M.Latif YILDIZ
Bilmeyenler için hatırlatma yapayım. PKK ve dolayısı ile Kürd sorunu meselesine defalarca çözüm bulunması için çok defa girişimlerde bulunuldu. Daha önce 2009’da Oslo görüşmeleri ve Habur süreci gibi ciddi adımlar atıldı. Kaydeden gelişmeler sonucu çözüm süreci Abdullah Öcalan’ın 21 Mart 2013 Diyarbakır Newrozunda okunan mektubu ile başladı. Süreç 22 Temmuz 2015 Ceylanpınar’da polislerin infazı ile son bulmuştu. O olayın gerçeği de hala aydınlatılmadı.
Söz konusu olaydan sonra aktif gazetecilik, köşe yazarlığı gibi sorunla ilgili yazılarıma ve paylaşımlarıma ara verdim. Ne zaman ki 1 Ekim 2024 tarihinde 28 Dönem 3. Yasama yılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nun açılış töreninde protokol sırası gereği Bahçeli DEM parti sıralarına yönelerek tokalaşması ile yeni süreç tekrar başlamış oldu.
41 yıla yaklaşan sorun milyonların yaşadığı Türkiye ve yakın komşular başta yüz binler ile ifade edilen insan; 4 Trilyon dolar ekonominin yanı sıra ülkede kalkınma, yatırım kaybına yol açtı. En önemlisi güvenlik odaklı yaklaşım nedeni ile demokrasi ve özgürlük alanında siyasi daralmalara, parti kapatmalar, kayyumlar gibi antidemokratik süreç yaşandı.
İçerde, dışarda insan hakları ve demokrasi konusunda ülkemizin imajını büyük çapta zedeledi. Son zamanlarda yaşanan ekonomik sıkıntı, darboğazın çıkmaza girmesi, bölgede ve dünyada seyreden savaş ve siyasi çatışmalar kangrenleşen sorunun çözülmesi gerekiyordu. Bahçelinin kanaat getirmesi ve TBMM çatısı altında Komisyon kurulması beklentileri pekiştirdi.
Şiddetin ve ona paralel güvenlik politikalarının terki. Komisyonu önereceği kapsayıcı anayasa; Ana dilde eğitim gibi kültürel haklarının genişletileceği umudu. İfade ve de basın özgürlüğü standartların yükseltileceği beklentisi çözüm süreci ile ilgilenmemi güçlendirdi.
Bir yıldır yerli, yabancı medya, sosyal alanda konuyla ilgili haber, görüntü, paylaşım, köşe yazısı ve yorumları takip ediyorum. Üzgünüm bu düşüncem belki bazı siyasi, aydınları üzecek amma Selahattin Demirtaş’ın dile getirdiği gibi kamuoyunda farklı kimlik, inanç ve siyasi görüşleri ortak aklı ve eşit yurttaşlık konusunda aydınlatan aktif toplum oluşturulmadı. Bahçeli’nin tek başına çıkışlarını saymazsak Meclisteki siyasi partilerden DEM dahil hiç biri sahaya çıkıp halkı tam anlamı ile bilgilendirmedi.
Bu tavır beklentilerimi zayıflatsa da araştırmacı gazeteci refleksi ile sürecin başladığı günden bu güne bir tek kişinin gerek komisyon, gerek yurt dışı (İrlanda gibi) temaslarda;gerekse de yurt içinde haftanın her günü farklı şehirlerde konuyla ilgilendiğini gözlemledim. Etkinlik, oturum, TV sohbetleri, sivil örgüt temasları, makaleler yazması vb. konularda insanüstü gayret gösteren bir vekil profili gözüme çarptı. O da 2007 yılında AKP’den 23. Dönemde ve 2023 yılında 28. Dönemde kontenjanından DEVA Partisi Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen’di.
Sanal dünya üzerinden takip edip ara sıra yorum yollardım. İkimizde Ankara’da olduğumuz halde bir araya gelmemiştik. Mehmet Emin Ekmen ile geçtiğimiz Pazartesi ( 10 Kasım 2025 ) tarihine kadar yüz yüze tanışmamış, hiç sohbet etmemiştik.
Aslında Ekmen ailesi ile başta rahmetli dedem, babam ve benim 3 nesil yakın ilişkimiz ve dostluğumuz vardı. Hatta 1950’li yıllarda Batman’a babam Çarşı Mahallesindeki (bu gün 724 Sokakta) evi yapınca rahmetli Abdurrahman Ekmen ve kardeşi rahmetli Mehmet Emin Ekmen ile yıllarca kapı komşusuyduk. Yine 1969 yılında Türkiye’nin ilk ilçe kadın Belediye Başkanı seçilen Ayhan Ekmen’i (Çoğu kişi Midyatta seçilen belediye başkanı ile karıştırır. Nitekim ikisi de akrabaydı.) Günaydın gazetesinin 1. Sayfasında haberini yapmıştım. Aile ile ilgili geçmişimizi düşünerek Mehmet Emin Ekmen’i daha fazla göz ardı etmeden DEVA Partisi Genel Merkezindeki odasında bir araya geldik.
Mehmet Emin Ekmen, DEVA Partisi kurucuları arasında yer aldı. Çünkü Türkiye’de daha özgürlükçü, demokratik, hukuk temelli bir siyaset anlayışını savunmak istedi. Özellikle Kürt meselesi, anayasa reformu. demokratikleşme konularında birçok partiyi yetersiz bulduğunu çeşitli röportajlarında dile getiren bir Milletvekili.
Ekmen, AK Parti’de Batman İl Başkanlığı, Merkez Disiplin Kurulu üyeliği ve 23. Dönem Batman Milletvekilliği gibi görevlerde bulundu. Ayrıca 2014’te “Akil İnsanlar Heyeti” üyesiydi.
2020’de Ali Babacan liderliğinde kurulan DEVA Partisi’nin kurucuları arasında yer aldı. Bu geçiş, AK Parti’nin demokratik reformlardan uzaklaştığı eleştiri ile bağlantılıydı.
Ekmen, özellikle Kürt meselesi, anayasa değişikliği ve ifade özgürlüğü gibi konularda daha cesur ve kapsayıcı bir yaklaşım gerektiğini savunuyor. DEVA Partisi’nin bu alanlarda daha özgürlükçü bir çizgi izlediğini belirtiyor.
Mehmet Emin Ekmen, halen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapmakta. 2023 seçimlerinde milletvekili seçilmiş, 2025 itibarıyla Meclis’te kurulan “Yeni Yol” grubunun TBMM Grup Başkanvekilliğini yürütmekte ve çözüm komisyonunda aktif olarak görev almaktadır.
Mehmet Emin Ekmen’in anayasa önerileri, Kürt meselesine yaklaşımı ve DEVA Partisi’nin eylem planları; demokratikleşme, toplumsal uzlaşı ve hukuk devleti ilkeleri etrafında şekilleniyor. Ekmen, mevcut anayasanın darbe ürünü olduğunu ve yeni bir sivil anayasa gerektiğini savunurken; Kürt meselesinde ise yasal çerçevenin netleşmesi, toplumsal desteğin güçlenmesi ve diyalog zeminlerinin korunması gerektiğini vurguluyor.
Anayasanın temel hak ve özgürlükleri genişleten, kuvvetler ayrılığını netleştiren ve yargı bağımsızlığını güvence altına alan bir yapıya kavuşması gerektiğini savunuyor. Ekmen, Kürt meselesinin çözümünde “yasal çerçevenin netleşmesi” gerektiğini, belirsizliklerin süreci tıkadığını ifade ediyor. Çözüm sürecinin yeniden başlaması için geniş kesimlerinin desteğinin alınması gerektiğini, sadece devlet ve örgüt arasında değil, halkla birlikte yürütülecek sürecin daha kalıcı olacağını savunuyor.
Anadilde eğitim, yerel yönetimlerin yetkilerinin artırılması, kültürel hakların tanınması gibi öneriler DEVA’nın programında yer alıyor. Ekmen, çözüm sürecinin yeniden başlaması için “toplumsal kabul ”ün ve “hukuki güvenliğin” sağlanmasının şart olduğunu vurguluyor. Bana göre Selahattin Demirtaş’ın görüşü ile örtüştüğü yerler tam da burasıdır.
Evet, gereken amma geç tanıdığım bir aydın, avukat ve de Kürd siyasetçiyi sizlere de tanıtmak istedim. Çok gecikmiş bir yazı farkındayım. Önümüzdeki günlerde Sayın Ekmen’in 1 Ekim 2024’den beri neler yaptığını yazacağım fakat sınırlı sayfaya sığdırmam mümkün değil. Ancak başlıklar ile geceyi gündüzüne katan çabalarını yazmaya gayret edeceğim.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları



















































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.06.2022
23.05.2022
10.04.2022
4.04.2022
4.04.2022