Fehmi KORU
Ne zaman ve kimlerle aynı sofrayı paylaşsak konu bir süre sonra seçimlerin erkene alınması ihtimaline geliyor ve genellikle herkes genel seçim ile cumhurbaşkanlığı seçiminin bu yıl bitmeden yapılacağı noktasında birleşiyor.
Görüşme fırsatı bulduğum siyasilerde de durum farklı değil; hemen her partinin kendisini seçimlerin bu yıl yapılması ihtimaline hazırladığını biliyorum.
En yetkili ismin aksine açıklamalarına rağmen…
Cumhurbaşkanı zamanında seçimden yana
AK Parti genel başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan görüştüğü milletvekillerine, dün de, “Bu yıl seçim yok, seçimler zamanında yapılacak” dedi.
Dedi, ama bugün bile gazetelerde aksine yorumlarla karşılaşılıyor.
Hürriyet’te Erdal Sağlam iş dünyasının özellikle ekonomideki beklentiler yüzünden seçimlerin erkene alınacağına inandığını yazıyor bugün.
Nitekim ben de, “Cumhurbaşkanı kesin bir dille olmayacağını söylüyor” itirazıma hep aynı cevabı alıyorum: “Devlet Bahçeli bir gün ‘seçimlerin tarihinin erkene alınmasını istiyorum’ dediğinde bu iş biter…”
MHP lideri, 2002 yılında, henüz seçimlere 1,5 yıl var ve kendisi de Ecevit hükümetinde başbakan yardımcısı iken, “3 Kasım’da seçim yapılsın” diye ortaya atılmış ve koalisyon hükümetini oluşturan diğer iki partinin itirazlarını geçersiz kılmıştı.
Üç koalisyon partisi de 3 Kasım 2002 tarihinde yapılan seçimde baraja takılmış, ve iktidara AK Parti gelmişti.
Yine benzer bir senaryoyla erken seçime gidileceğine pek çok kişi inanıyor.
Neden acaba?
[Hep başkalarını öne sürdüm, ama gelecek yılın Kasım ayında yapılması kararlaştırılmış genel seçim ile cumhurbaşkanlığı seçiminin yine gelecek yılın Mart ayında yapılması gereken yerel seçimin önüne alınacağına inananlar arasında ben de varım.]
Irak fatihi Bush’un başına gelen
İlk sebep elbette ekonomi.
Baba Bush ABD başkanı olarak ikinci kez seçmen karşısına çıktığında hemen her gösterge kendisinin lehine görünüyordu. Bush Kuveyt’i Saddam işgalinden kurtarmak için çıktığı Irak seferinde başarılı olmuş, halk nezdinde değeri yüzde 89’a vurmuştu; her 100 Amerikalı’dan 89’u kendisini beğenmekteydi.
Seçimi kamuoyunda pek tanınmayan Bill Clinton kazandı ama.
Clinton’un seçim danışmanı James Carville başarının sebebini sonradan dillere pelesenk olacak bir cümleyle açıklamıştı: “It’s the economy, stupid.” (“Aptal olma, sebep ekonomi”).
Amerikan ekonomisi 1990-1992 döneminde ‘durgunluk’ (recession) yaşamış, seçmenler oylarını Clinton’a yöneltmişlerdi.
Eğer bizde de gelişmeler uzmanların bekledikleri istikamette gelişir ve ekonomi gelecek yıl bu yıldan daha kötüye giderse bu durum seçmen tercihlerini etkileyebilir.
İşte size seçimleri erkene çekmek için bir sebep.
Sebep bir bu değil ki…
Tek ekonomi olsa yeterli sayılmayabilir, ancak başka unsurlar da seçimlerin erkene alınmasını zorlayabilir.
Sınır-ötesi harekâta dönüşmüş ve en son Afrin’le büyük bir başarıyla gerçekleştirilmiş terörle mücadele bu unsurlardan biri. Yedi düvele karşı verilen mücadele görüntüsü de iktidarın lehine. Milliyetçi hisler zirvedeyken gidilen seçimlerde –Kıbrıs’a müdahale sonrasında 1977’de gidilen seçimde olduğu gibi– iktidar partisi bu durumu oya çevirebiliyor. O seçimde Bülent Ecevit’in başında olduğu CHP 1960 sonrasının en yüksek (yüzde 41.4) oyunu alabilmişti.
Bir de takvimde diğerlerinden birkaç ay önce yapılması mukadder yerel seçimle ilgili iktidar partisine dönük olumsuz beklenti var.
Geçen yıl 16 Nisan’da yapılan anayasa değişikliği referandumu, İstanbul ve Ankara’da ‘Hayır’ oylarının önde çıkması şaşkınlığı yaşatmıştı. Yapılacak yerel seçimde AK Parti’nin bu iki önemli kalesini kaybetmesi halinde, ardından gelecek seçimlerin de olumsuz etkilenmesi ihtimali yabana atılamaz.
Tayyip Erdoğan’ın kendisine bu ihtimali hatırlatan partisinin milletvekillerine, “Siz de gidin illerinizde daha fazla çalışın” dediği yazıldı.
Bütün bunlar alt alta konulduğunda ortaya çıkan tabloya bakılarak “Seçimlerin tarih sırası değişebilir” deniliyor işte.
Erken seçimin diğer iki seçimle birlikte yapılması veya onlardan sonraki bir tarihe taşınması anayasa yüzünden olağanüstü zor olduğu için, genel seçim ve cumhurbaşkanlığı seçiminin yerel seçimin önüne çekilmesi ihtimalini konuşuyoruz.
AK Parti çevrelerinden iyi haber alışıyla tanınan Hürriyet’ten Abdülkadir Selvi bugün kimbilir kaçıncı kez, hem de kesin bir dille, “Seçim zamanında yapılacak” yazısı yazdı.
Siz bana bakmayın, herhalde doğru olan onun yazdığıdır.
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025