Mahmut ÖVÜR
Bu Pazar biraz siyasetten uzaklaşıp geçmişe gidelim... Elimde gazeteci- yazar Sadık Ağabey'in (Albayrak) ikinci baskısını yaptığı "41 Orijinal Belge Işığında Eski İstanbul'da Sosyal Hayat ve Çevre" kitabı var.
Hızla büyüyen İstanbul'un çevre bilincine çok ihtiyacı olduğu bir zamanda biraz geriye dönüp, geçmişin hassasiyetlerini, inceliklerini hatırlamakta yarar var. 200 ya da 300 yıl öncenin İstanbul'unda Osmanlı'nın, sosyal yaşama, çevreye ve doğaya nasıl baktığını görmek, biraz o belgeler arasında dolaşmak insanı çok şaşırtıyor ve şu soruyu sorduruyor; Acaba biz, gelecek nesillere nasıl bir İstanbul, nasıl bir insan-çevre ilişkisi bırakıyoruz?
Çok değerli belgeler içeren ve bize köklerimizi anlatan bir başucu kitabı... Uzun yıllar köşe yazarlığı yapan Sadık Albayrak, siyasi iddiası olan onlarca kitabı arasına böyle bir çalışmayı katarak, bize, Kuran'ın yol göstericiliğinde bu coğrafyada nasıl bir insan-şehir, insan-doğa ilişkisi kurulduğunu anlatıyor. Kısaca eğitim sisteminin görmezden geldiği Osmanlı geçmişimizi bugüne taşıyor. Amacı da belli:
"Bugün çevrenin bilimsel bir analizi yapılsa, geçmişteki uygulamaların, bugün için de geçerli olduğunu, insan ve çevrenin birbirinin ayrılmaz bir parçası gibi karşımıza çıkmakta olduğu görülecektir."
Kitapta, Osmanlı'daki gündelik yaşama ilişkin belgelerden önce şu temel yaklaşım dikkat çekiyor:
"Osmanlının şehir hayatında ve toplum düzeninde yürürlüğe konan hayat tarzının izleri, bazı müelliflerin eserlerinde bilimsel olarak zikrettikleri İslami hayat tarzının sosyal yapısının bir yansıması gibidir."
Toplum-insan, insan-hayvan ve çevre ilişkisine bir bütün olarak "canlıların ortak dünyası"gözüyle bakılıyor.
Bunu da en çarpıcı biçimde hayvanlara bakışta görüyoruz. Bu hayat tarzına ilişkin sadece belge ve bilgi yok, dış dünyadan bakanların izlenimleri de var. İşte iki örnek... De Lamartine'in "Doğuya Seyahat" adlı eserinden bir tespit:
"Müslüman Türkler de canlı-cansız yaratıkların hepsiyle iyi geçinirler. Ağaçlara, kuşlara, köpeklere kısaca Allah'ın yarattığı her şeye hürmet ederler..."
Bu da Montaigne'in Denemeler'inden: "Türklerin hayvanlar için bile vakıf ve hastaneleri vardır."
Ve bir belge... İkindi vaktinden sonra hayvan çalıştırmanın yasaklandığı ferman 19 Ekim 1731 tarihinde 1. Mahmut döneminde yayınlanmış... Bu ferman daha sonra "Yük hayvanları" için Cuma günü tam gün tatile dönüşmüş.
Belgelerde, şehrin temiz tutulmasından, kanalizasyona, çöplerin dökülmesinden üretici-tüketici ilişkisinin düzenlenmesine ilişkin bir dizi kurallar silsilesi yer alıyor ve nasıl uygulandığı anlatılıyor.
Bütün bunlar bize, dünyanın ve ülkemizin hızla değiştiği, çevre sorunlarının sinyal verdiği bu küresel çağda, doğaya nasıl bakmamız gerektiğinin ipuçlarını veriyor.
Yeni bakış açılarına ihtiyacımız var çünkü dünyamızı ciddi bir çevre tehlikesi bekliyor. O tehlikeye ilk dikkat çekenlerden biri de; kitabın ilk baskısının yapıldığı 1997 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan bugünkü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan... Cumhurbaşkanı Erdoğan sunuş yazısını şu uyarıyla bitiriyor:
"Eğer zamanında ve sahici anlamda çok yönlü tedbirler alınmayacak olursa, büyük bir kriz söz konusu olacaktır..."
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019