Roni MARGULIES
Ulusalcıların siyasî olarak tam nerede durduğunu merak ettiğimde, Aydınlık gazetesine bakarım.
Zaman zaman bakmakta fayda vardır zaten. Diğer ulusalcı kaynaklar yanıltıcı oluyor çünkü.
Özellikle şu dönemde, AKP’nin otoriterliği zirveye doğru tırmanırken, bu tırmanışa muhalefet eden herkes aynı şeyi söylüyormuş gibi görünüyor bazen. Bir yanda ulusalcı ve milliyetçilerle, öte yanda biz sosyalistler arasında pek fark kalmamış gibi görünebiliyor. AKP karşıtlığının hepimizi bir araya getirmiş olduğu zannedilebiliyor. Ulusalcıların milliyetçiliği, devlete ve orduya düşkünlüğü daha az rahatsız edici gibi hissedilebiliyor. Cumhuriyet gazetesi sanki daha makulmuş, CHP sanki o kadar da kötü değilmiş gibi olabiliyor.
O yüzden Aydınlık faydalı bir gazete. Hiç gak guk etmiyor; ulusalcıların gerçekten nasıl bir şey olduğunu en net, en açık şekliyle ifade ediyor. Aramızda hiçbir benzerlik, ortaklık, yakınlık filan olmadığını açık seçik gösteriyor.
Örneğin, barış için imza atan akademisyenlerle ilgili Aydınlık başyazısının başlığı şöyleydi: “Akademi vatana ve gerçeklere bağlıdır”.
Yazıdaki ara başlık ise, “Vatansız akademisyen olmaz”.
Yani üniversitede önemli olan bilim, araştırma filan değil, vatan savunmasıdır.
Peki, barış?
“Barışın tek güvencesi bugün ulusal devletlerin ve ordularının varlığıdır.”
“Ulan, AKP’den ne farkınız var?” diye soranlar olduğunu bildikleri için, “AKP’yle yan yana duruyorsunuz iftirası!” başlıklı bir yazıda şöyle anlatıyorlar:
“Bu savaşı ‘AKP’nin Savaşı’ gibi gösteriyor ve ülkenin bölünmesine itiraz eden herkesi AKP’yle yan yana durmakla suçluyorsunuz.Güneydoğu’da verilen kavga ‘savaş’ değil, terörle mücadele... Bu kavga AKP’nin değil, ‘vatanıyla ve milletiyle bölünmez bir bütün olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ‘bölünmeme kavgası’dır!”
Aydınlık hakkında “Delidir, ne yapsa yeridir” denebilir.
Peki, Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun dediklerine bakalım.
Feyzioğlu, “Devlet yıkılırsa hepimiz altında kalırız. Devlet yıkılırsa hepimiz ne adaletten, ne gelecekten, ne refahtan, ne insan haklarından, ne aydınlık bir gelecekten söz ederiz. Devleti yıkmak isteyen her güce karşı tek vücut olmak zorundayız” dedi.
Kılıçdaroğlu ise müthiş bir başarıyla yeniden başkan seçildiği parti kongresinde şöyle dedi: “İlk dört madde TC’nin kuruluş maddesidir. Bizim kırmızı çizgimizdir ilk dört madde. Şehitlerimiz, gazilerimiz, kan ve gözyaşı var. Bu irade, bağımsız bir Türkiye’yi kuran iradedir. Erzurum’da Nenehatun’dur bu irade. Gaziantep’te Karayılan’dır.”
Aydınlık, Feyzioğlu ve Kılıçdaroğlu arasında ne fark var?
Ben göremiyorum.
Barışa karşı devleti, orduyu ve Nenehatun’u savunanlara ulusalcı denir.
Roni Margulies
(Sosyalist İşçi)
Yazarlar
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSistem çürümüş ki nasıl çürümüş 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHayır, bu Türklük Sözleşmesi değil! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023