Mensur Akgün
''Küreselleşme” Soğuk Savaş sonrası dünyayı tanımlamak için kullanılan kavramdı. Bazıları emperyalizmle özdeşleştirse de genelde çatışma ötesine, işbirliğine, dünya ticaretinin ve refahın artışına tekabül ediyordu. İletişimin anlık hale gelmesinden, mali ve ticari anlamda karşılıklı bağımlılığın artmasından söz ediliyordu.
Küreselleşmenin derinleşmesiyle çatışmanın azalacağı öngörülüyordu ve bu süreç bir tür geri dönülmezliğe, hatta determinizme işaret ediyordu. Fakat beklenen olmadı. Küreselleşen iletişime, ticarete ve siyasete rağmen geriye dönüş başladı.
Çin’in ekonomik büyümesi ABD’yi korkuttu. Önce gümrük vergileri arttırıldı, ardından ambargolar geldi, şimdi de küreselleşmenin en belirgin ve tanımlayıcı özelliği olan iletişim sektöründeki işbirliği kesilmeye çalışılıyor. Trump Yönetimi koyduğu kısıtlamalarla Google’la Huawei arasındaki bağı kopartıyor.
Gerekçe Huawei’nin Çin devleti adına casusluk yapabileceği. Yaptığı konusunda bir tespit yok ama ya yaparsa diye şimdiden önlem alınıyor, belli ki emsal yaratılarak Çin ekonomisinin itici gücü olan teknoloji şirketleri çökertilmeye çalışılıyor. Muhtemelen ABD Yönetimi Huawei’yi satış rakamlarına bakarak kendine hedef seçti, önce sahibinin kızını Kanada’da tutuklattı, şimdi de işletim sistemini kapattırıyor.
***
Ne yazık ki İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan liberal dünya düzeni, düzenin koruyucusu olması gereken ülke tarafından yıkılıyor. ABD’nin yarışta geri kaldığı, düzeni korurken başkalarının bundan faydalandığı düşüncesi giderek daha hızlı bir şekilde politikaya dönüşüyor. NATO’nun üyelerine yöneltilen “askeri harcamalarınız az” eleştirisi de, Türkiye’ye uygulanan S-400 baskısı da aynı zihniyetin ürünü.
ABD artık eşitler arasında birinci değil tek olmak, dünyayı keyfine göre yönetmek istiyor. Egemen eşitlik başta olmak üzere hiçbir normun anlamı kalmadı. Her an herkese karşı ambargo uygulayabilir, imzacısı olduğu her türlü antlaşmayı sonlandırabilir. İran’la savaşa da girebilir, Suriye’de devlet de kurabilir, Filistin sorununu Filistinlilere rağmen de çözebilir.
Washington, Avrupa’nın bir ülkesine orta menzilli füze yerleştirip Rusya’yı tedbir almaya, dolayısıyla da AB’yi kendisine bağlı kılmaya zorlayabilir. Dünyada oldum olası var olan jeopolitik rekabet Trump Yönetimi ile birlikte yepyeni bir boyut kazandı, görece gücün arttırılması uğruna ABD kendi çıkarlarına zarar vermeyi bile göze almaya başladı.
Görünen o ki giderek daha içine kapalı bir dünya düzeni içinde yaşayacağız. Küreselleşme sınırlarına ulaşmış, çok yakında geriye dönmeye başlamış olacak. Çin şirketleri kendileri için Google yazılımları üretecek, YouTube kanalları açacak olursa diğer ülkeler ve AB gibi bölgesel bloklar da benzer şekilde hareket edecek. Ticaret savaşları sona erse dahi dünyayı tanımlayan anahtar kelime küreselleşme olmayacak.
Değişimi anlatmak için yeni kavramlar ve sloganlar bulunacağına, yeni normali tanımlayacak ve meşrulaştıracak uzmanların kavramsallaştırma için birbiriyle yarışacağına emin olabilirsiniz. Ancak şu anki eğilim dünyanın zihniyet yapısı itibarıyla geriye gittiğine, 1500’lerde uygulanan politikalara dönmeye başlandığına işaret ediyor.
Bir ülke ihracatını arttırmak, ithalatını kısıtlamak, ama özünde gücünü pekiştirmek için diğerlerine karşı ambargolar uyguluyor, gümrük vergileri koyuyor, tarife dışı kısıtlamalarla ticareti caydırıcı önlemler alıyor. Kısacası Merkantilizme doğru bir dönüş yaşanıyor. Günümüz Amerika’sı Rönesans dönemi Venedik’ini, Cenova’sını, I. Elizabeth dönemi İngiltere’sini, Napolyon dönemi Fransa’sını andırıyor.
***
Oysa aldığı “tedbirler” muhatapları kadar Amerika’ya da zarar veriyor. İran’a yaptırım Boeing’i etkiyor, Çin’e ambargo Google’u, tabii ki diğer pek çok şirketi ve aslında halkı. Trump Yönetimi ise Amerika’yı içine kapatarak gücünü artıracağına, yaptıklarının karşılıksız kalacağına inanıyor. Etkisinin sınırsız olduğunu düşünüyor. Dünyayı siyasi, askeri ve ekonomik oldu-bittilerle yönetebileceğini zannediyor.
Bu anlayışın yankı ve tepki bulmaması çok zor. Ki zaten buluyor da. Yakında bir siyasi kuantum sıçraması yaşanırsa şaşmamak gerek. ABD karşıtları bir şekilde örgütlenip konu bazlı ittifaklar kurabilir. Dünya otarşik blokların oluştuğu yeni bir düzene doğru evirilebilir. Doğal olarak bugünden öngörmemiz mümkün olmayan daha pek çok şey de olabilir.
Türkiye de olacaklardan kaçınılmaz olarak etkilenir. Bu yüzden bizim hem her türlü değişime hazırlıklı olmamızda, hem de hiç değişim olmayacakmış gibi hareket etmemizde yarar var. Bunun önkoşulu güçlü olmaktan, ekonomiyi sağlam temeller üstüne oturtmaktan, başkalarına kullanabilecekleri fırsatlar yaratmamaktan geçiyor.
Askeri anlamda da, teknolojik olarak da güçlü olmamız şart. Ama özellikle insan hakları ve demokrasi alanındaki eksikliklerimizi gidermemiz, hukukun üstünlüğünü her alanda sağlamamız gerekiyor ki birileri tarafından ötekileştirilmeyelim, küresel rekabetin farklı tezahürleri arasında kaybolmayalım…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.06.2025
11.05.2025
12.02.2025
29.01.2025
8.01.2025
25.12.2024
15.12.2024
27.11.2024
6.11.2024
20.10.2024