Şevki ÇELİKCİ
Hiç unutamadığım günlerden bir o gün, yani 29 Mayıs 1981.Şafak vakti saat 04’te evimizin kapısı hızl hızlı çalındı.Gürültüye eşimle birlikte irkilerek uyandık.Açtığımızda beş altı polis içeri doluştu.O gürültüye yedi yaşındaki kızım ve yeni doğmuş olan küçük kızımızda uyandılar.Büyük kızım korkudan annesine sarılarak ağlamaya başladı .O sırada polisler evin altını üstüne getirircesine arama yaptılar.Evde ne varsa kültüre dair ,bilgi edinmeye ,kitap,dergi,müzik kaseti ve plaklar aldılar .Kolilere doldurarak el koydular.El koyulan ‘’doküman’’larla birlikte beni polis karakoluna götürdüler.Polis karakolunun nezarethanesine sorgusuz sualsiz adeta tıktılar.Bu arada evde aramadan sonra bana bir tutanak tutup imzalattılar.O tutanakta sadece aldıkları kitaplar ve kasetler not edilmişti.Kasetler ve kitaplar hepsi yasal ve içlerinde yasaklanmış hiç yoktu.Karakolda benden önce iki arkadaşım daha alınmış ve üç kişi olmuştuk böylece.Yanımızda birde şehrin ünlü bir delisini koydular,olduk dört kişi.Nezarethane idrar ve insan dışkı kokusundan durulacak bir yer değildi.Birde bunlara ilaveten içerisi bit kaynıyordu.Hayatımda biti ilk defa orada gördüm ama tam gördüm.Hani bir iki tane değil çok fazla idi.Hadi bizi anladıkta yani biz’’suçluyuz’’da orada yaşayan polisler memurlar nasıl bundan rahatsız olmazlar onu anlayamadım.Çünkü bitler bağlı değillerdi ki ,devamlı geziyorlardı.Biz bu emniyet amirliğinde (o zamanlar ilçelerde ki en yüksek polis kurumu)dört gün o deli ile birlikte kaldık.İşin ilginci bizi nezaretten alıp ile Balıkesir’e nakledeceklerin de o deliyi de serbest bıraktılar.Burada kaldığımız dört gün içinde bana ve arkadaşlarıma tek bir ne soru nede başka bir şey denmedi.
Bu fasıl tamamlanınca bizi bir minibüs vasıtası ve altı yedi polis refakatinde Balıkesir’e Emniyet Müdürlüğüne naklettiler. İşte her şey daha emniyetin kapısından daha adımımızı atar atmaz başladı, ama ne başlamak. Tam üç yıl sürecek bir starttı. Merdivenlere ayağımızı atarken hemen gözlerimiz bağlandı. Dünya benim için tam 28 gün sürecek bir karanlığa büründü. Bir iki dakika sonra karnımın alt tarafına iki yumruk darbesi yedim. Ama hala soru soran falan yok. Sonra beşinci kat mı yoksa dördüncümü pek kestiremediğim kata çıkardılar. O anda işte başladı tam 28 gün sürecek işkenceler. Hapishaneye girdikten tam altı ay sonra bile kollarımdaki Filistin askısı tabir edilen işkence aletinin oluşturduğu yaralar anca kapanmıştı. İzleri ise çok daha uzun süre devam etti. O dönemde sigara kullanıyordum, sigara aldırıyorum paketin yarısı boşaltılmış, yiyecek bir şeyler aldırıyorum yarım yamalak yenmiş vaziyette bana veriliyordu. Sakallarım da oldukça uzamıştı. Ha bu arada tek kişilik, bir buçuk metreye bir metre boyutunda tek kişilik hücrede kalıyorum. Benim boyum 1.90 kıvrılarak yatabiliyorum buz gibi betonun ve toz toprağın içinde. Mahkemeye çıkarılacağımız günden bir gün önce hükümet tabibine bizi gösteriyorlar. Doktorun yanında da altı polis, o yaralar bereler süklüm püklüm pitkin halime sağlam ve herhangi bir yara izine rastlanmadığına dair rapor veriliyor. Tabii ki tutuklanıyoruz TKP davasından. Sekiz ay Balıkesir süreci ve daha sonra birleştirilen TKP Gölcük davası ile devam eden kara mizah yargılama komedisi. Sonuç 5 yıl hapis 2 yıl Manisa’da sürgün ve kamu haklarından mahrumiyet cezası.
Not: Evdeki aramalarda el konulan ‘’dokümanlar’’da suç unsuruna rastlanmadığı belirtildi ama iade de edilmedi.
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.07.2014
25.10.2013
16.10.2012
18.09.2012
3.09.2012
23.08.2012
20.08.2012
8.08.2012
2.08.2012
21.07.2012