Mehmet TIRAŞ
İlk okullarda çocukların seveceği ve ezberlerinde tutacağı şekilde mani gibi şiirler ezberlettirirlerdi benim çocukluğumda,bunlardan hatırladığım birisi şöyle idi:
Vali olsam bir günlük/yaratırım düzgünlük/çalışırım ararsız/çocukları sokarım sinemaya parasız,diye devam ediyordu..
Başbakanın “akil insanlar heyetini” okuyunca aklıma bu tekerleme gibi şiir geldi.
AKP’nin çözemediğini bu akil insanlar heyeti mi çözecek!.
Kendilerinin de ne yapacağını bilmedikleri,kendileri söylüyor bu sözü; nasıl bir işlevleri olacak!..
Akil insanlar heyetinde bulunan, düşüncelerine değer verdiğim insanların açıklamalarını ve yazılarını okuyorum ne yapacakları konusunda önlerinde bir yol haritası yok; sadece bölgelerini ve gidecekleri illeri biliyorlar.
Biz ikna etmeyeceğiz,vatandaşlarla tartışmayacağız,polemiğe girmeyeceğiz, deyip ardından da;barış sürecini anlatacağız, görevlendirildiğimiz bölgelerde ve illerde,diyorlar.
Bizler hükümet adına konuşmayacağız..
Hükümet bizim işimize karışmayacak,AKP’den bağımsız bir heyetiz diyenlerde var.
Hükümet adına konuşmuyorsun da kimin adına konuşacaksın,diye sormazlar mı insana?
Siz bir şey anladınız mı,bundan;ben bir şey anladıysam arab olayım..
Polemiğe girmeyeceksin,tartışmayacaksın,vatandaşı ikna da etmeyeceksiniz de, peki ne yapacaksınız kardeşim sormazlar mı adama,işin ne burada,demezler mi?
Barışın kalıcı olması için Uludere katliamı neden aydınlatılmadı,Uludere de jatledilenlerin yakınlarından niye özür dilenmiyor;Suriye’nin düşürdüğü uçağın pilotlarının otopsi raporu niye açıklanmıyor,Afyon Kara hisarda askeri kışlada patlama sonucu 25 askerin ölümünün üzerindeki sis perdesi niye aralanmıyor, diye toplantılarınızda bu sorular karşınıza çıkacak;bunları hükümete mi sorun diyeceksiniz?
Akil heyetinde bulunan insanlar bu soruları Başbakana sordular mı acaba!.
Üç ay öncesi Başbakanın Kürt sorunu ve PKK ile BDP için kullandığı dil ile bugün gelinen, yerde ne değişti de böyle bir yolu izliyor AKP hükümeti?
Siz, devletin o bölgeye ve illere geçici görevlendirilmiş; 657 ye tabi devlet memuru musunuz, tatlıya tuzluya karışmayacaksınız?
Bir de şunu diyorlar:biz AKP hükümetinin heyeti değiliz,peki kimin heyetisiniz,sizleri kim belirledi,yoksa siz gökten zembille mi indiniz?
Ayrıca heyette yer alan birini dinledim bir televizyon kanalında;Başbakan çok kibardı bizi çok onura etti, işlerimize karışmayacak,biz istersek başkanı ve sekretaryayı yeniden seçme yetkimiz var,demiyor mu?
Neyi yeniden seçeceksin,seçsen ne olacak ki,değişen bir şey mi olacak!.
Akil insanlar heyetinde bulunanlar zaten yazıyor-çiziyor,konuşuyor,televizyon programlarında tartışıyor ve üniversite anlatıyorlar; ayrıca bu insanların yayınlanmış piyasada eserleri de var.
Başbakanla, benim düşüncelerine değer verdiğim insanların kanka olmasını da anlamış değilim.
Neden demokratikleşmeyi öne almıyorlar da;barış süreci,diye söze başlıyorlar?..
Kürt sorunun önündeki bütün 12 Eylülün faşist yasaları olduğu gibi duruyor,tevhid-i tedrisat kanunu değiştirmeden,askeri müfredata dokunmadan,ana dilde nasıl bir eğitime geçeceksiniz,bu soruların muhatabı hükümet,diye geçiştirme lüksü yok, akil insanlar heyetinin kusura bakmasınlar.
Yürürlükte olan mevzuata göre bir savcı kalkıp dava açsa bu adına çözüm süreci denilen barış süreci, allak bullak olmayacağını kim güvence verebilir?
Başbakan Erdoğan 7 Nisan 2013 tarihinde İstanbul da bir toplantıda yaptığı konuşmada bürokratik oligarşiden şikayetçi olup onun için güçlü başkanlık istiyorum,demesi bu sürecin her an alabora olacağının da, işareti değil mi?Başbakan kendi başkanlığı için barış sürecini bir atlama tahtası olarak kullanıyor;Erdoğan ‘yetmez ama evet’ diyenler olarak bize verdiği sözü unutmuş ta değiliz.
Mevcut yasalardan şikayetçiyseniz öyle diyorsunuz,niye değiştirmiyorsunuz da ipe un sermeye kalkıp,kendi yapmanız gereken işi akil insanlar,diye oluşturduğunuz insanları muhatap ediyorsunuz,halkla?
Kürt sorunu demekten kaçınarak ve bu sorunu istihbarat örgütünden alıp siyasi saydam bir müzakere sürecine yaymadan, nasıl çözeceksiniz?
Birde Başbakanın Kürt sorunuyla ilgili unutulacak ve yenilir yutulur olmayan söylediği sözler var,düne kadar “Kürt sorunu yok terör sorunu var” deyip, bugün başka bir konuşma yapmanın inandırıcılığı olur mu?
Haklı olarak soracak vatandaş; dün söylediğine mi inanalım bugünkü sözlerine mi Başbakanın, sormazlar mı bunu!.Değişen ne,diye?
Abdullah Öcalan’ın Kandile yazdığı mektubun içeriği ile Başbakanın kamuoyuna yaptığı açıklamalarının hiçbir benzerliği yok..
Kandil ile İmrallı arasında gidip -gelen mektupların içeriğini;akil insanlar biliyor mu?
Milliyet gazetesinin haberine göre Öcalan: “Konfederasyon konusunda benimle görüşen heyetle anlaştık, AKP bunu sindirmeli ve bazı yasal düzenlemeler yapmalı” diyor.
Şeffaf olmayan müzakere kalıcı olan bir barışı sağlamaz.
Bu süreç çok iyi şuan PKK ateş kesmiş iyi ama her an bir provokasyonla geriye dönme ihtimali çok yüksek..
Barış ortamını baltalayacak; yasadan gelen haklarını kullanırsa silahlı veya sivil bürokrasinin emrinde olan güçleri devreye sokması nasıl bir olayla karşılaşırız;düşünmek bile insan istemiyor ama bu böyle.Bu ülkenin elli yıllık askeri darbe geleneği var.
BDP’liler bu konuya dikkat çekiyorlar,demokratikleşmeye hız vermeden bu sorunun çözülmesinin imkansız olacağını söylüyorlar ama kimse buna kulak kabartmıyor ne Başbakan ne de atadığı ’akil insanlar heyetinden’ insanlar..
Bu akil insanlar heyetinin işlevini Başbakan Erdoğan, kendi başkanlık ikbali için, bir argüman olarak denediğine inanıyoruz.Çünkü Kürtlerin kemikleşmiş yüzde 6 oyu var,buna gözünü dikmiş gibi görünüyor..Öcalan’ının da açıklamaları Erdoğan’ın Başkanlığına ve Başkanlık sistemine karşı olmadığını söylüyor,bunlar varsayım değil,Başbakan ile Öcalan arasında ciddi bir pazarlığın olduğunun işaretleri değil mi?
Bunları gündeme getirenlere;AKP’nin dalkavuk medyası ve AKP’de siyasette kendine yer arayanlar, demokratikleşmeyi savunanları neredeyse PKK’ya silah bırakmasın,diye yalvaranlar olarak yaftalıyorlar.
Hakikaten Başbakanın Kürt sorununu çözümü konusunda, politikası var mı, merak ediyoruz?
Yazarlar
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
23.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025