Mehmet TIRAŞ
Ülkemizde önlenemeyen ve önlenecek gibi de görünmeyen “5 tür cinayet” var:
1-İş cinayetleri var,
2-Yolları kan revan içinde kalan arabanın silah gibi kullanıldığı bir “trafik terörü” var,
3-Kadın Cinayetleri var,
4-Faili( belli) meçhul siyasi cinayetleri var,
5-Birde deprem felaketleri var.
Adeta bir felaketler serisi..
-İş cinayetleri ile başlayalım:
“Her gün bu ülkede 5 işçi, iş kazası adında cinayet ekonomisinin kurbanı olurkken,7 işçi de sakat kalarak iş göremez durumuna düşüyor.
Toplu iş cinayetleri olmadığı sürece işçi katliamları ülke gündemine gelmiyor, son Amasra maden Ocağında 41 işçinin ölümü ile iş cinayetleri gündeme geldi.
2002-2021 yılları arasında AKP iktidarlarında, iş cinayetlerinde toplam 28 bin 360 işçi hayatını kaybetti.
20022 yılının ilk 8 ayında ise 1359 işçi, cinayet ekonomisinin kurbanı oldu.”
-Gelelim Trafik terörüne.
Yüzde 90’nın sürücü hatalarından kaynaklandığı trafik cinayetlerinde her yıl bir kasaba kayboluyor.
“Resmi verilere göre 2021 yılında 187 bin 524 ölümlü ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldi.
Bu kazalarda 2 bin 422 kişi kaza yerinde,2 bin 941 kişi ise kaza sonrası olmak üzere toplam 5.363 kişi hayatını kaybetti. Kaza sonrası 276 bin 935 kişi ise sakat kaldı veya yaralandı.
Her gün trafik teröründen 14 kişi hayatını kaybederken,75 kişi de sakat kalıyor.”
Ayrıca bir de toplu ölümlü tren kazalarımız var.
-Kadın Cinayetlerinde ise insanlık dışı tam bir vahşet yaşanıyor..
“Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu(KCDP) verilerine göre:
-2008 yılında 80 kadın,
-2009 yılında 109 kadın,
-2010 yılında 180 kadın,
-2011 yılında 121 kadın,
-2012 yılında 210 kadın,
-2013 yılında 237 kadın,
-2014 yılında 294 kadın,
-2015 yılında 303 Kadın,
-2016 yılında 328 Kadın,
-2017 yılında 409 kadın,
-2018 yılında 440 Kadın,
-2019 yılında 474 kadın, öldürüldü.
2008 yılı ile 2019 yılları arasında toplam 3.185 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
Türkiye’de yılda 289 kadın erkekler tarafından katlediliyor.
Kaç kadının sakat kaldığı veya kaç çocuğun annesiz kaldığı bilinmemekte.
“İstanbul Sözleşmesi’nin iptal edilmesi kadınları iyice savunmasız bıraktı.
Kadın cinayetleri günden güne artarak devam ediyor.”
-“Deprem öldürmez bina öldürür.”
“Son 100 yılda bu topraklarda irili ufaklı 22 deprem olmuş ve bu depremlerde,80 bin 141 kişi hayatını kaybetmiş.
Depremlerde en büyük insan kaybımız,1939 yılının Aralık ayında Erzincan’da 32 bin 962 kişi öldü.
Erzincan depreminde ölenlerin çoğunun çetin geçen kış şartlarından dolayı yardımlar gecikince, soğuktan donarak öldüğü iddia edilir.
Tarihimizin İkinci büyük depremi ise 1999 yılının Ağustos ayında merkez üssü Gölcük olan Marmara bölgesinde yaşandı ve 17 bin 480 kişi hayatını kaybetti.
Yılda 800 kişi depremlerde ölüyor.
Depremlerde ne kadar insanın sakat kaldığı,kaybolduğu,telef olan hayvan sayısı, yıkılan ev ve kullanılmayacak bina sayısının yanında, depremlerin ülke ekonomisine verdiği külfet ise, net olarak bilinmiyor.
En acısı ise bu yıkılan binaların projesini onaylayan, ruhsat veren ve bu binaları yapan bir tane müteahhidin veya bir yetkilinin ceza almaması. Tıpkı iş cinayetlerinde olduğu gibi.
Birde sel sularına boğulanlar ve heyelan altında kalarak ölen insanlarımız var ama bu sayı da bilinmiyor.
-Faili meçhul mü, faili belli mi?
Türkiye’de aydınlatılmayan 17 bin faili meçhul cinayet var.
“Cumartesi Anneleri, her Cumartesi günü, polis baskılarına rağmen Galatasaray meydanında faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için, 27 Mayıs 1995’ten bu yana oturma eylemi düzenliyorlar.
Cumartesi Anneleri umutsuz insanların umudu oldu.
Dönemin Başbakanı Erdoğan Cumartesi Anneleri ile görüşüp bu cinayetleri aydınlatma sözü vermişti.
Sözünü tutmadığı gibi..
Cumartesi Annelerinin Galatasaray lisesinin önünde eylem yapmalarını da yasaklattı.
“Sizin aradığınız yakınlarınızı terör örgütü dağa kaçırarak ortadan kaldırdı” diyen açıklamaları duyar olduk.
Hâlbuki, Hrant Dink ve Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi; gündüz gözü kameraların kayıtta olduğu bir ortamda silahla katledildiler, bu cinayetleri de aydınlatmadı.
Erdoğan:”Hrant Dink cinayeti Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolmayacak” diyordu ama üzerinden 15 yıl geçmesine rağmen cinayetin aydınlatılmasında bir arpa boyu yol alınmadı.
“Cinayetler ve felaketler serisi” coğrafya gibi değişmez kaderimiz oldu.
Ülkeyi yönetenler bu cinayetler ve felaketler serisini önleyecekleri yerine, bunları kader, fıtrat olarak görürken;cinayetlerden sorumlu kişiler cezalandırılacağı yerde terfi edilerek ödüllendiriliyor.
Hukuk toplumu olamadığımız sürece, bu cinayetleri ve felaketleri durduramadığımız gibi, toplumsal hiçbir sorunumuzu da çözemeyiz.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025