Ümit KARDAŞ
Sekizinci dalga anayasacılık, Afrika, Asya ve Latin Amerika ülkelerinde iç savaş koşullarından çıkmayı ve toplumsal barışı amaçlayan anayasa yapma süreçlerinde yaşandı. Bu anayasalar, toplum içindeki farklı kesimlerin barış içinde özgürlüklerden eşit olarak yararlanabilmelerinin ilkelerini müzakere süreciyle toplumsal mutabakat sonucu belirledikleri metinler oldular. İnsanların kendi gelecekleri üzerine alınacak kararlarda söylediklerinin dikkate alınması, onları hak ve özgürlükleri kullanmada ve korumada daha istekli kıldığı, bunun sonucu anayasanın toplumsal meşruiyetinin güçlendiği görüldü.
Süreç odaklı anayasacılıkta ortak yaklaşım, çoğunlukçu yöntem ve usullere itibar edilmeyişi aksine mümkün olan en geniş müzakere ve mutabakat düzlemini oluşturmak üzere gerekli olan katılımı sağlayan süreçleri kurumsallaştırmak olmuştur. Bu yöntemle anayasa inşa eden ülkeler arasında Güney Afrikaönemli bir örnek ve bunu çok zor koşullarda başardı. Heyecan ve ilham verici bir örnek olması nedeniyle incelenmeyi hak ediyor.
1910’da İngiliz kolonisi olan Güney Afrika’da anayasa ile politik güç beyazların eline geçiyor, 1948’de iseUlusal Parti’nin iktidara gelmesiyle ırkçı apartheid rejimi resmileşiyordu.. 1960’ların başında Afrika Ulusal Kongresi başkanı Mandela ve diğer liderler tutuklandı. Yasakların 1990’ların başında kalkmasıyla Mandela serbest kaldı.
1994 seçimlerini Nelson Mandela’nın başkanlığını yaptığı ANC, oyların yüzde 62’sini toplayarak büyük bir üstünlükle kazandı ve Parlamento’ya seçilen 490 üye, görevi iki yıllık bir süre içerisinde anayasayı hazırlamak ve onaylamak olan bir Kurucu Meclis (Constitutional Assembly) oluşturdu.
1995 Ocak ayında halkın görüşlerini almak için geniş kapsamlı bir iletişim kampanyası başlatıldı.. Kırsal alandaki nüfus yoğunluğu, “siyah” halkın hiçbir zaman siyasi hak kullanmamış olması, eğitim eksikliği, ekonomik ve kültürel farklılıklar gibi engellere rağmen süreçte amaç halkın bilinçli katılımını sağlamak olarak belirlendi ve 10 aylık bir süreçte yoğun bir katılım sağlandı.
Televizyonda, radyoda, ulusal-yerel basında ve afişlerde yer alan reklam kampanyalarında, “Tarihe izinizi bıraktınız, şimdi sıra fikrinizi belirtmekte” ve “Anayasal haklarınıza karar vermek sizin hakkınız” gibi insanlara bu fırsatın önemini anlatan sloganlara başvuruldu. Bu kampanyalarda özel reklam ve iletişim şirketlerinden yararlanıldı. Süreç sonunda yetişkin halkın çoğuna ulaşıldı. Yaklaşık 1,7 milyon dilekçe toplandı, elemeler sonucu bunlardan 11 bin öneri çıkarıldı.
İnsanların anayasa yapım sürecine dair daha az bilgiye sahip olmalarının muhtemel olduğu kırsal kesime yönelik olarak hem Kurucu Meclis’in faaliyetleri hakkında bilgilendirme yapmak hem de halkın fikirlerini almak için kamuoyuna açık sempozyumlar düzenlendi. Sempozyumlar çerçevesinde yerel yönetimler ve sivil toplum örgütleriyle birlikte atölye çalışmaları düzenlendi. Burada güdülen amaç, katılanların belirli bir konu üzerinde tartışmalarını sağlayıp uzlaştıkları ilkeleri gözlemlemek, bunların anayasada temsil edilmesini sağlamak ve bu vesileyle halka uzlaşma kültürünü aşılamak oldu. Böylelikle sürecin daha açık ve daha şeffaf algılanması da sağlandı. Partiler arasında, kültürel ve etnik farklılıklara dayanan, çok derin zıtlaşmalar aşıldı, aynı masada yer alıp ortak bir proje çerçevesinde görüş alışverişi yapmaları sağlandı.
Süreç içerisinde televizyon programlarına katılan Kurucu Meclis üyelerine sivil toplum tarafından sorular yöneltilmesine imkân tanındı. Bu süreçte özellikle radyo etkili bir şekilde kullanıldı, bu şekilde hem şehirli hem de kırsal kesimine ulaşabildi.. Televizyonda 11 dilde anayasa üzerine eğitici sohbet programı yapıldı, bu programlara uzman kişiler çağrıldı, ayrıca kişisel sorulara cevap verecek bir “anayasal diyalog hattı” oluşturulup, yayınlanan programa bu konuda uzman insanlar davet edildi.. Cape Town Üniversitesi’yle işbirliği içinde gerçekleştirilen web sitesinde bütün haberler, taslaklar, bazı düşünceler ve Kurucu Meclis’in kendi talepleri yayınlandı..
Devam edeceğim.
www.umitkardas.com
twitter.com/umit_kardas
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.05.2025
11.05.2025
24.04.2025
2.04.2025
28.03.2025
14.03.2025
8.03.2025
27.02.2025
20.02.2025
12.02.2025