Mehmet TIRAŞ
Savaşlar ölümün geleneğini tersyüz eder.
Savaşın olduğu yerlerde yetişkin erkeklere eceliyle ölmek nasip olmaz.
Normal hayatın sürdüğü barışın olduğu yerlerde gençler yaşlıları toprağa verirken SAVAŞLARDA yaşlılar gençleri toprağa verir.
Savaşların acımasız unutulmaz bir vahşeti vardır ve üzerinden yıllar geçse de izleri hiç kaybolmaz.
Savaş demek ölüm demek..
Savaş demek çocuklar öksüz ve yetim kalırken kadınların dul kalması demek..
Savaş demek insanların sakat kalması demek..
Savaş demek yoksulluk demek..
Savaş demek açlık demek..
Savaş demek yerini yurdunu terk etmek ,başka ülkelerde sokaklarda aç sefil mülteci olarak yaşamak demek.
Savaş demek sadece insanların değil,tüm canlıların savaşın olduğu yerde ölümle burun buruna yaşaması demek..
Savaş demek sağ kalanların ömür boyu tedavisi mümkün olmayan travma geçirmesi demek.
İkinci Dünya savaşı altı yıl sürdü altı yılda 52 milyon insan ölürken, bu 52 milyonun 20 milyonu Sovyet vatandaşıydı.
Savaşın acımasız yüzünü görmeleri için savaş tamtamcılarına Nobelli Rus yazar Svetlana Aleksiyeviç’in “SON TANIKLAR ” adlı sözlü romanını hararetle okumalarını öneririm. Kitap 289 sayfadan ve yüz temadan oluşuyor.
Kitabın hikayesi hikaye de denilmez buna, gerçek yaşanmış katliamların tanıklarının anlattıklarıdır.
1941-45 yılları arasında Hitler ordusunun Belarus’a bağlı Misn şehrinde ve köylerinde havadan ve karadan yaptığı savunmasız insanlara saldırırlar,kadın, çoluk çocuk demeden savunmasız insanların kurşuna dizildiği ve toplu ölümler konu ediliyor bu kitapta..
İkinci dünya savaşını yaşamış ve hayatta olan 100 insanın yaşadıklarına başvurarak savaşın kanlı yüzünü resmetmiş yazar.
Kitapta yazar ikinci dünya savaşında çocuklukları savaşla geçmiş 5 ile 12 yaş arasında savaşın ortasında kalmış, annelerinin ve babalarının kurşuna dizilmelerine tanıklık etmiş, anne ve babalarını minicik elleriyle toprağa vermiş, hala nasıl hayatta kaldığına inanamayan ve yaşamından zevk almayan, aradan geçen bu süreye rağmen, topluma uyum sağlayamayan, gülmenin nasıl olduğunu bilmeyen, insanların gülmesinin anlamsız bulan ve hiç bir aşk yaşamadığını birlikte olmak istediği kadınların kendinden birden uzaklaştığını anlatan, yaşamlarının sonuna gelmiş insanların savaşın nasıl bir vahşet olduğunu okuyacaksınız. Bu kitabı okumaya başladığınızda okuyup okumama konusunda bir tereddüt geçireceğinize hazırlıklı olmalısınız.
Kitabı okumaya başlayınca kesinlikle uyku düzenininiz bozulacak ve inanamayacağınız savaşın vahşetini öğrenecek, bir kaç saniyede kendinize gelemeyeceksiniz.
-Açlıktan bir çocuğun nasıl öldüğünü.
-Annesi ölünce memeyle beslenen kardeşini, altı yaş büyük ablası ölmesin diye olmayan memesi ile kardeşini avutmaya çalıştığını ama, olmayan memesinden süt gelmeyince kardeşinin gözünün önünde nasıl son nefesini verdiğini..
-Savaşın kanlı yüzünü çocuk şöyle anlatıyor annemle saklandık, saklandığımız yer altlı üstlü bir ranzaydı ben ranzanın altındaydım, Hitler ordusu saklandığımız yeri kurşunladılar annemin çığlığın duydum, annem çıkma dedi ve sesi kesildi, annemden akan kanlar üzerime damlıyordu.
-Başka bir çocuk bizi Hitlerin silahlı güçleri köyde çoluk çocuk kadın hepimizi bir ormanlık alana götürdüler ve konuşmayan kadınları kurşuna dizeceklerini ve öldürecekleri kadınlara bir mezar kazdırdılar yani büyük bir çukur ve annelerimizi öldürdükten sonra da, biz çocuklara annelerimizin mezarına toprak attırdılar
-Bir çocuğa soruyorlar savaş ne demek ‘babanızın yanınızda olmadığı zamandır’ diye yanıtlıyor.
-Savaşı yaşamış çocuk ben savaşta yalnızca erkeklerin öldüğünün sanıyordum kadınlar, çocuklar ve hayvanların da öldüğünü öğrendim, oğlağının açlıktan ölmesini de örnek gösteriyor.
-Yaşlı bir adam ölüyor ve yaşlı adamı bir sedyenin üzerine yatırıyorlar, yatan dedeyi gören çocuk soruyor ‘dede niye yatıyor’ diye, ‘öldü’ dediklerinde,’ ama, bugün kimseyi kurşuna dizmedi ki ‘diyor. Çocuk yaşlılıktan dolayı insanların öldüğünü görmemiş ki.
-Yine Hitlerin askerleri köyde bulunan kadınları ve çocuklara şiddet uyguluyor Partizanların ve Yahudilerin nerede saklandıklarını söylemelerini istiyorlar. Eğer yerlerini söylemezlerse kadın çoluk çocuk demeden toplayıp ormana götürüp kurşuna diziyorlar.
Bu savaştan sağ kurtulmuş çocukların yetim hane hikayeleri ise yürek yakıcı. Kurşuna dizilerek öldürüleceğini bilen anneler çocuklarına söylemiyorlar öldürüleceklerini ama, kayıp olursanız diye, anneler çocuklarının boynuna bezden bir kolye dikip içine bir kağıt koyup asıyorlar, çocuklarının adını, baba ve anne adlarını yazıyorlar bunu kaybetmemelerini tembihleyip, kaybolunca bir yetkiliye veya yetim haneye verirsiniz diye..
-Yetimhane de anne ve babalarının yolunu bekleyen çocuklarının anlattıkları insanın tüyleri diken diken oluyor, annesinin ve babasını ölmüş olarak bilen bir çocuğun annesi veya babası ile savaştan sonra buluşması anlatılır gibi değil ancak bu yaşanır.
Eyy savaş tamtamcıları bu kitabı okuyun da görün savaşın nasıl bir vahşet olduğunu.
İnsan okurken savaşı yaşamışların anlattıkları karşısında insanın kanı çekiliyor.
En anlamsız barış anlaşması en kutsal sayılan savaştan daha değerlidir.
Her şeyden daha önemlisi insanlar ölmüyor.
Yazarlar
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları


























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
15.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025