Mahmut ÖVÜR
AK Parti, iktidarının 10'uncu yılını yaşıyor. Bu on yılda çok şey yapıldı ve çok şey tartışıldı ama bugün gündemde AK Parti'nin siyasal duruşuna yönelik temel bir soru var: AK Parti nereye gidiyor?
Uludere'den BDP'ye yaklaşıma, "dindar nesil" yetiştirmekten kürtaj tartışmasına kadar her meseleye bu soru üzerinden bakılıyor.
Suriye merkezli Ortadoğu'daki sıcak gelişmeler ve Kürt sorunuyla ilişkili kaygıları bir yana bırakırsak aslında ortada "derin" kırılma yaratacak bir durum yok.
Çünkü geriye dönüp baktığımızda son on yılda yapılanlar, 50 yıllık çok partili sistemde yapılanları kat kat aşacak düzeyde. Toplumun büyük çoğunluğunun bu düzeyden geriye dönüşü de zor görünüyor.
AK Parti bugüne kadar AB ekseninde ne yaptıysa, ağırlıkla liberal ve demokrat kesimlerin talebiyle örtüşen şeylerdi. Vesayet rejiminin geriletilmesi de darbelere karşı hukuk mücadelesi de böyle ortak taleplerdi.
Kürt meselesinde atılan TRT 6 ve seçim yasaklarının kaldırılması gibi demokratik adımlar da böyleydi.
Peki, çatısını dindar ve muhafazakârların oluşturduğu AK Parti, kendi tabanının demokratik talepleri doğrultusunda ne yaptı?
1925'teki Takriri Sükûn kanunundan bu yana dindarlar üzerinde sadece inanç özgürlüğü açısından değil, insan hakları açısından da derin bir baskı vardı ve bu değiştirilmemişti.
AK Parti iktidarı döneminde ekonomik ve bürokratik alanda dindarlara olanaklar sağlandı ama inanç özgürlüğü ve siyasal beklentileri açısından bir alan açılmadı.
Bu konuda liberaller, demokratlar, hatta sosyal demokratlar da AK Parti'ye yol arkadaşlığı yapmadı. Ne zaman dindarlara ilişkin bir kapı aralansa, bırakın ulusalcıları, Kemalistleri, liberaller de, demokratlar da ayağa kalkıyor. En hafifiyle "Bu ülkede sadece dindarlar mı var?" eleştirisi yöneltiliyor.
Bir dindar siyasetçi şöyle diyor: "Kürtlerle ilgili feryada, demokratikleşme taleplerine katılıyorum ama başörtüsü ve dindarların talebi söz konusu olduğunda liberal ve demokratlar dahil kimse empati yapmıyor."
Oysa AK Parti AB karşıtı, radikal İslamcı siyasete zemin sunabilecek geniş bir dindarmuhafazakâr kitleyi modern ilişkilerin içine sokup toplumun merkezine taşımayı başardı.
AK Parti'nin kendisine destek veren bu kitleye karşı sorumlulukları vardı ama onu hep erteledi veya yapamadı. Bugün hâlâ başörtüsü meselesinin çözülmemiş olması ilginç değil mi?
İçinden geçtiğimiz süreçte eğitimde 3x4, dindar nesil veya kürtaj meselesi gibi adımlar bu sorumluluğun bir tezahürü.
Yıllar önce eski Anavatan Partisi Genel Başkanlarından Nesrin Nas'ın kelimesi kelimesine olmasa da şu tespitini hatırlıyorum: "AK Parti'ye yol arkadaşlığı yapacak bir siyasi hareket olsa Türkiye'nin sorunları daha kolay çözülür."
Bugün bırakın CHP veya BDP'den böyle bir tavır gelmesini, liberal demokratlar bile AK Parti karşısında cephe oluşturuyor. Anlaşılan bizde "düşman" olmak kolay ama "dost" kalmak zor.
Sadece yanlışlar üzerinden yaklaşılırsa işin içinden çıkılmaz. Elbette hatırlatılmalı ama kendimize benzetmeye de kalkmayalım. AK Parti ne zaman liberallerin, demokratların hoşuna gidecek bir şey yaparsa baş tacı ediliyor ama ne zaman kendi tabanının dindarlığını hatırladığında ötekileştiriliyor. Bir siyasetçinin deyimiyle "Dindar AKP'yi sevmiyoruz."
Oysa AK Parti muhafazakâr demokrat dindar bir parti. Ona bir anlamda "sen sen olma, bizim gibi ol" deniyor. Bu doğru değil. Onun muhafazakâr dindar kimliği kabul edilirse daha doğru bir dostluk, daha realist bir siyaset ilişkisi kurulur. Bu her parti için de geçerli.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.08.2020
28.05.2019
6.05.2019
3.05.2019
2.05.2019
28.04.2019
21.04.2019
19.04.2019
18.04.2019
13.04.2019