Mahmut ÖVÜR
Türkiye'nin son 3 yılda derin bir kuşatma yaşadığı çok açık. Sadece üç terör örgütü, FETÖ, PKK ve DEAŞ'ın aynı zaman diliminde Türkiye'ye saldırmaları bile bunu göstermeye yetiyor. Buna şimdi Avrupa Parlamentosu (AP) kararı da eklendi. Özellikle Ortadoğu yanarken, Suriye'de 600 bini aşkın insan öldürülürken, Halep yerle bir edilirken, susan AP, Türkiye'deki tutuklamalar için konuşuyor.
Gerekçeye bakın;
"Üyelik müzakerelerinin, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ortaya çıkan durum ve OHAL uygulamasının getirdiği şartlar nedeniyle geçici olarak dondurulması..." Güler misiniz ağlar mısınız? Türkiye'nin üyeliğini donduran, "evrensel değerlere" sahip AB ülkeleri ve siyasi organları, aslında 15 Temmuz kanlı darbe girişimi karşısında susarak o evrensel değerleri çoktan kirlettiler.
Zaten bir süredir kirli savaşlara destek veren, ölümler karşısında susan, darbecileri kırmızı halıyla karşılayan bir AB'ye doğru gidiş vardı.
Şimdi o netleşti. AB'nin yola çıkış değerlerinden uzaklaşıp, bu noktaya gelmesi aslında bütün insanlık açısından bir talihsizlik. Bunu ısrarla anlatmak gerekiyor.
Ama sadece onlara değil, onların Türkiye'deki versiyonlarına da... İşte onlardan biri, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal.
Baykal'ı tam da AB ile ilişkilerin dondurulduğu, Suriye'de tehlikeli bir adımın atıldığı, Adana'da bombaların patladığı bir günde, Mardin'de görüyoruz.
Siyasette hâlâ bir rota tutturamayan Baykal'ı Mardin'e getiren şey gözaltında olan ve sonra tutuklanan eski Mardin Büyükşehir Belediye Bakanı Ahmet Türk'e moral vermek.
Geçmişe dayanan bir arkadaşlıkları olduğu biliniyor ama o tam bu dönemde devreye girmesinin gerekçesini başka türlü açıklıyor: "Ahmet beyin çıkmasından sonraki desteği ve katkısıyla yeni bir anlayışla Türkiye'de silahı, şiddeti ve terörü ortadan kaldırırız." Kürt meselesinde en şahin duruşuyla bilinen Baykal'ın bu çıkışının altında ne yatıyor yakında görürüz ama şimdiden şu soru soruluyor:
Acaba CHP-HDP yakınlaşmasının konuşulduğu bugünlerde bir rol mü oynamak istiyor? İşin o yanını geleceğe bırakalım ve bugüne dönelim. Baykal'ın birdenbire hem de duruşmanın yapılacağı gün Mardin'e gitmesi manidar. Ama daha önemlisi anayasayı önemsediğini söyleyen bir siyasetçi olarak Başsavcı'yla görüşmesi.
Keşke tek yanlış bu olsa. Baykal'ın bu ani gezisi yakın geçmişle ilgili onlarca soruyu akla getiriyor. Baykal, neden hendek siyasetiyle şehirler yerle bir edilirken, genç çocuklar Kandil'in kirli hesapları uğruna ölüme sürüklenirken eski arkadaşı Ahmet Türk'ü hatırlamadı?
Birlikte hendekçilere karşı çıkıp, o gençlerin ölmelerini engellemedi?
Neden yapmadı? Çok değil 10 Kasım'da Mardin'in Derik ilçe kaymakamı Muhammet Fatih Safitürk makamında bombayla öldürüldü.
Peki ne yaptınız? Oraya neden gitmediniz?
Yine tarihin yanlış yerinde durdunuz.
Keşke eski arkadaşınızı hendekler kazılmadan, o kaymakamlar öldürülmeden ve gözaltına alınıp tutuklanmadan hatırlasaydınız.
Doğrudur Ahmet Türk, 50 yıldır siyasetin içinde ve makul bir siyasetçi olarak biliniyor.
Ancak, şu da bir gerçek, ne yazık ki o da tıpkı sizin gibi hiçbir zaman inisiyatif koyan bir siyasetçi olmadı. Onun tutuklanmasını da, onun siyaset yerine şiddeti dayatan PKK ve Kandil karşısında susmasını da doğru bulmuyorum.
Elbette siyasette eski dostluklar ve dayanışma önemlidir ama ölümleri durdurmak ve çözüm üretmek çok daha önemlidir.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019