Uğur Gürses
EKONOMİNİN NOT DEFTERİ
Merkez Bankası'nın Pazartesi yayımlanan yıl sonu analitik bilançosuna göre, bankanın yaklaşık 60 milyar TL kâr yazdığı görülüyor. Oysa 30 Aralık tarihli bilanço vaziyeti, bankanın 70 milyar TL'ye yakın zarar yazacağını gösteriyordu. 130 milyarlık bir 'ters takla' olmuş.
Merkez Bankası'nın en son zarar ettiği tarihin 2005 olduğunu, bu tarihten itibaren kâr yazdığını ve aralık başındaki verilere göre 2021'de en az 30 milyar TL zarar yazmaya aday olduğunu yazmıştım.
Banka zarar ettiğinde ise ihtiyat akçesinden, o da yetmezse çoğunluk hissedarı olarak Hazine'nin sermaye transferi yapması gerekiyordu. Önceki yıllarda ihtiyat akçeleri de Hazine'ye aktarıldığından yeterince ihtiyat akçesi kalmamıştı.
Peki 31 Aralık 2021 tarihli Merkez Bankası Analitik Bilançosu ne gösteriyor?
Öncesi için kısa bir arka plan çizelim.
Eylül'deki faiz indirimleriyle kurdaki yükselişin getirdiği zarar, bankanın kâr-zarar hesabını zarara döndürmüştü.
Peki nasıl?
Eylül başında, yılbaşına göre 8 ayda sadece yüzde 10 artmış durumda olan döviz kuru, faiz indirimleriyle yükselişe geçmiş, Aralık sonunda artış yüzde 69'a ulaşmıştı.
Merkez Bankası'nın yıl boyunca bilançosu içinde haftalık ortalamalar itibariyle yaklaşık 20 milyar dolar pozisyon fazlası varken, bilanço dışında tutulan swaplar ilave edildiğinde döviz pozisyon fazlası açığa dönüyor, net açık ortalama 44 milyar dolar olarak hesaplanıyor.
Gerçek durum yıllık ortalamada 44 milyar dolar açık pozisyon. Yani, elindeki döviz varlıkları, döviz yükümlülüklerinden 44 milyar dolar eksik demek.
24 Aralık haftasında açık 55.8 milyar dolar idi.
Kur yükselişi, normal koşullarda bankanın bu açıkla zarar yazması demek.
Ancak, 60 milyar dolara yakın swaplar bilanço dışında taşındığından, kur artışı değerleme hesabında izlenmiyor.
Kur yükseldikçe, bilanço içindeki 'fazla pozisyon' değerleme hesabında 'gerçekleşmemiş kâr' gibi yer alıyor. Aynı zamanda, bilanço dışındaki açık pozisyon ise zarar olarak yansımıyor. Ancak, swap işlemleri bilançoya girip çıktıkça zarar olarak kâr-zarar hesabına zarar olarak yansıyor.
31 Aralık'ta ne yapılmış?
Tam olarak ne yapıldığını bilmiyoruz. Ama sonuç olarak bir gecede, yaklaşık 130 milyar TL'lik ne olduğu bilinmeyen bir kâr yazılıp, zararda olan netice hesabının 60 milyar TL kârda kapatması sağlanmış.
Böyle bir bilanço hareketi hiçbir dönemde görülmüş bir hareket değil.
Şimdi bu bir gecede yaratılan kâr, Hazine'ye temettü olarak aktarılacak.
Bankanın bilanço dışında taşınan kur zararı ise gelecek bilanço yıllarına ötelenecek. Yıllara yedirilerek eritilecek.
Zararda olan Merkez Bankası, bir gecede hokus pokus ile gerçek bir kâr olmayan bilanço içi kârı bir işlemle kâr zarar hesabına aktararak para basmış oldu.
Normal koşullarda Hazine'nin, bankanın bilançosu dışında taşınan kur zararını karşılaması beklenirken, tersine matbaada para bastırıp temettü alması da tarihe geçecek bir iş olmuş. Zira Merkez Bankası'nın tarihinde böyle bir gecede kâr yazma operasyonu olmadı.
Umarım bu bir gecede olan; zararı kâra çeviren 'taklanın' bir açıklaması vardır da en kısa sürede kamuoyuna bu açıklama yapılır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.12.2022
18.07.2022
18.02.2022
13.02.2022
29.01.2022
24.01.2022
17.01.2022
10.01.2022
4.01.2022
2.01.2022