep bir ütopik “Şeriat devleti” hayali kurdukları için yapılan her seçimi varlık-yokluk mücadelesi olarak görmektedirler. Hatırlayalım, 2019 yerel seçimlerinde Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir belediye başkanı seçilmemesi için “İstanbul Konstantinapol olmayacak” sloganı ile ortalarda dolaşmışlardı.
Şimdi işin tuhaf tarafı şu; Türkiye’deki iktidar medyası birkaç isim hariç, Mamdanini’nin başarı karşısında adeta suskunluğa gömülmüş durumdalar. Hatta bazı televizyonlarda Mamdani’yi küçümseyen, onun bir ‘proje’ olduğunu ima eden yaklaşımlar bile sergileniyor.
Ayrıca iktidar cenahı da sanki anlaşmış gibi, bu başarıyı görmezden geliyorlar. Şu ana kadar Mamdani’nin başarısını kutlayan bir tek açıklama bile yok. Bu arada, Müslüman ülkelerdeki halkların sevincine rağmen, bu ülkelerin iktidar elitlerinin de suskun olduğunu bir yere not etmekte yarar var.
Peki bu suskunluk neden?
Bunun iki nedeni olabilir; birincisi Müslüman ülke liderleri Trump’ı kızdırmaktan çekiniyor olabilirler, ikincisi ise “ya bizde de böyle bir demokrasi rüzgarı eserse” endişesi yaşıyor olmalarıdır.
Evet herkesin bir gerekçesi olabilir, bunu anlıyoruz. Ama Türkiye’deki iktidarın ve iktidar medyasının, Gazze’deki soykırıma karşı sesini yükselten Mamdani’nin başarısı karşısında sergilediği suskunluk son derece manidar. Biraz esprili bir dille ifade etmek gerekirse, bu kadar korkmalarına ve endişeye kapılmalarına hiç gerek yok, Mamdani Türkiye’de aday filan olmayacak, rahat olun…
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.11.2025
7.11.2025
5.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
8.10.2025
6.10.2025
1.10.2025