Melih ALTINOK
Dün partisinin grup toplantısında konuşan Kemal Kılıçdaroğlu'nun asabi hali dikkatinizi çekmiştir. Bu masaya yumruğunu vurma pozlarının Kemal Bey'in görüntüsüne tezat oluşturduğu, üstünde eğreti durduğu, dolayısıyla imajına zarar verdiği ortada. Dahası bu durum Kemal Bey'in konuşmalarında mantık hataları yapmasına ve mesajlarının seçmenine hatalı ulaşmasına da neden oluyor.
Örneğin dünkü konuşmasında "Önlem sıfır, Ankara'nın kalbinde bomba patlatılıyor"sözleriyle hükümeti yeterli polisiye tedbir almadığı için eleştirdi Kemal Bey. Kısa bir süre sonra da hükümetin önlemleri abarttığını ve daha da abartacağını söyledi.
"Kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi, kılık ve kıyafet, dernek vakıf ve sendika üyeliği, sağlık, cinsel hayat niye merak ediyorlar merak ediyorum, hepsini fişleyecekler."
Kemal Bey'in bahsettiği önlemlerin neler olduğunu bilmiyoruz. Kendisinin kişiler dediği teröristlerin, yargı kararıyla takip edilmesinden niçin rahatsız olduğunu da siyasi muhatapları mutlaka kendisine soracaktır. Ayrı konular. Ancak benim gibi dün kendisini dinleyen vatandaşların, konuşmasındaki bu çelişkiyle kafaları karışmamış mıdır sizce?
Öyle ya CHP, Fransa, ABD, İngiltere vb. ülkelerin yaptığı gibi, Türkiye'nin terör saldırılarının ardından olağanüstü tedbirler almasından yana mıdır, yoksa o da HDP'liler gibi tam aksini mi düşünmektedir?
Kabul, insanın günlerce hazırlandığı konuşmasını düzeltmek için bir konuşma daha yapmak zorunda kalması hoş bir durum değil. Anlıyorum. Ama bence Kılıçdaroğlu'nun gruptaki konuşmasına açıklık getirmesi şart gibi görünüyor.
Hatta eli değmişken, "Başkan olmayacaksın, milletin kanında boğulacaksın" diye seslendiği Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı hakkındaki sözleri için de bir düzeltme yapmalı.
Çünkü bu sözler gün aşırı terör saldırılarıyla sarsılan bir ülkenin Cumhurbaşkanına edilecek sözler değil, hakikaten değil!
Üzgünüm ama bu tarz tehditleri duyunca aklımıza, ağzından köpükler saçarak "PKK sizi tükürüğüyle boğar" diye milleti tehdit eden o HDP'li siyasetçi geliyor.
Cumhuriyetin kurucusu olmakla övünen bir partiyi şöyle ya da böyle 6 yıldır yöneten birisi nasıl olur da, Türk milletinin oylarıyla seçtiği bir Cumhurbaşkanına "milletin kanında boğulacaksın" diyebilir?
Bu nasıl olacaktır mesela? Darbe mi arzulamaktadır Kemal Bey? Bu şekilde mi milletin kanında boğulan cumhurbaşkanı fantezisi gerçekleşecektir?
Yoksa ve daha fenası PKK gibi, milletin kanının terör saldırısıyla dökülmesini mi temenni etmektedir, Cumhurbaşkanının içinde boğulması için...
Olamaz tabii ki! Bakın neler düşündürüyorsunuz Kemal Bey seçmenlerinize. Bir açıklama bekliyoruz tümü için. Haklısınız, hep asabiyetinin neden olduğu yanlışlarından bahsettik, sinirinin sebebine hiç giremedik Kemal Bey'in.
Öyleyse soralım. Ankara'da 29 canımızı kaybettikten sonra yaptığı ilk konuşmada en azından MHP Lideri Bahçeli kadar sağduyulu davranıp birlik çağrısı yapmak varken niçin Türkiye devletini temsil eden bir makama saldırdı Kılıçdaroğlu?
Düşününce eskiden, yine bir grup toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "PYD şu anda bizim için PKK ile eştir, o da bir terör örgütüdür" sözlerine verdiği şu yanıtını hatırlıyorum Kemal Bey'in:
"YPG terör örgütü değil, vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşum." (T24/ 21 Ekim 2014. Damla Uğantaş)
Acaba diyorum, Ankara saldırısının ardından failin o "vatandaş kurtarma oluşumu" yani PKK'nın Suriye kolu PYD çıkmasına, tespitinin fena halde çuvallamasına mı bozuldu da böyle sinirli davrandı dersiniz Kemal Bey?
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları






































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019