Melih ALTINOK
Başbakan Erdoğan’ın Ahmet Kaya’yı linç edenlerle “Gezi” arasında kurduğu “zihniyet” paralelliği, bir anda linç gecesinde kadraja giren şahısların tartışılmasına dönüştürüldü. Bu da yetmeyince mevzu, itinayla “bir kar tanesi olsanız nereye düşerdiniz”den daha anlamlı olmayan bir düzleme çekildi.
Kimi onu diriltip hapse yolladı, kimi ise “mutlaka” Gezi’ye... Hızını alamayan Milliyet yazarı Kadri Gürsel ise bir “tehlikenin farkında mısınız” tiradı patlatıverdi:
“Solculara ve Kürtlere çağrıda bulunuyorum. Ahmet Kaya'yı Başbakan'dan kurtarın. Çünkü Ahmet Kaya şu anda yabancı ellerde o nedenle kurtarın dedim. Kaya sürgüne gitmek zorunda kaldığında Türkiye'de İslamcılar Ahmet Kaya'ya sahip çıktılar mı?“
Bence, bugünkü siyasi pozisyonuna meşruiyet kazandırmak için ölmüş kişilerin "falına bakmak" nafile bir çaba. Zira “şöyle olurdu böyle olurdu” şeklindeki tezleri kanıtlamanın mümkünü yok.
Bu noktadaki en sağlıklı pozisyon olsa olsa, söz konusu kişiye dair bir projeksiyon çizerken, onun yaşarkenki siyasi hattını baz almak olabilir, değil mi?
O halde dönüp Ahmet Kaya’ya bakmaktan başka şansımız yok.
Kaya, ülkedeki milliyetçi ulusalcı histerinin en tanınmış kurbanlarındandı. Sadece Kürtçe şarkı söyleyeceğim dediği için kolektif bir deliliğin hedef tahtasına oturtuldu. Ardından da Hürriyet grubunun başını çektiği merkez medyanın sistematik kampanyası sonucu ülkesinde sokağa çıkamaz hâle getirildi.
Ama işin daha fenası, Kaya’nın seslendiği kesimler onu sevdiği hâlde, örgütlü temsilcileri kendisine sahip çıkmadılar. Çünkü Kaya bir yandan, demokrasi, insan hakları ve barış konusundaki çıkışları nedeniyle ulusalcıların ve milliyetçilerin hedef tahtasına oturtuluyor; öte yandan da, muhafazakâr camianın sorunlarına duyarlı olduğu için kimi sol ve Kürt çevrelerin çirkin ördek yavrusu oluyordu...
Şiir okuduğu için cezaevine giden Erdoğan’a açıkça sahip çıkınca adı “şeriatçı dönek"e çıkmıştı. “Lümpen” diyorlardı kendisine. “Sinan Çetin’in klip çektiği adam”, “BMW’ye biniyor, daha ne konuşuyorsunuz”, “Etiler’de oturacak kadar düştü” zırvalıkları solcu mecralarda peynir ekmek gibi gidiyordu. Sürgüne gidince de bir “solcu” yazar kendisinden “zaten Jetpa sponsorluğunda Avrupa’da İnanca Saygı, Düşünceye Özgürlük Konserleri veren biri” olarak bahsedecekti.
PKK çevresi ise silahlı mücadeleye yönelik eleştirileri ve harekete angaje olmaması nedeniyle Kaya’nın ipini zaten çoktan çekmiş, onu bugün Şivan’a yaptıkları gibi “soytarı” ilan etmişti.
Tablo bu. Karar sizin. Kaya yaşarken onu linç eden, üstelik yaşayan Ahmet Kayalara mesela Şivan’a "soytarı, hain" diyen siyasetlerin ve medyanın bugünkü temsilcilerinin rahmetli hakkındaki projeksiyonlarına mı itibar edeceksiniz? Yoksa onunla son günlerinde demokrasi, insan hakları ve barış konusunda fiilen yan yana durup, bugün de tutarlı bir şekilde sürgündeki Kürt sanatçıları ve siyasileri ülkeye davet edenlerin sahiplenişine mi?
Evet, "fal"lara falan gerek yok. "Ahmet Kaya yaşasaydı bugün nerede dururdu” sorusunun yegane cevabı, onun yaşarken nerede durduğunda...
Yazarlar
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları

































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019