Mahmut ÖVÜR
CHP'de olup bitenlere herkes şaşırıyor ama beklenmeyen bir durum da değildi. Benim yazdıklarıma karşı çıkmasına rağmen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partide harekete geçenleri biliyor ve bekliyordu. Gerçi referandum boyunca "yeni sistem nedeniyle Türkiye bölünecek" dedi ama şimdi partisi bölünmeyle karşı karşıya...
O da şu sıralarda bölünmeye katkı sunanları tek tek elimine etmenin ince siyasetini devreye sokma derdinde. Yaklaşık 7 yıllık Kılıçdaroğlu dönemi CHP'sinde ilk kez farklı bir tablo var. Genel başkana karşı, çok net bir muhalefet hattı oluştu. Bunların da toplumda bir karşılıkları var mı bilemem ama CHP içinde pek karşılıkları olmadığı biliniyor.
Deniz Baykal, Muharrem İnce, Fikri Sağlar onlara son dakikada Selin Sayek Böke de katıldı. Bu ekibin Parti Meclisi'nde 19, milletvekilleri arasında ise 30'a yakın destekçileriolabileceği söyleniyor. Üçte bir gibi... Delegeler arasındaki durum da farklı değil. Bu durum Kılıçdaroğlu'nun elini güçlendiriyor ve bu yüzden sert çıkıyor: "Kavga edeni kapının önüne koyarım."
Bir anlamda MHP'nin muhaliflerine karşı izlediği yöntemi izliyor. Aslında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi CHP'ye de siyaset yapma fırsatı veriyor ama bunu değerlendirebilecek bir siyasi yaklaşım henüz ortaya konmuş değil. Hiçbir grup veya kişinin yeni dönemi kuşatacak bir siyasi önermesi yok. Bu da Kılıçdaroğlu'nu güçlü kılıyor.
Baykal'ın "Ya aday ol, ya çekil" çıkışı, Fikri Sağlar'ın "tek adam" eleştirisi, Muharrem İnce'nin klasik söylemi ve yeni devreye giren Selin Sayek Böke'nin sokağı işaret eden çağrısı, bırakın yüzde 48.6'yı, CHP'nin yüzde 25'e sıkışan sosyolojisini bile harekete geçirmiyor.
Bu yüzden adı geçen hiçbir siyasi aktörün Kılıçdaroğlu'na rağmen genel başkanlığı kurultay yoluyla alma ihtimali yok. O zaman Kılıçdaroğlu, süreci kendi lehine döndürecek bir stratejiyle olağan kurultaya kadar götürecek. O noktaya varıldığında da karşısına çıkan hiçbir siyasetçinin ne milletvekili olma ne de parti meclisine girme şansı var.
Böylece Kılıçdaroğlu bütün "safralarından" kurtulmuş olacak. İşte CHP ve Kılıçdaroğlu'nu bekleyen asıl tehlike de bundan sonra başlıyor. Çünkü bazı güç odakları hesaplarını tam da Kılıçdaroğlu'nun istediği gibi partiyi "tek sesli" hale getirmesine göre yapıyor.
Onlara göre bu noktadan sonra Kılıçdaroğlu, Türkiye sosyolojisine dokunacak yeni bir siyaset üretemeyeceği için CHP küçülecek. Hatta içinden yeni bir parti bile çıkıp parçalanacak. İşte o zaman devreye Fransa'daki Macron gibi "partisiz" veya "kimliksiz parti" kurmuş yeni bir isim girebilir.
Siyaset kulislerinde bu projeye en uygun isim olarak da Meral Akşener adı telaffuz ediliyor. İçeriden, dışarıdan birçok güç odağı CHP'yi bir siyasi aktör olarak zayıflatmadan ya da parçalamadan bu projenin hayata geçirilemeyeceğini söylüyor.
Belki de bu yüzden şu sıralarda Kemal Kılıçdaroğlu'nun çevresindekiler sık sık "AB ve NATO'nun siyasi operasyonu"ndan söz ediyor. Ne kadar doğru bilemem ama siyasikulislerde, özellikle de CHP'liler arasında bu kurguya dikkat çekiliyor.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019