Pelin CENGİZ
ABD’de seçmen, dört yıl daha başkanlık koltuğunda oturma vizesini Barack Obama’ya ikinci kez verdi. Şüphesiz önünde siyasette ve ekonomide epey zorlu ve acil çözümler bekleyen bir gündem var.ABD’de Demokratların zaferi, başta ekonomi olmak üzere çevre ve eşitlikçi politikalar açısından da son derece önemli. Seçim kampanyası esnasında çevre ve iklim değişikliği meselesine, neredeyse dile getirmemeye özellikle dikkat gösterdiği izlenimi veren Obama, bu tavrıyla çevrecilerin ve kamuoyunun epey öfkesini kazandı. Obama ile Mitt Romney arasında çevreciler açısından her şeye rağmen Obama’nın tercih edildiği su götürmez bir gerçek. Kaldı ki Romney, iklim değişikliğiyle ilgili en büyük şüphecilerden biri. Romney’nin planlarında ne enerji tasarrufu ve verimliliği, ne iklim değişikliği ne de küresel ısınma vardı.
Obama, seçim zaferinin ardından yaptığı konuşmada, “ısınan dünyanın yıkıcı gücü” ifadesini kullanarak, aylardır bu konuda sürdürdüğü sessizliğini de bozmuş oldu.
Obama’nın iklim değişikliğinden böyle söz etmesi, geleceğe dair küçük de olsa bir umut ışığı yaktı. Tahmin ediyorum burada, iklim değişikliğinin yıpratıcı etkilerine yapılan atıf kadar, gelecek kuşaklara şimdikinden daha iyi bir dünya bırakamayacak olmanın mahcubiyeti de vardı: “Çocuklarımızın borç içinde, eşitsizlikle zayıflayan, ısınan bir gezegenin tehdidinde bir ülkede büyümesini istemiyoruz...”
Belli ki, iklim değişikliğinin yarattığı geri dönülmez hasarlardan bahsetmek, ekonomik kriz döneminde ve seçime gidilen bir ortamda iyi bir argüman değil. Seçimin galibi belli olur olmaz edilen bu sözler de, ABD’nin ve belki de dünyanın bu alanda farklı bir siyaset izleyeceğinin işareti olarak algılanabilir.
Bu iyimserlik havası içinde unutulmaması gerekenler acı gerçekler de var. ABD, gelişmiş ülkeler arasında kişi başına düşen 17,3 ton karbon salınımı ile bu alanda liderliği kimseye kaptırmamakta sanki kararlı. Obama’nın, seçim kampanyasında ABD’yi fosil yakıt bağımlılığından kurtaracak çözüm önerisi dile getirmediği de bir başka gerçek. ABD, hâlâ karbon salınımını kısıtlama konusunda ağırdan alıyor. İster istemez Amerikalılar da iklim değişikliğinin faturasını farklı şekillerde ödüyorlar. En son Sandy kasırgası sırasında olup bitenler gibi... Karbon salınımlarının sınırlanması ile ilgili Kyoto Protokolü’ne imza atılmaması, Obama yönetiminin eksi hanesine yazılanlar arasında. Kamuoyunun şiddetli tepkilerine rağmen Kanada’nın Alberta eyaletinde çıkarılan katran kumullarından elde edilen petrolü Texas’taki rafinerilere taşımak için inşa edilecek Keystone XL boru hattı projesiyle ilgili yeterince muhalefet edememesi de Obama’yı çevreciler nezdinde zor durumda bırakıyor. Obama’nın zafer konuşması sonrası 26 kasımda Katar’da yapılacak BM İklim Değişikliği Konferansı öncesi beklentiler yükseldi. ABD, bir kararlılık gösterirse, diğer kararsız ve ayak sürüyen ülkelerin tavrı değişebilir.
Obama’nın seçim galibiyetinin hemen ardından dünyanın en yoksul ülkeleri Obama’ya bir açık mektup gönderdi. Obama’ya iklim değişikliğiyle ilgili aciliyeti ve ABD’nin sorumluluğunu belirten bir mektup yazan Az Gelişmiş Ülkeler Grubu (Least Developed Countries Group) Başkanı Gambialı Pa Ousman Jarju, Obama’nın Romney ile karşı karşıya geldiği tartışma programlarındaiklim değişikliğinden sadece bir kez bahsetmesini yadırgamış. Jarju, özetle, “İklim değişikliği konusunda belirlediğiniz çerçeve gezegenin tehlikeli biçimde ısınmasının önünü açıyor ve harekete geçmeyi 2020’ye erteliyor, bu çok geç. Bu yıl Katar’da gerçekleştirilecek olan toplantı, yeni bir vizyon geliştirmemiz ve bu durumu tersine çevirmemiz için son şansımız olabilir. Çocuklarımızın ve torunlarımızın geleceği sizin bırakacağınız bu mirasa bağlı. Sizden iki konuda önderlik yapmanızı istiyoruz. İlk olarak, çevre kirliliği konusunda AB’nin, az gelişmiş ülkelerin ve küçük ada devletlerinin cephesine katılın. İklim değişikliği düşündüğümüzden daha hızlı ilerliyor ve bizim de çabalarımızın ölçeğini büyütmemiz gerekiyor. İkinci isteğimiz, az gelişmiş ülkeler ve bu sorundan birincil derecede mustarip olan ülkelere yeni iklim gerçekliği ile başa çıkabilmeleri için yeterli fonu sağlamada öncülük yapmanız. 2010’da dünyanın en zengin ülkeleri gelişmekte olan ülkelere iklim değişikliğine adapte olabilmeleri için 1,5 milyar dolar yardım yaptı. Ama aynı zamanda, fosil yakıt sanayiine 400 milyar dolar destek verdi. Böylece, insan kaynaklı iklim değişikliğinin bir numaralı kaynağına, iklim değişikliğinden en kötü etkilenenlere verdiklerinin 250 katı destek vermiş oldular. Artık zengin ülkelerin verdikleri sözleri yerine getirmek için harekete geçmelerini engelleyecek bahaneleri kalmadı. Zengin ülkelerin karbon emisyonlarını düşürmeleri şart ve bunun etkileri ile boğuşan en yoksul ülkelere destek olmaları da acil bir gereklilik” diyor.
Dünyanın Obama’dan beklentileri epey yüksek. Bana da, Jarju’nun mektubunun son cümlesine aynen katılmak kalıyor: “Lütfen iklim değişikliğinin etkilerinin dünyanın tüm vatandaşlarının ortak sorunu olduğunu hatırlayın ve bu gerçekliğin değişebilir olduğunu unutmayın. Bu değişim sizin mirasınız olsun...”
Yazarlar
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022