Mehmet TIRAŞ
Dileğimiz tüm samimiyetimizle yazıya başlık yaptığımız konunun gerçekleşmesini hiç istemeyiz, en kötü siyasal iktidar en iyi darbecilerin yönetiminden daha iyidir baştan bunu söyleyelim..
Yalnız Erdoğan’ın diyoruz,AKP’e demenin bir anlamı yok artık son dört yıldır Erdoğan’ın uyguladığı siyaset ve izlediği yolda; darbecileri aratmayacak düzeye geldiğini de belirtmeden geçemeyiz.
İçinde hukuk geçmeyen,harcamasının denetimini yaptırmayan, yargı kararlarının uygulanmadığı, kuvvetler ayrılığının baypas edildiği, çoğunluğa dayalı bir seçim anlayışıyla, çoğulculuğun yok sayıldığı; muhalif olanın darbecilikle suçlandığı ve bir basın açıklamasının bile polis şiddetiyle bastırıldığı ve yapılamadığı bir yerde, demokrasiyle yönetildiğimizden de bahsedemeyiz.
Erdoğan ve onun havuz medyası ve tetikçileri,Erdoğan’ın kulu kölesi olarak siyaset yapan kadroları farkında mıdır bilemeyiz ama dipten gelen derin devlet dalgasının ülkenin güney doğusunda ve ses getirecek yerlerde kendini gösterdiğini görüyoruz bu da; derindevletin iş başı yaptığını ve hızla ülkenin siyasetine yön vererek, siyasi kaos yaratmanın peşinde olduğu konusunda çok ciddi olayların olduğuna toplum olarak tanık oluyoruz ve bu görüntüler ortaya çıkmaktadır..
Derin devletin iş başı yaptığının emarelerini Ergenekon ve balyoz davlarından darbecilikten tutuklu olarak yargılanan generallerin tahliye edilmesiyle devreye girdiği iddia edilmektedir.
Daha vahim iddianın ise 17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra AKP’nin darbecilikle suçlanan generallerle anlaşmaya vardığını, paralel devletin işi bunlar deyip;milli ordumuza kumpas kurdular diyerek,darbecilerin tahliye olmasının önünü açtığı,hatta AKP’lilerin bile bundan rahatsızlık duyduklarını, hani biz bu davanın savcısıydık ne oldu diye birbirlerine sordukları ve tartıştıkları,medya da ve siyaset çevrelerinde çok sık konuşulan konula arasında duyulmakta.
6/7 Ekim Kobani’ye destek eylem sonucunda resmi rakamlara göre 40 başka kaynaklara göre ise 48 kişi çatışmalarda öldü ama hayattan koparılan insanların, katillerinden bir tane kişi bile yakalanmadı..
Teknolojinin hakim olduğu çağda, bu eylemler şehirlerin merkezinde oldu bir tane bile mopese kamerası yok mu eylemlerin olduğu sokaklarda ve caddelerde,bunlar düşündürücü değil mi?
HDP, Bingöl’de öldürülen polis şefleri ve 6/7 Ekim Kobani eylemlerinde hayatını kaybeden insanların faillerinin bulunması için TBMM’ne bir önerge veriyor komisyon kurulması için ama HDP’lilerin önerisi AKP’li milletvekilleri tarafından reddediliyor.
Bu kırk kişinin katillerinin yakalamaması ve devletin olayların üzerine gitmemesi, toplumun demokrasiden yana olan güçlerden düşündürücü haberler yayılıyor ve yorumlar yapılıyor.. Ve ortaya atılan tezler ve yorumlar çok ciddi ileride önlenmeyecek olayların habercisi gibi gözüküyor; yabana atılmayacak dikkat çekici analizler medya da boy gösteriyor..
Başta Kürt siyasetçilerden ve entelektüellerden tehlikenin boyutları rakamlarla anlatılıyor; bunlardan en kapsamlısı; İnsan hakları derneğinin kurucularından avukat Eren Keskin’in Taraf Gazetesinin 16 Kasım 2014 tarihli sayısında Aysun Yazıcı’ya verdiği söyleşisi çok çarpıcı geldi bana..
Şimdi dut yemiş bülbül gibi susan havuz medyası o günlerde Ergenekon ve balyoz davaları için nasıl manşetler atmış,bugünün tetikçileri o gün neler yazmış bir kısa internetten tarayın da görün, okuduklarınıza şaşıracaksınız.
Bunları unuttular ve şimdi günah keçisi ve tek sorumlu olarak 17/25 Aralıktan sonra paralel devlet oldu; eski müttefiklerine yönelik neler yazıp konuştuklarını,hatırlatmayı bile insan, insanlığından utanıyor.
Neyse biz İnsan Hakları Derneğinin kurucularından Avukat Eren Keskin’in Taraf gazetesinden Aysun Yazıcı’nın çok yönlü; medyadan, faili (bellide) meçhul cinayetlere ve doksanlı yıllara geri dönüyoruz diye verdiği, soruların yanıtlarına kulak verelim:
Avukat Eren Keskin: ”Türkiye, faili meçhul cinayetlerin yeniden yaşandığı bir ülke oldu ve son üç ayda 64 kişi öldürüldü. Bingöl, Yüksekova ve Diyarbakır’da sokak ortasında 8 güvenlik görevlisi, Kobani olaylarında ise 48 kişi öldü.Adana’da bir gazeteci, Suruç’ta bir eski belediye başkanı ve oğlu infaz edildi. Olaylarla ilgili alınan isimlerin de başka suçlardan arandıkları ortaya çıktı. Medyaya yapılan baskı arttı. Tüm bu olaylar akıllara 1990’lı yıllara mı dönüyoruz sorusunu getiriyor.”
Eren, çok düşündürücü bir konuya daha parmak basmış:
“AKP’nin derin devletle anlaştı ifadesini kullanırken; Ergenekon sanıklarının tahliyesinden sonra faili meçhul cinayetlerin artmasının tesadüf olmadığının üstünde duruyor.”
Eren, mülakatının başka bir yerinde:”Ergenekon davasından tutuklu kalıpta tahliye olanların güçlenerek çıktıklarını söylüyor.”
Medya için de şöyle diyor Eren:”1990 yıllardaki yasakları hatırlatıyor, nasıl İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Akın Birdal’a düzenlenen suikast girişimiyle;Ankara’da HDP parti yöneticisine parti il örgütünde bıçaklı saldırıdan bahsederken, Bingöl’deki iki polis şefinin öldürülmesi ve polisin dört kişiyi yargısız ve belgesiz katiller ilan edip infaz etmesine..Ama ölen dört kişinin polis şeflerinin katilleri olmadığını silahlarının balistik muayenesiyle anlaşılmış olduğunu,üstünde durulmasını talep ediyor. Gazetecilik yapmak isteyenlerin AKP’nin politikasını eleştirenlerin gazeteciliğin dışında başka işlere zorlanması” gibi çok kapsamlı çarpıcı, dikkate değer yorumları tehlikeye işaret etmektedir.
Eren Paris’te öldürülen PKK’lı üst düzey yönetici üç kadının MİT tarafından öldürüldüğü ama bunun üstünün kapatılmaya çalışıldığını hatırlatırken; şimdiki yapılan saldırıların ve cinayetlerin doksanlı yılları hatırlatıyor, demekte.
Son günlerde Diyarbakır’da gözden kaçan ama dikkatten kaçan; Askerler iki yürüyüş yaptılar, bu yürüyüşlerinde “dürüstlük ” ve bir de “akan kanlar bayrak için ve şehidim yerinde rahat uyu” slogan atmaları hayra alamet olmasa gerek.Bu aslında bir mesajdır okumasını ve ders çıkartmasını bilenlere.
Bu topraklarda padişahların tahtlarını ve saltanatlarını korumak için çocuklarını ve kardeşlerini bile öldürttüğü; askeri darbelerin bir kurtuluş yolu olarak seçildiği,başbakanların,bakanların asıldığı bir siyasi cinayetler kültürünün olduğu akıldan çıkarılmamalı.
AB standartlarında bir demokrasiyi hayata geçirmek ve talep etmek, yaşam biçimi haline dönüştürmek toplum olarak; hepimizin geleceği açısından bugünden yarına erteleme gibi bir lüksümüz yok..
Bölgemizde, hem de sınırımızda yaşanan ve daha da gittikçe yaşanması kaçınılmaz olan; din, ırk ve mezhep savaşlarının her an bizi de içine çekme tehlikesiyle karşı karşıyayız.
Demokratikleşme olmadan iç huzuru sağlayamadığınız gibi, darbecilerle iş tutan, muhalefeti darbeci ilan eden, darbecilerin anayasası ve kurumlarıyla ülkeyi yönetmeye devam edenin başı her an belaya girer.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025