Taha Akyol
Seçimlerde iki ittifak yarışacak. Ancak yapıları itibariyle çok farklılar.
Millet İttifakı, 6 partinin uzmanlarının aylarca çalışarak hazırlayıp kamuoyuna açıkladıkları programlar etrafında oluştu. Sistem değişikliği ve kurumsal reformlar, bu İttifak’ın ana politikaları...
Cumhur İttifakı’nın esas motivasyonu ise Tayyip Erdoğan’ı seçtirmek. Bu tabii tek taraflı değil. Oy tabanı yetersiz olan partiler, Mustafa Destici örneğinde olduğu gibi AK Parti listesinden aday yapılıyor.
MHP ile ittifak ise hem yasamada hem yürütmede hem yargı yönetiminde işbirliği olarak yürüyor. Hatta MHP, Erdoğan’ın politikalarını ciddi surette etkiliyor.
Cumhur İttifakı’nın HÜDA PAR ve YRP ile ilişkisinin nasıl olacağı henüz netleşmedi. MHP ile değil, sadece Ak Parti ile görüşüyorlar. Bu iki parti Ak Parti listesinden mi Meclis’e gerecek? Kadın ve üniter devlet konusunda anlaşacaklar mı yoksa Türkiye için bu hayati iki meseleyi ağızlarına almadan işbirliği mi yapacaklar, göreceğiz.
LİDER KÜLTÜ
Millet İttifakı’nın program, Cumhur İttifakı’nın lider üzerine kurulu olması ciddiyetle üzerinde durulması gereken çok önemli bir konudur.
Siyasi hayatımızdaki iki damar... Biri öteden beri ‘ulu’laştırılmış liderler örneğinde gördüğümüz siyasetler... Bunlar çok daha geniş tabana sahiptir. “Lider daima haklıdır”, sözünden çıkılmaz.
Benzerleri gibi Erdoğan’a da taraftarlarınca özel ve ‘ulu’laştırıcı unvanlar verildi. “Reis... Ümmetin lideri” gibi... Mizaç ve tarz olarak benzemez oldukları halde Abdülhamid’e benzetilmesi, hiç bir cumhurbaşkanımızda görülmedik şekilde “başkumandan” sıfatının siyasette benimsenmesi de aynı siyasi kültürün örnekleridir.
CB sistemi de lidere göre düzenlendi. Erdoğan’a, demokratik dünyada benzeri olmayan denetimsiz yetkiler verildi. Şu sözler, CB sistemini yazan hukukçulardan Prof. Şükrü Karatepe’nindir:
“Tayyip Erdoğan için yapılan bir düzenlemedir diyorlar. Kim güçlü ise işaret gösterir de yapılır. 82 anayasası Kenan Evren için yapıldı ve herkes kullandı. Bugün Tayyip Bey istiyorum dedi ve yaptırdı.“ (Fatih Altaylı’ya, 26 Ocak 2017)
SİSTEMİN FATURASI
Türkiye’yi uçuracağı sanıldı. “Yüzyıllık reklam arasının” kapatılacağını söyleyenler de çıktı... Fakat “Başkan”ın bu kadar ağır, yetkilerinin bu kadar çok ve denetimsiz olması kamu kurumlarını ezdi.
Kemal Derviş daha 2015’te kurumları bu kadar siyasallaştırmanın ekonomide kötü sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunmuştu. (5 Nisan 2015)
3 Sayılı CB Kararnamesine göre, Erdoğan istediği an istediği bürokratı değiştirir. İşte Merkez Bankası ve TÜİK...
Kızılay’ın hali kurumların işlev kaybına örnektir.
Lider ne kadar yetkili ve ağırlıklı olursa olsun, iş yapması, kurumları kullanarak olur. İşte kurumları, mesela Merkez Bankası’nı “önemsizleştirmek”, yanlışlara ve kapasite azalmasına, ekonomide TL’nin değer kaybına sebep oldu.
Ali Babacan’a göre, 200 Türk lirası 2009 yılında 134 dolardı, CB sisteminde, şimdi 9 dolara düştü! Depremde kurumların inisiyatifsizliği bütün fecaatiyle görüldü.
REFORM MU KARİZMA MI?
Böylece Türkiye çok büyük bir tecrübeden geçiyor: Denetimsiz aşırı yetkileri elinde toplayan ‘güçlü lider’ mi?.. Güçlü kurallar ve kurumlarla koordinatör lider mi?
Birincisi Cumhur İttifakı, ikincisi temel reform programı hukuk devleti ve güçlü kurumlar olun Millet İttifakı...
Nitekim Erdoğan’ın “yaparız, ederiz”in ötesinde reform programı yok...
Hatta Devlet Bahçeli üç yıl önce, CB sisteminin “acil reforma” ihtiyacı olduğunu söylemişti. (24 Mayıs 2020) Bu söz söylendiği yerde kaldı.
Güçlü liderle böyle devam mı?
Çok iyi hazırlanmış programlarla reform mu?
Fakat siyaset Karl Popper’in dediği gibi “rasyonel bir teorem değildir.”
Siyasette duygular, ihtiraslar, hayranlıklar ve husumetler, çıkar ilişkileri, sadakat ve de rasyonel tercihler etkilidir seçim sonuçları bunların bileşkesidir.
Karizma faktörü Cumhur İttifakını, reform faktörü Millet İttifakını işaret ediyor. Bakalım hangisi ağır basacak?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları



























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2025
28.12.2025
24.12.2025
23.12.2025
21.12.2025
19.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
10.12.2025