Uğur Gürses
TÜİK'in her yıl düzenlediği 2021 Yaşam Memnuniyeti Araştırması yayımlandı. 2020 yıl baz alınırsa yaklaşık 5 bin beş yüz kişinin katıldığı bu anket Kasım 2021'de sahadan toplanmış. Yani henüz yeni enflasyon yangınının tam yansımadığı, gelir erozyonunun hanede fark edilmediği bir dönemde.
2021 sonuçları belli alanlarda, önceki yıllardaki verilerde belirginleşen durumların giderek bir eğilim halini aldığını gösteriyor.
Bunların başında, "genel mutluluk düzeyinin" 2015 sonrasında düşmeye başlaması; hem kendini mutlu tanımlayanların önce "orta" diye tanımlanan gruba demir attıkları, hem de bir bölümünün "mutsuzlar" grubuna kaydığı görülüyor. 2021'de kendilerini "mutlu" gruba yazanların 1.1 puan arttığı görülürken, mutsuzların ise 2.1 puan arttığı görülüyor. Uzunca bir süre yetişkin toplumun yüzde 10'luk diliminde yer alan "mutsuzlar" kesimi, 2016'dan bu yana yükselerek, yüzde 16.6'ya çıkmış durumda. Kendini "mutlu" grupta görenlerin ise 2021'de bir puanı aşan artışa karşın, 2003'ten bu yana en düşük ikinci seviyede durması dikkate değer.
TÜİK bültenleri belli kaygılarla standart belli temaları öne öne çıkarmasına çıkarıyor da asıl çarpıcı noktalar ayrıntılı veri tabanında yer alıyor. Bunun için de verileri ‘kuyudan' çıkarmak gerekiyor.
TÜİK'in ‘manşetten' veremediği ama benim dikkatimi çeken eğilimler şunlar oldu:
1.Gençlerin mutsuzluğu 2021'de alarm verici bir eşiğe gelmiş görünüyor. Kabaca 9 milyon bireyin bulunduğu 18-24 yaş diliminde kendini mutsuz olarak görenlerin oranı yüzde 20.4. Bu, 2020'ye göre 6.2 puanlık artış, tüm yaş gruplarındaki değişimlerde görülen kabaca 2 puanlık değişimin 3 katı artış demek.
2016'dan 2021'e gelişte, kendini mutlu gören 18-24 yaş grubundaki gençlerin oranının yüzde 65.1'den 2021'de yüzde 44.5'e düşmesi, aslında Türkiye'nin 2019 sonrasındaki siyasi ve ekonomik yeni rejiminin bir sonucu olmalı.
18-24 yaş grubunun bir üst dilimi olan 25-34 yaş grubunda da görünüm aynı; hızla mutluluğunu kaybeden bir üst genç grup var. Giderek daha mutluluğunu kaybeden, önce "eh işte" grubuna kayan, devamında ise mutsuzluğu yükselen bir nesil.
18-24 ve 25-34 yaş gruplarının toplamının kabaca 18 milyon civarında olduğu dikkate alınırsa her haneye bir mutsuz genç düşüyor.
2.Acaba bireyler kendi durumlarını 5 yıl öncesine göre nasıl görüyorlar?
Tüm yaş gruplarının fotoğrafı, 2016 sonrasında anketlerde çıkan durumun giderek keskin bir eğilim halini aldığını, toplumun yetişkin kesiminin kendi kişisel durumunu "gerilemiş" olarak gördüğünü söylüyor. 2020'den 2021'e geçişte tam 13.5 puanlık sert bir geçiş var. Kendi durumunu "gelişmiş" gören bireylerin oranı yüzde 22.3'e gerilemiş. Bu siyasal iktidar için de bir çeşit "kötü karne". Toplumun yarısından fazlası kendi kişisel durumunu gerileme içinde görüyor.
Bir de acaba gelecek 5 yılda kendi durumlarını nasıl görüyorlar diye sorulduğunda ne demişler?
Buradaki tablodan da muhalefete bir "ev ödevi" çıkıyor; zira, toplum gelecekte kendi durumunu ilerleme-gelişme içinde görmüyor. 2016'da itibaren kendi geleceğini gerileme içinde gören toplumun bakışında, 2020 sonrası sert bir kötüleşme daha izlemiş; yüzde 42'ye çıkmış. Gelişme görenler ise yüzde 21'e düşmüş.
‘Sürücüye' olan güvenin kaybedildiği bir ‘seyahatte', muhalefet partilerinin yeni bir yol haritası ve güven veren bir ‘sürücü' ile topluma umut vermesi, iyileşme ve gelişme vaat etmesi gerekiyor.
3.Birçok veride gözlenen ancak bizatihi toplumun kendi gözünden kendini nerede gördüğüne dair bir veri de bireylerin kendi refah algısının nerede olduğunda. Ankette kendi refah düzeylerini 1'den 10'a nasıl tanımladıkları sorulmuş, yanıtlar ve yanıtların yıllar içindeki seyri çarpıcı. Toplum giderek orta gelir grubundan alt gruba doğru ‘yolculuğunu' kendi cephesinden de teyit etmiş.
Verilerde seçenek olarak sunulan 10 dilimde, kendini ‘orta refah grubu' diyebileceğimiz 4,5 ve 6'ıncı gruplarda görenlerin dağılımı ve zaman içindeki seyrine bakınca şöyle bir fotoğraf çıkıyor: iktidarın iş başına geldiği 2003'ten itibaren yükselerek 2018'de yüzde 61.5'e çıkan 4-5-6'ıncı grupların toplamı, 2018 sonrası hızla gerileyerek 2021'de yüzde 53.6'ya düşmüş.
2004'te yüzde 52'den 2018'e kadar 14 yılda 10 puana yakın yükselen bu ‘orta refah grubu' 3 yılda 2005 seviyesine gerilemiş. Muhtemeldir ki bu anketin 2022 sonuçları yayımlandığında, diğer verilerle birlikte yüksek yakıcı enflasyon ve gelir kayıpları nedeniyle orta sınıfın daha da alt gruplara kaydığını, yoksullaştığını gösterecek.
Son bir gözlem de 2015 sonrasında toplumda AB üyeliğine ilişkin bakış açısının değişiyor olması. 2021'de 3.2 puanlık bir yükselişle, eski ‘destek' seviyesine dönüş olması dikkat çekiyor. Ülkede demokratik değerlerden uzaklaşma, hukukun üstünlüğünün askıya alınması, düşünce ve basın özgürlüğünün baskı altında tutulmasına toplumun tepkisi TÜİK'in verilerine de yansımış. Üyeliğin etiketinden çok değerlere atfedilen bir taraftarlık olduğunu düşünerek, bu tablodaki iyi tarafın, karşıtlarının iki katı kadar AB üyeliğine taraftar bir kesim olduğunu görmenin umut verici olduğunu not düşelim.
Bu satırları tamamlarken, Tarkan da yeni şarkısını yayımlayalı birkaç dakika olmuştu.
TÜİK'in sabah yayımladığı ‘umutsuzlaşan genç kuşak' fotoğrafına, akşam saatlerinde Tarkan'ın şarkısının yayımlanması güzel bir tesadüf değilse nedir?
Tarkan, giderek geleceğe bakışını ve umudunu kaybetmeye başlayan genç kuşağa şunları söylüyordu: "Geççek".
"Geççek geççek elbet bu da geççek
Gör bak umudun gününü gün etçek
Oh oh zilleri takıp oynıycaz o zaman
O çiçekten günler çok yakın inan
Dayan, çoğu gitti azı kaldı Yapma!
Güze, kışa boğma yazını
Yakındır sabrın zaferi
Düştük evet ama kalkmadık mı?
Biz hep hayata meydan okumadık mı?
Sen ferah tut içini
Biz neleri atlatmadık ki"
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.12.2022
18.07.2022
18.02.2022
13.02.2022
29.01.2022
24.01.2022
17.01.2022
10.01.2022
4.01.2022
2.01.2022