Fehmi KORU
Emeklisiniz… Her yılın ortasında maaşınıza zam yapıldığını bildiğiniz için Temmuz ayını ve o ayın da enflasyon oranının TÜİK tarafından ilan edildiği üçüncü gününü sabırla beklediniz.
Beklenen gün geldi; yıllık enflasyon yine yüksek: Yüzde 71,60…
Bu aydan itibaren etkisini göstereceği iktidar politikacıları tarafından aylardır ısrarla tekrar edilmiş ‘baz etkisi’ varlığını belli etmemiş mi?
Aa, o ne, aylık enflasyon bir tuhaf: Yüzde 1,64…
Oysa, market-pazar alışverişlerinizden fiyatların eksilmeyen bir hızla arttığını biliyorsunuz. TÜİK ise aksi görüşte. Henüz fiyatların eksiye düştüğünü -ucuzladığını- ileri sürememiş TÜİK, ama yine de yapmış yapacağını. Hiç değilse Mehmet Şimşek’e ‘dezenflasyon’ (enflasyondan dönüş) sözcüğünü kullandırtacak bir oranı kotarmış…
“Hay Allah” derken, bir yandan da bu ayın maaşının belirlenmesinde esas alınacak son altı ayın enflasyon oranına takıldı gözünüz: Yüzde 24,73…
Bu ay ve bundan sonraki beş ay boyunca maaşınızın ne kadar olacağını kolayca tahmin edebildiniz…
Maaşı 10 bin TL olan milyonlar arasındaysanız, bu rakama 2 bin 473 TL eklenecek.
Tevekkeli, iktidara yakın gazeteler, emekli maaşlarının ne kadar olacağına dair tablolarında, önceliği 44 bin 800 TL almakta olan biraz daha şanslı emeklilerden başlamışlar. Bu yüzden, siz, kendi maaşınızı en son tabloda görebildiniz.
Sevinmeli misiniz, yoksa…
Tam bu sırada, başkalarının hislerini de öğrenmek üzere kulak verdiğiniz televizyon kanalında, konuya vakıf bir uzmanın, “Maaşları artırmamak amacıyla bütün zamları Temmuz ayına bıraktılar” mesajını paylaştığını işittiniz…
Bütün zamlar mı?
Evet hepsi mesajı işitmenizle birlikte ekrana akmaya başladı… Elektriğe yüklü bir zam… Benzinin ÖTV’sini artırdıkları için ona gelen zam daha da kallavi.
Diğer zamları dinlemeye yüreğiniz tahammül etmeyeceği için televizyonu kapattınız…
Ne yani, TÜİK’in enflasyon hesabına bir önceki -Haziran- ayda girerse emekli ve memur maaşları daha yüksek hesaplanacağı için mi bu aya ertelenmiş zamlar?
İyi de, devletin bu niyetini marketler hiç takmamış durumda; onların dizgin tutmayan zamları Haziran ayı enflasyon oranına neden yansımamış olabilir?
En iyisi, TÜİK’in enflasyonu hesap ederken dayandığı sepetteki ortalama fiyat listesine göz atmak… Bir ara, o rakamlar bildik bazı maddelerde çok düşük görülmüştü de, bazıları “O maddeleri hangi marketten alıyorsa TÜİK açıklasın da, biz de oraya gidelim” diyenler çıkmıştı.
Ama olsun, yine de bir fikir verir diye internet sitesine gittiğinizde, o sepette yer vermekte olduğu ortalama fiyatları, TÜİK’in, aylardır yayınlamaktan vazgeçtiği gerçeğiyle karşılaşacaksınız.
“Neden acaba?” diye sormak aklınızdan geçiyorsa da, cevabını bildiğiniz bir soru olduğu için sormaktan vazgeçiyorsunuz.
DİSK işin peşini bırakmamış ve her yere başvurarak, çalışanlar ile emeklilerin haklarının yenmesi sonucunu doğurduğu kuşkusunu ortadan kaldıracağı için, ortalama fiyat listesini elde etmek istemiş.
Sonunda, Danıştay, dört ay önce, sepet fiyat listesinin davayı açan DİSK’e verilmesine hükmetmiş.
TÜİK kendilerinde geriye dönük öyle bir liste olmadığı iddiasında.
Hem maaşınız hala açlık sınırının altında kalmaya devam ediyor, hem de bu durumunuza sebep olabilecek bir konuda temel bir bilgiden mahrumsunuz.
İster istemez, muhalif siyasiler ile ekonomi uzmanlarının her daim iddia ettiği ve sizin bir devlet kurumuna yakıştıramadığınız için kabulde zorlandığınız, TÜİK’in enflasyon rakamlarını kasıtlı düşük tuttuğuna inanasınız geliyor.
TÜİK’tekiler de memur ve onların maaşlarına da zam üzerinde oynadıkları ileri sürülen düşük oranlardan yapılıyor ve onlar bunu sineye çekiyorlar, öyle mi?
Aklım almıyor.
Bu durumda, altı ay daha aylık maaşınız iki kilo ete denk…
Sırf ‘baz etkisi’ ile enflasyonun düşmeye başladığı iddiasını sürdürebilmek için göz boyamakla geçecek altı aya yüreğiniz dayanabilecek mi acaba? Şimdi de bunu düşünmeye başladınız.
Düşün, düşün, ne olacak haliniz?
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025