Fehmi KORU
Bugün 1 Nisan; aldatmanın ‘şaka’ sayılıp resmen destek gördüğü evrensel bir gün.
Dağarcığımda sizlere aktaracağım ‘1 Nisan şakası’ yok; kendimi o yönde bir deneme için hazır da göremiyorum.
Onun yerine ‘erken 1 Nisan şakası’ saydığım bir olay hakkında görüşlerimi paylaşmak istiyorum.
Trump ‘‘Çekileceğiz’’, Dışişleri Bakanlığı ‘‘Haberimiz yok’’ dedi
ABD başkanı Donald Trump birkaç gün önce halk önünde yaptığı bir konuşmada ‘‘Yakında Suriye’den askerlerimizi çekeceğiz, bu tür askeri yükümlülükler bize tuzluya mal oluyor’’ anlamına bir şeyler söyledi.
Galiba bütçeden 7 milyar dolar gitmiş Suriye’de söz sahibi olma uğruna…
Rakam yüksek, ama sanırım Suriye’de asker bulundurmanın ABD’ye maliyeti bu rakamdan da yüksektir.
Türkiye de Suriye’de söz sahibi olmak için maliyetli bir dizi operasyon düzenledi; bereket ekonomiden sorumlu bakan, Mehmet Şimşek, ‘‘Afrin operasyonu bize bir mali yük getirmedi’’ açıklaması yaptı da şahsen rahatladım.
Dünya —ve bu arada ABD de— bedavaya mal olan askeri operasyon nasıl yapılırmış, bizden öğrensin…
Şimdiye kadar yazdıklarımın hiçbiri sizlerle paylaşmayı vaat ettiğim ‘erken 1 Nisan şakası’değil; ancak onunla bir biçimde irtibatlı gelişmeler…
İşin merkezinde, Trump’ın seslendirdiği, daha onun ağzından çıkalı fazla bir zaman geçmemişken Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün ‘‘Bizde böyle bir bilgi yok’’ diye hafife aldığını belli ettiği ‘‘Suriye’den çekiliriz’’ açıklaması var.
ABD’de Trump Beyaz Saray’a yerleşeli tuhaf şeyler oluyor, bazısı gerçekten ‘şaka’ gibi bu gelişmelerin… Mesela, daha başkanlıkta bir yılını doldurmamışken, ilk günlerde yanına alıp görev verdiği çekirdek kadronun neredeyse bütününü tasfiye etti Trump…
Bana şaka gibi geliyor bu.
Şimdi de şu: Başkan halkın önünde politika açıklıyor, bakanlık sözcüsü gazetelere böyle bir niyet olmadığının dolaylı mesajını veriyor.
Uzaktan bakan bizler de ‘‘Hangisi şaka yapıyor?’’ diye kafa patlatıyoruz.
Günlerden beri yazılanlar okunur ve TV ekranlarında dillendirilen görüşlere kulak verilirse, ulemamızın bütününün Trump’ın ağzından çıkanın gerçek olmadığı, Bayan Heather Nauert’ın yalanlamasının doğru olduğu görüşünü benimsediği görülüyor.
Bense ABD’nin bu niyet açıklama ve anında yalanlamayla ‘erken 1 Nisan şakası’ yaptığını düşünüyorum.
Niyet gerçek, ABD Suriye’deki askeri varlığını fazla gecikmeden çekerse ben hiç şaşırmam.
Alınmış bir karar varsa, başkan konumundaki kişinin —Trump’ın— bunu Dışişleri Bakanlığı’na haber vererek yapması gerekmez; o konuda görüşlerine başvuracağı kişiler Savunma Bakanlığı (Pentagon) yetkilileri, yani askerlerdir.
Dışişleri Bakanlığı? O bakanlığın görevi, alınmış kararı savunmaktır; ona görev niyet savunulacak bir eyleme dönüştüğünde düşer…
Niyet okuyacaksak…
Esas üzerinde durulması gereken yön, eğer gerçekten Suriye’deki askeri varlığını çekme gibi bir niyeti varsa ABD’nin, bu sürprizin arkasında hangi düşüncenin yattığıdır.
Keşfedilmesi gereken budur işte.
Niyet okuma uzmanlarına ihtiyacımız olan bir yeni gelişmeyle karşı karşıyayız.
Yeni gelişmenin arkasında iyi bir niyet görmüyorum.
Özellikle de bizim —yani Türkiye— için…
Türkiye’nin Suriye’deki başağrısı saydığı Menbiç’te 2 bin civarında Amerikan askeri bulunduğu biliniyor. Bunlar savaşsın diye oraya gönderilmiş askeri unsurlar değil; çoğu eğitmen bu subayların…
Eğittikleri kişiler de yerel milis kuvvetleri; yani PYD/YPG diye bilinen terör örgütlerinin silahlı militanları…
Uzun bir süre içerisinde gerçekleştirildi yerel milislerin eğitilmesi; bunu nasıl yaptıklarını bile dünyaya görüntülü olarak duyurdu ABD’li askeri eğitmenler…
Türkiye’nin Afrin sonrası hedefinin Menbiç olacağı bizde yapılan açıklamalar sayesinde epeydir biliniyor.
Afrin merkeze hemen hiçbir çatışma yaşanmadan girdi TSK destekli ÖSO; orada var oldukları bilinen PYD/YPG elemanları çatışmayı göze alamadıkları için meydanı terk ettiler ve büyük bölümü Menbiç’e gitti.
Ellerinde yine Amerikalılar tarafından sağlanmış en gelişkin silâhlar var.
Bizde ‘‘Kaçtılar’’ tarzında medyaya yansıdı Afrin’in direnişsiz düşmesi…
Kaçtılar mı, yoksa kendilerini eğiten subayların telkinleri sebebiyle mi meydanı terk ettiler dersiniz?
Bana ikinci gerekçe daha makul geliyor.
Şöyle düşünelim: Afrin’den nüfusu çok daha kalabalık ve ‘terörist’ tanımına uygun militanların sayısı da Afrin’deki mukabillerinden hayli fazla Menbiç’in… ABD’nin askeri varlığını sona erdirmesi, ÖSO-TSK ortak cephesinin dikkatini Menbiç’e döndürdüğü ve operasyon başlattığı bir dönemin öncesine geliyor… Operasyonda görev alan ÖSO ile TSK mensuplarının karşısına Amerikalı askerler değil, Amerikalıların eğittiği PYD/YPG unsurları çıkacak…
İyi bir şey mi bu?
Bana pek iyi bir şeymiş gibi gelmiyor.
Hatta ABD bizim için ‘Nisan şakası’ hazırlamış gibi geliyor.
Üzerinde biraz düşünün bakalım.
Yazarlar
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖzgür Özel’in özgül ağırlığı 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarVatandaşlık tanımı değişmeli mi? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİltica ve mülteciler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu Ergilİyi yönetim üzerine düşünceler 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUİslam Dünyası’nın kayıp yılları… 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.07.2025
25.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
21.07.2025
19.07.2025
17.07.2025
15.07.2025
13.07.2025
11.07.2025