Yıldıray OĞUR
“13 Mayıs’ı 14 Mayıs’a bağlayan gece sabaha karşı, kanun gereği seçim sandığından ne kadar uzak durmaları gerektiğini sorduktan sonra, adımlarıyla bir iki üç diye sayarak tam kanunun istediği noktaya gelir gelmez sırtındaki yatağı yere serip oturan, yatan yahut ayakta dikilen yüzlerce insanın varlığını, seçim bölgesine dağılan arkadaşlar heyecandan boğulurcasına anlatıyorlar…Aksaray’daki bir seçim sandığından birkaç adım ötede doksanlık bir ninenin, Üsküdar’da bir seçim yerinin beş on adım ilerisinde bir ihtiyar dedenin şafakla beraber geldikleri yerden ayrılmamak için yemin ettiklerini anlatırken bir kısım arkadaşlarımız ağlıyorlardı.” (Bedii Faik’in “Matbuat Basın Derken” Kitabından aktaran Tanel Demirel- Türkiye’nin Uzun On Yılı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yay.- 2011, s. 99)
“Sabah kahvaltısını yapıp tekrar dinlenmeye çekilmiş nenem. Bu arada teyzem seçimde oy kullanmaları için belgeleri hazırlıyor... İçinden 'Anam nasıl gidecek oy kullanmaya, ayakta duracak hali bile yok' diye düşünüp duruyor ama nenem oy kullanmada kararlı, hatta bütün çocuklarını oy kullanmaları için iyice tembihlemiş, 'AKP'ye oy vermeyene sütüm helâl değil' demiş... Ölümden çok korkan nenem, seçim günü vefat etti. Ne bir çırpınma, ne bir bağırma, ne bir haykırış... Vasiyeti üzerine hemen ikindi ezanıyla defnedilmiş ve morga da koyulmamış. Nenemin sıkı tembihlemesi nedeniyle teyzem, aynı gün oy kullanmaya mecbur kalmış. Cenaze evinden çıkıp, önce sakinleştirici iğne vurulmuş, sonra anasına ve memleketine olan borcunu ödemeye gitmiş. Görevliler nenemin soyadını görüp 'Aynı soyadı taşıyan bu kişi de gelecek mi?' diye sorunca teyzemin dili tutulmuş, 'Çok istemişti, ama anam şu an musalla taşında yıkanıyor, gelemez' diyememiş... “(Ahmet Turhan Alkan’ın pazar günü Zaman’daki yazısında yayımladığı bir okuyucu mektubundan)
Bir haftadır neredeyse sandıktan çıkan her bir oy analiz edilip tasnif edildi.
Türkiye’nin yüzde ellisine dikenini batıran faşist Sözcü’nün Mehmet Türker’i ile “bu halkı yine kandırıp oyunu aldın ya helal olsun sana Erdoğan” diyen solcu Radikal’in Yıldırım Türker’i analiz kardeşi çıktı.
Eski “halk” Ahmet Hakan, ”halkımız çok şey” analiziyle Berkecan adını alarak sonunda “vatandaş”lığa kabul edildi.
Adının baş harflerinden oluşan megalomani araştırma şirketiyle seçimin bir numaralı bilemeyeni olan Adil Gür’ün “sandık çıkmayışı” anketlerinden birinden abra kadabra çıkan “AKP’ye oy verenler siyasetten anlamaz, hizmet için oy verdiler” avuntusuna, sosyolojik tespit muamelesi çekildi.
AKP’nin oyunun yüzde 49,9’da kalıp kalmayacağında teselli arayan merkez medya iki günde şampiyonu bırakıp yine elenen “milli takımları”nın bilmem kaçıncı şerefli mağlubiyetiyle meşgul olmaya başladı.
Sınırlarımızın bir karış ötesinde ancak 3. sınıf otellerde animatörlüğe yetecek yeteneklerine güvenerek “artık bu ülkede yaşanmaz” tehditleriyle yüreğimizi ağzımıza getiren şarkıcı, tiyatrocu, karikatürcü taifesi, AKP’ye kaptırılmamış son sahillerde yakıcı güneşin altında halkımızın aptallığına yanıyor.
Herkesi aptala çeviren halkımız, dört yılda bir merakla beklenen “sandık konuşmasını” yaparken, her gün köşelerinde halkımız adına konuşan kanaat önderlerini ise uyku bastı. Güzel ve yalnız halkımızın dört yılda bir çektiği “rejim sıkıntısı” filminden sıkılanlar, geçen hafta en heyecanlı yerinde biten “Kılıçdaroğlu’nun Suçu Ne”, “CHP Nasıl Kurtulur” dizilerine döndü. 50 milyon denek üzerinde yapılan en büyük sosyolojik araştırma olan seçimlerin sonuçları bir Nilüfer Göle Türkiye okuması kadar bile itibar görmedi.
AKP’ye oy vermeyen yüzde 50’nin endişelerini pazarlayan siyaset bilimcilerin bu kez işleri kesat ama üç günde AKP’ye oy veren yüzde 50 yine unutuldu gitti.
61 yıldır aynı şey oluyor. Seçimler oluyor. Seçimlerin kaybeden tarafında daha kalabalık olan analistler, kaybedenleri avutmayı, kazananı anlayıp moral bozmaya tercih ediyor. Sonra tekrar seçimler oluyor...
Anlaşılması gereken şey cesaret istiyor çünkü…
Anlaşılması gereken şey, 14 Mayıs 1950’de sandığın önünde şafaktan itibaren nöbete duran 90’lık nineyle, 12 Haziran 2011 günü ölüm döşeğinde sandığa gitmeye hazırlanırken vefat eden nine arasındaki 61 yılın değiştiremediği politik bilinç, öfke ve endişedir.
Hadi ben söyleyeyim: Türkiye Cumhuriyeti’nin hangisini en birincil tehlike ilan edeceğini zaman zaman şaşırdığı o iki korkusu (“şeriatçılar” ve “bölücüler” ) 12 Haziran gecesi şeffaf sandıkların içinden yine dışarı fırlamıştır.
Bundan 74 yıl önce Anayasa’nın 2. maddesine sokulup devletin resmi ideolojisi haline getirilmiş altı oktan atıla atıla yıllar içinde geriye kalmış CHP’nin kınındaki laiklik ve MHP’nin kınındaki milliyetçilik okları da 12 Haziran 2011 gecesi karavana atılıp, harcanmıştır.
Seçimin en büyük kaybedeni, 12 Haziran günü partilerini kapatmaya doyamadığı o iki düşmanına yenilen Kemalist rejimdir.
88 yaşındaki cumhuriyet, ölüm döşeğinde AKP’ye oy vermeyi vasiyet eden, az Türkçesiyle sandıkta kendini bulan 90 yaşındaki ninelere yine yenilmiştir.
Yüzde 50’nin 61 yıllık endişelerini anlamamaya devam edin. Dört yıl sonra yine seçim var. Ve nineler sabah erkenden kalkıp yine sandık başına gidecek…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025