Mustafa PAÇAL
800x600
Türkiye ekonomisi için 2014’ün bir seçim yılı olacağı çok önceden belliydi, ancak bir savaş yılı olacağı tahmin edilmiyordu. Ta ki Başbakan’ın 17 Aralık 2013 operasyonundan sonra Cemaat’e karşı istiklal savaşı başlatana kadar bu böyleydi. Şimdi bütün ekonomi dünyası bu yıl seçim handikabının yanı sıra Başbakan’ın başlattığı bu savaş riskini de, artık fiyatlamak zorunda kalacak.
Gerçi ekonomi yönetimi kaç dönemdir geçmiş dönemlerden oldukça farklı olarak, seçimleri etkilemek için “seçim ekonomisi” yöntemi izlemeyerek, bütçe disiplinine uygun tasarruflarda bulunuyorsa da, seçim yılları genel olarak ekonomi için negatif etki yaratması olağan riskli dönem olarak kabul görür.
Yalnız bu arada 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde de daha önceki seçimlerde olduğu gibi, çeşitli eşya, yakacak ve gıda maddeleri dağıtımının olabileceğini, yani bu verilen “seçim rüşveti” uygulamalarını seçim ekonomisi içinde saymazsak diye siz bunu düşünün.
Temennimiz o ki, gerek bu yıl ve gelecek yıl yapılacak seçimlerin ekonomi için yatırım, büyüme ve bütçe disiplini bakımından, hedefler üzerinde bir olumsuz etki yaratmasın ve siyasetin etkileri ekonomi üzerinde daha az hisselidir duruma gelebilsin.
Ancak öyle olmuyor ve siyasi alandaki gelişmeler hemen ekonomik göstergeleri değiştiriyor.
17 Aralık operasyonu ve buna bağlı siyasi gelişmeler, hem yılsonu ekonomik göstergeleri sarstı ve hem de 2014 ekonomisi için bu durum, kötü bir başlangıç oldu.
Borsa baş aşağı gitti. Borsaya kote şirketler yaklaşık yüzde 12 değer kaybetti. Bu durumun parasal büyüklüğü 60 milyar TL’nin üzerinde gözüküyor. Döviz kuru yukarıya doğru hareketle son bir ayda yüzde 8 artış sağlamış oldu. Bu gelişmelerin enflasyon üzerinde etkilerinin olacağını ve daha şimdiden 2014 enflasyonunun yüzde 8’lerin üzerinde gerçekleşeceği tahminleri yapılarak kendini göstermeye başladı bile...
Diğer yandan 2013 yılı ekonomik hedeflerinin tutmaması, örneğin yüzde 5 olarak tahmin edilen enflasyonun yüzde 7.40 olması, Merkez Bankası’nın 1.92’lik dolar kuru tahmininde oldukça ıskalaması, doların 2.20 TL seviyesine gelmesi ve son olarak yüzde 4 olarak öngörülen büyüme oranının gerçekleşmemesi, yüzde 3’ün biraz üzerinde kalacak olması 2014 yılı ekonomisi için fazlaca iyimser olunmaması, hatta Fed kararları, ABD ve AB ekonomilerinin artıya geçmesine rağmen oldukça temkinli olunması için yeterli işaretler olarak görülmeli diye düşünüyorum.
Ayrıca Türkiye ekonomisinin kırılgan olmasının başlıca nedeni cari açık olduğu için, her bakımdan daha fazla güven verici bir ülke olması herkes tarafından kabul gören bir gerçek, ancak siyasi alanda savaş tamtamlarının çaldığı, yargı sorunu olan ve ayrıca da işleyen bir piyasa ekonomisi olması bakımından sorunları olan bir ülke; kimse kusura bakmasın yabancı sermayeli yatırımcılar için bu durumun fazla cazibesi olamaz.
2002 seçimlerinden sonraki on bir yılda demokratikleşme ve ekonomik alanda yeterli olmasa da, önemli adımlar atıldı. Ülke kalkındı, itibarı her alanda yükseldi. AB ile müzakerelere bu nedenle başladık.
Bugün gelinen duruma bakar mısınız...
Devlet içinde yürütme ve yasama organları, yargı organını çalışamaz hâle getirmiş, devletin ne dengesi kalmış ne de denetlenmesi. Askerî vesayeti kaldırdık derken, vesayeti oluşturan darbecileri serbest bırakmanın yollarını arar duruma geldik. Ne olduğu bilinmeyen paralel devlete karşı Donkişotvari saldırılar devam ediyor. Komşuları bırak yedi düvelle kavgalı duruma gelmiş bir dış politika ısrarla sürdürülüyor. Tüm bunların ekonomiye tabii ki hayırlı etkileri olmaz.
2002’ye geri dönmüş durumdayız, meğerse yaşadıklarımız bir rüyaymış, uyandık.
Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 /* Style Definitions */ table.MsoNormalTable {mso-style-name:"Normal Tablo"; mso-tstyle-rowband-size:0; mso-tstyle-colband-size:0; mso-style-noshow:yes; mso-style-priority:99; mso-style-parent:""; mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt; mso-para-margin:0cm; mso-para-margin-bottom:.0001pt; mso-pagination:widow-orphan; font-size:10.0pt; font-family:"Times New Roman","serif";}
Yazarlar
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları














































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.12.2025
1.12.2025
17.11.2025
4.01.2022
15.04.2021
10.02.2021
13.01.2021
23.12.2020
7.02.2020
22.10.2020