Uğur Gürses
Meclis’e getirilen bir torba yasa teklifi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda önceki gün kabul edildi. Teklifin birinci maddesi Merkez Bankası ile ilgili idi ve görüşmelerde öyle bir fotoğraf ortaya çıktı ki; teklifi getiren milletvekilleri bile somut olarak niye getirildiğini bilmiyor.
Merkez Bankası yasasına konulacak bir ek bentle, Merkez Bankası nezdinde tutulan yabancı merkez bankalarına ait para, alacak, mal, hak ve varlıkların haczedilemeyeceği, ihtiyati tedbir ve haciz konulamayacağı teklif ediliyordu.
Bu teklife ait gerekçede ise “merkez bankaları arasında kurulan ilişkilerin işin gerektirdiği diplomatik hassasiyet ve ekonomik güven temelinde yürütülmesini teminen” deniliyordu.
Doğrusu ilk akla gelen şuydu; Kore Merkez Bankası ile ağustos ayında yapılan bir swap protokolü vardı ve bu bugüne kadar işlem olarak hayata geçememişti. Birkaç ay önce bunu sorduğum bir Merkez Bankası yetkilisi “teknik pürüzlerin olduğunu, yetkililerin üzerinde çalıştığını” anlatmıştı. Yasal değişikliği Kore mi talep etmişti acaba?
Komisyon’da bunun Libya ile ilgili olabileceğini söyleyen üyeler vardı.
Teklifi getiren bilmiyor
Komisyon görüşmelere başladığında İyi Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz şunu söylüyordu: “Teklif sahibi arkadaşımız evvelki gün akşam gruplarla bir toplantı yaptı. O toplantıda Merkez Bankasıyla ilgili düzenlemenin tam içeriğini bize açıklamadı, açıklayamadı. Bugün bunun açıklanmasını bekliyoruz”.
Görüşmenin ilerleyen saatlerinde de durup dururken neden böyle bir düzenlemeye ihtiyaç duyulduğuna dair “başka ülkelerde de var” sözlerinden öteye bir neden ortaya konmadı.
Başka bir ülke merkez bankası ülkenizde mali varlık tutuyor ya da tutmak istiyor, ama aynı zamanda da üçüncü taraflar bu mali varlığı haczetmesin diye yasal güvence istiyor. Sahi hangi ülke merkez bankası bunu talep etmiş olabilirdi ki?
Yasa teklifini Meclis’e getiren Cemal Öztürk Komisyon’da özetle, Merkez Bankası Başkanı ile konuştuğunu ve daha önemli konuların olduğunu, bu maddenin acil değilse sonraki tekliflere bırakılmasını talep ettiğini iletiyor.
Öztürk’ün anlatımına göre, Başkan “haklı gerekçeler” söylemiş. İktidar milletvekili olan Öztürk, kendisine bir açıklama gönderilmesini istiyor Kavcıoğlu’ndan. Hem de yetkilileri komisyona göndermesini.
Öztürk notu Komisyon’da okuyor. Notta Merkez Bankası, diğer merkez bankaları ile ikili ilişkiler kurduğunu, bu merkez bankalarından hesap açma talepleri geldiğini anlattıktan sonra şöyle devam ediyor: “Yabancı merkez bankaları ülkemizin diplomatik ve stratejik bir güç? olmasıyla bankacılık uygulamalarının gelişmiş? bulunmasına teveccüh göstererek Merkez Bankamız nezdinde hesap açmak istemektedirler. Böylelikle, teknolojik altyapısı güçlü, ödemeler ve bankacılık alanında gelişmiş?, tecrübesi yüksek bir merkez bankasından muhabirlik hizmetleri almayı amaçlamaktadırlar.”
İcra takibi hiç olmamış
Teklifi Meclis’e getiren Öztürk, ancak bazı tereddütlerin olduğunu ve diğer kamu kurum ve kuruluşları hakkında çeşitli nedenlerle başlatılan icra takiplerinde merkez bankaları takip borçlusu olmamasına rağmen ve haberleri dahi olmadan tüm bankalara haciz ihbarnameleri gönderildiğini, bu hesaplara bankalarca haciz uygulandığını, paraların uzun süre blokede tutulduğunu, itiraz ve şikâyetlerin dikkate alınmayarak hesaptaki paraların icra dosyalarına gönderildiğini vurguluyor.
Komisyon üyesi milletvekilleri, teklif görüşülürken hazır bulunan Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Mustafa Duman’a soruyorlar, hiç böyle bir şeyle karşılaşılmış mıydı? Yanıt “Hayır” oluyor; “Merkez Bankamıza yönelik böyle bir haciz talebi olmamıştır. Ancak ülkelerin diğer ülkelerde yaşadıkları tecrübeler bunu getiriyor olabilir, başka ticari bankalarda yaşadıkları tecrübeler bunu getiriyor olabilir ama bizim Merkez Bankamıza yönelik bir şey yok”.
Sahi durup dururken neden buna ihtiyaç duyulup ısrarla bu maddenin geçmesi isteniyor? Kimse anlayamıyor.
Başkan Yardımcısı Duman, bankanın hesap açma talepleri, swap talepleri, depo taleplerinin son dönemde arttığını söylüyor. “Ülkemizin diplomatik ve stratejik bir güç? olmasıyla bankacılık uygulamalarının gelişmiş? bulunmasına teveccüh göstererek” hesap açmak istiyorlar, ama hukukuna ve kurumlarına güvenmiyorlar mıydı?
Muhabirlik dediğiniz nedir?
Bir merkez bankasında neden hesap açılır? Daha doğrusu ne hesabı açılır?
Merkez bankalarının birbirlerinde açılmasını talep ettikleri hesap o ülkenin parası cinsinden hesaplardır. Merkez Bankası’ndan hesap açılmasını isteyen bir başka merkez bankası TL cinsi hesap açılmasını ister. Muhabirlik ilişkisi de böyledir; örneğin Kenya Merkez Bankası bizim Merkez Bankamıza gelip muhabir hesap açılmasını talep ediyorsa TL hesaptır söz konusu olan. Dolar hesabı açmak için bir Amerikan bankası ya da Fed’e gitmesi beklenir. Zira Merkez Bankamızın da dolar hesabı söz konusu olduğunda; hem ABD’deki büyük ticari bankalarda (AAA kredi notu şartını sağlıyorsa) hem de Fed’de dolar hesabı vardır.
Durmuş Yılmaz da bunu vurgulayarak itiraz ediyor; “söylediğiniz muhabirlikle ilgili hiçbir ilişkisi yok bu işin” diyor.
Duman şöyle devam ediyor: “Afrika, Türki Cumhuriyetler, Orta Doğu, Uzak Doğu, bütün ülkelerle aktif olarak ekonomik faaliyetlerin geliştirilmesi ve bu kapsamda da is? birliği çalışmaları sürdürüyoruz. Yani biz bütün ülkelerle birebir yapmasak da bize bu ülkelerden bazen talep geliyor, bazen biz bu ülkelerle is? birliği yapma amacıyla faaliyetler yürütüyoruz”.
Duman, “Bu bizim ülkemizin finans merkezi olarak güçlendiğinin, daha çok itibar gördüğünün ve de popülaritesinin arttığının açıkçası bir göstergesi ve bu altyapıyla da bunu destekliyoruz, diye özetleyebilirim sayın vekillerim” diyerek bitiriyor.
Sahi bazı az gelişmiş ülkeler hem bir yandan Türkiye’ye hayranlıkla gelip Merkez Bankası’nda hesap açmak istiyorlar, ama bir taraftan da güvenmeyip böyle bir yasal şemsiye mi talep ediyorlar? Teklifin gerekçesinde sayılan “işin gerektirdiği ekonomik güvenin” temeli hiç bu olabilir mi?
Komisyon’un bence en etkili üyesi Garo Paylan, çok yerinde soruları ile teklifi getirenleri sıkıştırırken, bu değişikliğin Libya için getirildiği düşüncesinde.
Paylan, “Şimdi, bizim Libya'dan müteahhitlerimizin milyarlarca dolar alacağı var. Öyle değil mi? Ben göreceksiniz, bakın, kuvvetle muhtemel Libya'yla ilgili olduğunu düşünüyorum veya başka o tip ülkelerle ilgili olduğunu düşünüyorum.”
Paylan Libya’dan alacaklı müteahhitlerin, Merkez Bankası’nda olası bir Libya Merkez Bankası mevduatına haciz koyamaması için bunun getirilmiş olabileceğini vurguluyor; “Bir yandan bizim Türkiye’nin müteahhitlerinin alacağı olacak, Libya parasını buraya kaçıracak, Merkez Bankamız da para duracak ama bizim müteahhitlerimiz o parayı alamayacaklar. Ya, bundan daha büyük bir yaman çelişki düşünebiliyor musunuz?” diyor.
Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da komisyon salonunda; tartışmalarda teklife destek çıkmak için şu sözleri söylüyor, ancak sözleri destek değil, eleştirileri haklı çıkaran cinsten: “Bu konuda değerli arkadaşlarımızın üzerinde durması gereken nokta “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bir itibar kaybettirmek” unsuru değil, aslında başka ülkelerin merkez bankalarına güvenmeyen az gelişmiş? Orta Afrika ülkelerinin, tuzu kuruların üzerine çöktüğü, çökebileceği ülkelerin paralarının güvenli bir liman olarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına saptanmasına imkân verecek bir düzenlemedir.”
Güvenli liman ise neden bu yasal değişiklikle güvenceye ihtiyaç duyuluyor? Yok başka ülkeler, kurumlar bu merkez bankalarınca açılan hesaplara hukuki takip yapmaya kalkacaksa bu hesapların “temizliği” hakkında kim ne biliyor o zaman?
Bu acayip yasa teklifinde hikâyenin devamını sayılardan kovalayacağımız çok açık. Bakalım ne çıkacak?
Uğur Gürses
Görüşmeler için kaynak: 7 Ocak 2022 Plan ve Bütçe Komisyonu tutanağı
Not: 3 Ocak tarihli yazımın konusu olan, Merkez Bankası’nın 31 Aralık günü bir kalemde 130 milyar kâr yazarak, kâr-zarar hesabını 70 milyar TL zarardan 60 milyar TL kâra geçirmesi, komisyonda Başkan Yardımcısı Mustafa Duman’a soruldu.
Duman yanıt olarak, şunları söylüyor: “Kâr zararla ilgili, son günündeki değişimle ilgili... Şimdi, swap işlemlerinin muhasebe yönteminde yapılan bir muhasebe politika değişikliği sonucu yıl sonu işlemleri kapsamında rakam oluşmuştur.” Duman, ayrıntılı açıklamanın yıllık rapor ve bağımsız denetim raporunda yer alacağını söylüyor.
“Muhasebe politika değişikliği” kâr hesabındaki “takla” için ilginç bir tanımlama olmuş. Zararda olan bir yılda akla gelip yapılması da.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.12.2022
18.07.2022
18.02.2022
13.02.2022
29.01.2022
24.01.2022
17.01.2022
10.01.2022
4.01.2022
2.01.2022