Pelin CENGİZ
31 Mart seçimlerine tam üç hafta var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkanlığı için 24'ü bağımsız olmak üzere toplam 31 aday yarışacak. Yarış, çok büyük oranda AKP'nin adayı Binali Yıldırım ve CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu arasında geçecek.
Her iki adayın hem sosyal medya paylaşımlarından hem de adaylık tanıtımlarının yapıldığı internet sitelerinden son birkaç ayda dile getirdikleri kent ve çevreyle ilgili vaatleri inceledim.
Çevre konusu, kamu sağlığını, kamu düzenini ve güvenliğini doğrudan ilgilendiren bir konu ancak aynı zamanda çok önemli ekonomik, sosyal ve toplumsal yaşam pratikleriyle doğrudan ilişkili bir konu.
Geçen yıl Konda tarafından hazırlanan Siyasal ve Toplumsal Araştırmalar Dizisi'nin Çevre Bilinci ve Çevre Koruma başlıklı araştırmasında önemli birkaç tespit vardı.
2018'de katılımcılara sorulan "Çevre sorunu deyince aklınıza ne geliyor?" sorusuna karşılık, birinci sırada çarpık kentleşme ve beraberinde getirdiği sorunlar yer aldı. Onu, çevre kirliliği ikinci sırada ve hava kirliliği üçüncü sırada takip etti.
Konda'nın 2012'de benzer biçimde yaptığı araştırmada "Çevre sorunu deyince aklınıza ne geliyor?" sorusuna karşılık verilen cevaplarda birinci sırada hava kirliliği, ikinci sırada altyapı ve ulaşım sorunları, üçüncü sırada ise kirlilik geliyordu.
Altı yıl arayla yapılan bu çalışma, çevre sorunlarında çarpık kentleşme ve beraberinde getirdiği sorunları ilk sıraya yerleştirdiği gibi bu sorun en çok metropollerde yaşayanlar tarafından ifade edildi.
İstanbul açısından bakıldığında çarpık kentleşmenin en yoğun şekilde yaşandığı kentin başta hava kirliliği olmak üzere her türlü kirlilik, trafik, nüfus baskısı, su ve gıda gibi yaşamsal ihtiyaçlarda kendi kendine yetememesi, beton, asfalt ve hafriyat kamyonlarının günlük yaşamın bir parçası haline gelmesi, kar, fırtına, sel gibi iklim değişikliğine bağlı aşırı hava olaylarına karşı giderek daha kırılgan olması gibi pek çok sorunu var.
Peki bu iki aday bu dertlerin ne kadarına derman olmaktan bahsetti?
CHP'li İmamoğlu'nun en temel vaatlerinden biri, "İstanbul'u yürünebilir ve erişilebilir bir kent yapacağız" şeklinde. O konuda neler yapmak istediği şöyle özetlenmiş:
"İstanbul, yürünebilir ve erişilebilir bir kent olacak. Önceliğimiz yürünebilir, konforlu, güvenli yaya bölgeleri/meydanlar yaratılması olacak. Tarihi Yarımada başta olmak üzere, kent bütününde yayalaştırma projeleri yaygınlaştırılacak ve yeni Yaşam Vadileri, yaya aksları ile İstanbul merkezi baştan başa yürünebilir bir şehir olacak. Dezavantajlı (engelli, yaşlı, bebekli) vatandaşlarımızın kaldırımlar ve parklar başta olmak rahatça erişimi sağlanacak. Yürü Be İstanbul mobil uygulaması ile hareketlilik teşvik edilecek."
Bir diğer vaat ise "Tarım alanlarını koruyarak kırsal bölgeleri kalkındıracağız" başlığı altında anlatılarak, iklim değişikliğine vurgu yapılmış:
"İklim değişikliğine karşı topyekün mücadeleyi başlatacağız. Öncelikle İBB olarak yenilenebilir enerji, atık yönetimi, enerji verimliliği, iklim değişikliğiyle mücadele ve adaptasyon gibi konuları içeren ilgili tüm kesimlerin katlımı ile bütüncül bir İklim Eylem Planı hazırlayacağız. Küresel ısınma iklim değişikliğinin yol açtığı risklere ilişkin öncelikli bölgeler tespit edilerek bu bölgelerde önleyici tedbirler ve acil durum müdahale planları hazırlayacağız. Yenilenebilir enerji üretimine yönelik enerji kooperatiflerinin kurulması destekleyeceğiz. Değişim hizmet binalarından başlayacak, tüm hizmet binaları ve ulaşım sistemleri çevre duyarlı ve kendi kendine yetecek biçimde yenileyeceğiz. Atatürk Olimpiyat Stadı ve çevresi, güneş enerji santraline dönüştürülecek ve aynı zamanda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait kapalı ve açık otoparkları güneş enerjisi santrallerine dönüştüreceğiz. İstanbul'un kuzeyinde ve güneyinde 0-40 m deniz suyu kalınlığı olan bölgelerde rüzgar gülü enerjisi projeleri ile enerji sorununa çözüm getireceğiz."
Bu başlık altında ifade edilen yenilenebilir enerji kooperatiflerinin kurulmasının destekleneceği vaadi özellikle ilgi çekici. Zira, bu konuda şu sıralarda İstanbul'da sivil inisiyatifler tarafından bir çalışma yürütülüyor. Belediye desteği bu noktada önemli...
Malum, Türkiye haftalardır gıda fiyatlarının yüksekliğiyle yatıp kalkıyor. Domatesin, patlıcanın, marulun, patatesin fiyatı dövizden, borsadan daha çok takip edilir oldu. Tanzim satış noktalarının devreye girmesi de beraberinde pek çok tartışmayı getirdi.
İmamoğlu vaatleri arasında bu konuyu pas geçmemiş, zira sınırları giderek genişleyen, her türlü tüketim konusunda giderek azmanlaşan İstanbul'un gıda sorunu başlı başına üzerinde çalışılması gereken bir alan.
İmamoğlu'nun "İstanbullu sağlıklı ve ucuz gıdaya ulaşacak" başlığında şu ifadelere yer verilmiş:
"İstanbullu artık sağlıklı, ucuz, güvenli beslenecek. İstanbul'un kırsal mahallelerinde ve çevresinde tarım alanlarını koruyarak ucuz ve sağlıklı tarım ürünlerini aracısız olarak halka ulaştıracağız. İstanbul'un doğu ve batısında iki adet hayvancılık üzerine ihtisas OSB kuracak aynı zamanda uygun olan her alana, balkonlara, çatılara kent tarımı ve bahçeciliği yapılabilmesi için tüm organizasyonları gerçekleştireceğiz. İstanbul'un ve çevresinin tarım alanlarında süt üretimini teşvik ederek, İstanbullu'nun süt ihtiyacını karşılayacağız. Yeşil Kentler Deklarasyonu'nun imzacısı olan İstanbul'da halen kent tarımı yapılan alanlardaki mevcut üretim desteklenerek üretim modellemesi, mobil ve pazar yerleri, online satışlar, iyi tarım uygulamalarına uygun üretim pratikleri organize edilecek."
Orman alanları ve tarım arazileri her geçen gün daha fazla yağmalanan İstanbul'da bu ne derece gerçekleştirilebilir bilemiyorum ama istenirse mutlaka bir yerden başlanabilir...
İmamoğlu'nun farklı başlıklar altından seçtiğim ve önemli bulduğum birkaç vaadi ise şöyle:
- Türkiye'nin en pahalı şehri İstanbul'da gündelik yaşamı ucuzlatacağız. Üreticiden sofraya ucuz, sağlıklı yiyecek zinciri oluşturarak, su fiyatlarında yüzde 40 indirim yaparak, ulaşımda genç, kadın, çocuklara özel indirimlerle ve eğitim destek paketi ile yapacağız.
- Boş zamanlarını yeşil alanlarda geçireceği, temiz hava alabileceği, temiz su içebileceği, trafikte daha az vakit geçireceği bir şehri birlikte var edeceğiz. Kişi başına düşen yeşil alan miktarını üç katına çıkaracağız ve temiz enerji uygulamaları ile hava kirliliğini azaltacağız. Beş yıl sonrasında musluktan içilebilir su sağlanacak.
- Deprem başta olmak üzere her türlü afete hazır olacağız ve afet ve acil durumlar için etkin 'Afet Bilgi Sistemi' kurulacak. Her mahalleye, nüfusa yeterli büyüklükte, acil ihtiyaçlar ve müdahale araçlarını da içeren afet toplanma alanı tahsis edilecektir.
Sıra, Binali Yıldırım'ın vaatlerinde...
Yıldırım'ın adaylığı sürecine dair hazırlanan sitede Binali Bey'in "Sevgili İstanbullular" diye başlayan genel selamlama yazısının altında "Yeşil İstanbul", "Çevreci İstanbul", "Kolay İstanbul" gibi farklı başlıklar bulunuyor. Bunlar açıldığında karşınıza kısa videolar çıkıyor. Onlarında altındaki projeler başlıklı link ise çalışmıyor.
Bu açıdan bakıldığında İmamoğlu'nun sitesine kıyasla Yıldırım'ın tanıtım sitesi epey zayıf. Yazıya, izahata, vaatleri ayrıntılandırmaya ihtiyaç duyulmamış. "İstanbul'a yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır" diye düşündülerse demek...
"Gönül belediyeciliği" sloganıyla yürütülen Yıldırım'ın kampanyasında çevre ve kente dair ne var ne yok diye bakmak isterseniz Twitter'daki Binali Yıldırım İletişim Ofisi hesabında kazı faaliyeti yapmanız gerekiyor. "Hiç uğraşamam" diyenler ben sizin için baktım, orada da bol bol video var.
Çevre ve kent sorunlarıyla ilgili vaatlerden bazıları şöyle:
- Yeşil İstanbul'da iş dünyasının kalbi Büyükdere Caddesi şehir terasıyla nefes alacak
- Metrobüs ve metroyu Büyükçekmece'ye uzatacağız. Kuzeydeki ormanlarla güneydeki maviyi iki koridorla birleştireceğiz. Mavi bayraklı sahili ilçeye kazandıracağız.
- Albatros Parkı'nı Millet Bahçesi yapacağız.
- Atık ayrıştırma altyapısı kuracağız. 'Sıfır atık' projesi kapsamında atıklar ayrıştırılacak, işlenip paraya dönüştürülecek. Elde edilen geliri, öğrencilerin bilet ücretlerinden düşeceğiz böylece indirimi, kaynak oluşturarak yapacağız.
- Şile, İstanbul'un organik tarım merkezi olacak. Burada yetişecek ürünler, Anadolu gıda üssünden İstanbullulara iletilecek.
- Sizler bana enerji veriyorsunuz. Yenilenebilir enerji misali, benim enerjimi yenileyen de sizlerin heyecanı, mutluluğu ve ilgisidir. Teşekkürler Şişli.
- Esenler Otogarı'nı kaldıracağız, Yeni Havalimanı yakınlarına iki, Tuzla'ya da bir adet olmak üzere üç tane otogar yapacağız. Buralara yaptığımız raylı sistem ve toplu taşıma sayesinde bu otogarlara rahatlıkla gidilebilecek.
- İstanbul'un yeşil alan miktarını 55 milyon metrekare arttıracağız. Silivri'den Tuzla'ya kadar 20 tane yeşil vadi yaparak yeşille maviyi buluşturacağız. Dikey koridorları hem şehrin yeşil alanları, hem de insanların yürüme alanları yapacağız.
Yazarlar
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.03.2025
29.12.2024
14.10.2024
27.09.2024
23.08.2024
26.07.2024
21.05.2024
13.02.2023
10.02.2023
15.11.2022