Ahmet TAKAN
Doktor Devlet Bahçeli, partisinin Meclis grup toplantısında her zamanki gibi yaptı. İktidar sözcüsü olarak konuştu!.. Bunda şaşılacak bir şey yok. Kendisine tevdi edilen görevi tam manasıyla yerine getiriyor. Doktor Bahçeli'yi bugün köşemize yeniden niye konuk ettik?.. Sağ ve sol ellerini omuzdan yaklaşık 25 derecelik açıyla havaya her salladığında otomatik olarak alkışlanan konuşmasında dehşete kapıldığım anlar oldu. "Gizli ve gizemli eller devrede", "Herkes ayağını denk alsın" ara başlıkları ile savurduğu tehditler buram buram faşizm kokuyordu. Rutin şakşakçıların çılgınlar gibi alkışladıkları konuşmanın o bölümleri, diktatör eleştirileri yapılan R. Erdoğan'a bile rahmet okuttu!..
31 Mart seçimlerine yönelik millete karanlık tablo çizmek, Cumhur İttifakının dışında kalanları terörist ilan etmek, milleti tehditle şantajla sindirmeye çalışmak, fikir ve ifade özgürlüğüne karşı sürekli sopa sallamak... Cebir ve şiddet kokan o sözler, kime ve nereye hizmet etmek adına sarf ediliyordu?.. İçimden, "Herhalde af teklifi ile salıvermeye çalıştığı tecavüzcülerin, hırsızların, tombalacıların, torbacıların yerine kendilerinden olamayanları koymak için" dedim. Aslında, Bahçeli, 31 Mart seçimlerinden galip çıkmaları halinde gidilecek istikameti tarif ediyordu. Faşist dikta yönetimini!..
Hiddetten yüzündeki morluk patlamasının ekranlara yansıdığı anlarda Doktor Devlet Bahçeli bir de "ruh sağlığı yasası" önermez mi!.. Bizim kuşaklar bilir -yenilerin pek bileceğini sanmıyorum- bir zamanlar Mazhar Osman vardı. Ord. Prof. Dr. Mazhar Osman Usman, Türkiye'de modern psikiyatrinin ve Bakırköy Akıl Hastanesi'nin kurucusudur. Bahçeli'yi dinlerken aklıma geliverdi. Birisi langur lungur işler mi yapıyor, ya da abuk sabuk laflar mı ediyor;"adam tam Mazhar Osmanlık!" derdik. İleri geri konuşanla, saçma sapan laflar edenlerle; "şimdi seni Mazhar Osman'a yollarım!" diye kafa yapardık. Bizim kuşakta hâlâ Mazhar Osman esprileri devam eder. Aklıma bir kaçı hemen geliverdi;
Bir gün Mazhar Osman'a sormuşlar:
"Delilerden korkar mısın?"
O da şöyle demiş:
"Ben delilerden değil, akıllı geçinenlerden korkarım, hele psikopatlardan çok çekinirim. Onlar vefasızdır, onların dostluklarına hiç güvenilmez. Kendilerini dev aynasında görüp, başkalarını küçümserler, bu sayede büyüyeceklerini sanırlar. Tek amaçları kısa zamanda şöhretin yolunu bulabilmektir. Bunu başarabilmek için, şeytanî zekalarıyla, her şeye başvurabilirler."
***
Güya hastalardan biri, ona "Sen delisin!" demiş...
Mazhar Osman gülmüş:
"Senin, bana, deli demen, önemli değil, ama, ben sana bir kere deli dersem buradan bir daha çıkamazsın."
***
Mazhar Osman denilince unutulmaz bir isim daha vardır. Ord. Prof. Dr. Fahrettin Kerim Gökay, Mazhar Osman'ın asistanıydı... Gökay, siyasete olan merakı ile de ünlüdür... Fahrettin Kerim Gökay, Valilik, Belediye Başkanlığı, Milletvekilliği ve Bakanlık yaptı.
Bir gün Mazhar Osman'a eski asistanının bu başarısının sırrını sormuşlar, gülmüş:
"Önce doktor oldu, sonra asistan, sonra doçent, profesör, ordinaryüs profesör, yetmedi, vali, belediye başkanı, senatör, bakan oldu... Fakat benim bildiğim Fahrettin Kerim, bunlarla yetinmez, sırasıyla, Başbakanlığa, Cumhurbaşkanlığına gözünü diker... Bunlardan sonra da, sümme haşa, Allah olmanın peşinde koşar! O zaman da, onu, bana getirirler!"
***
Devlet Bahçeli'nin, konuşmasını tamamlamasının hemen ardından, telefonum çaldı. Arayan siyasette çok deneyimli ve Türkiye sevdalısı bir dostumdu. Bahçeli'nin konuşmasını dinleyip dinlemediğimin cevabını aldıktan sonra hemen sordu;
"Ahmet Bey, siz bilirsiniz Devlet Bey'in konuşmasını kim hazırlıyor. Özellikle bugünkü konuşmasını."
Yavru saray Balgat dükkânlığı ile aramdaki uzak mesafeye dikkat çekip cevaplamaya çalıştım;
"Bilmiyorum ama bugünkü konuşma bana saray-Yenimahalle anonim metni gibi geldi. Onlar bile söylemeye cesaret edemediklerini Bahçeli'ye söyletmişler."
Siyasetçi dostum, "dehşet verici" diye tabir ettiği böyle bir konuşmanın Meclis kürsüsünden nasıl yapılabileceğini de sordu. "Kutsal metin bu. Hikmetinden sual olmaz!" diye cevap verdim.
Doktor Devlet Bahçeli'nin önerdiği ruh hastalığı yasasının içeriğinde neler var? Bilmiyorum. Saray kaynaklarından bilgiye ulaşabilirsem buradan yazacağım. Ama bildiğim bir gerçek var;Günümüzde "Mazhar Osmanlıklar" büyük bir hızlaçoğalırken, "Mazhar Osman" gibi insanlar yok oluyor!..
Eğer münasip görürlerse, önerim;
Doktor Bahçeli yasa teklifinin içine her yıl belirlenecek bir haftanın "Mazhar Osman Haftası" olarak kutlanmasını da eklesin. Ruh doktoru Devlet Bahçeli olarak tarihe geçsin!..
Kaynak Yeniçağ: Mazhar Osman'ın bile aklına gelmeyen yasa!.. - Ahmet TAKAN
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2021
10.11.2021
13.10.2021
12.10.2021
9.09.2021
31.08.2021
4.08.2021
13.07.2021
6.07.2021
2.07.2021