Mahmut ÖVÜR
17-25 Aralık ve bugün ABD'de süren Rıza Sarraf davası, başından beri Türkiye'ye yönelik bir siyasi operasyon olarak planlandı.
Bu yüzden asıl amacı Türkiye'yi "yolsuzluktan" arındırmak değil, darbe yapmaktı.
FETÖ, böyle bir yol izledi çünkü siyaset üretmeyen, iktidar düşmanlığıyla gözünü karartmış bir muhalefet olduğunu ve buna sarılacağını biliyordu.
O yüzden "yolsuzluk" argümanını öne çıkarttı.
Muhalefet de bu yemi yuttu. Özellikle de CHP... Düne kadar F-Tipi dediği, "şeriatçı ve kumpasçı" dediği "devleti ele geçiriyor" diye karşı çıktığı bu kirli yapıyla ittifak bile yaptı. Bu yapının ürettiği bütün yasadışı belge ve bilgileri gerçekmiş gibi meydanlarda seslendirdi. Siyasetini bunun üzerine kurdu.
Şimdi aynı şeyi ABD yapıyor. Ama ABD'nin yapması CHP'ninki kadar şaşırtıcı değil. Çünkü bu yapının ipi ABD'nin elinde.
Dün SABAH'ta yayımlandı; stratejik risk danışmanı ve siyaset uzmanı William Engdahl, Global Research'te yayımlanan ve Batı'nın ikiyüzlülüğüne vurgu yaptığı yazısında, FETÖ elebaşı Gülen'le, hakkında Türkiye'nin yakalama kararı çıkarttığı eski CIA yetkilisi Graham Fuller'in 40 yıllık dost olduğuna dikkat çekti.
Bence eksik bilgi bu... İlişki 1960'larda Komünizmle Mücadele Dernekleri döneminde başladı ve bugünlere geldi. Bunu birkaç kez yazdım. Bu yüzden, ABD'nin önünü açtığı ve CIA'nın dünya çapında merkez üssü haline getirdiği bu kirli yapıya sahip çıkması hiç de şaşırtıcı değil.
Şaşırtıcı olan, başta CHP olmak üzere bir kısım muhalif siyasi aktörün ve medyanın bütün bu gerçekler ortaya çıkmasına rağmen FETÖ'ye can suyu vermesi ve yalanları üzerinden siyaset yapması...
Şimdi buna, ABD'deki davada ortaya çıkan yeni bilgiler eklendi. Özellikle de FBI'dan 50 bin dolar alan ve 17-25 Aralık darbe belgelerini ABD'ye götüren FETÖ'cü polis Hüseyin Korkmaz'ın söyledikleri önemli.
Korkmaz'ın söyledikleriyle davada FETÖ'nün bir aparat, yolsuzluk ve İran'a ambargo meselesinin de bir bahane olduğu ortaya çıktı. Ama daha önemlisi hâkiminin Hüseyin Korkmaz'ın ifadesini alırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adının kayıtlara kodlayarak geçirilmesiydi. O an ABD'nin suçüstü yakalandığı ve davanın çöktüğü andı.
Bu aynı zamanda, Türkiye'de davayı bir iç siyaset malzemesi olarak kullananların da çöküşüydü.
Aslında 17-25 Aralık darbesinden sonra ortaya atılan bütün iddialar bir bir çökmüştü.
Ama ne yazık ki muhalefet bundan hiç ders almadı. Birkaçını hatırlatmakta yarar var.
Dönemin başbakanı için "Yurtdışına kaçacak" dediler olmadı.
TIR Operasyonu'yla medya üzerinden inanılmaz bir algı yürüterek "DEAŞ-Türkiye ilişkisi var" dediler tutmadı. "Başbakanı Lahey'de yargılatacağız" dediler kendileri yargılanacak hale düştü. Ve tam tersi ABDPYD- DEAŞ kirli ortaklığı ortaya çıktı ve o siyaset çöktü. Bu muhalefet aklı ve bu küresel kirli destek sürdükçe daha çok "çöküşler" ya da "bitişler" yaşanır.
Bir not: Türkiye, FETÖ'cü polis Hüseyin Korkmaz'la ilgili içeride de yeni bir süreç başlattı.
Emniyet Genel Müdürlüğü hemen harekete geçti ve Korkmaz-FBI ilişkisiyle ilgili birçok soruyu Türkiye'deki FBI temsilcisini çağırarak sordu.
Bir cevap alınamadı çünkü FBI temsilcisi bu göreve yeni atandığını, süreci araştıracağını, ABD Adalet Bakanlığı'yla görüşüp döneceği bilgisini verdi. Doğrusu ortada ABD'nin siyasi bir operasyonu varken daha fazlası da olamazdı.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019