Akif BEKİ
Torpili nereden anlamadım. Ama bir tür dokunulmazlığı var, kollanıyor sanki.
Hukukumuzu seçim kampanyasında propaganda malzemesi yapan Trump. Yargı bağımsızlığımızı dile düşüren de Trump.
“Kurtarılan Rehineler” klibinde rahip Brunson’u oynattı. Hapishanede haksız yere tutulan, orada ölüme terk edilen ABD vatandaşlarından biri rolünde.
Trump yetişmese İran, Suriye ve Venezüela’daki “Kurtarılan Rehineler”le birlikte Brunson da Türkiye’de çürütülecekmiş. Bir daha gün yüzü görmeyecekmiş. Ama neyse ki Trump devreye girmiş de kurtulmuş diye anlatıyor.
Tabii kendi kahramanlık hikayesini satma uğruna, Türkiye’yi hukuku ve yargısıyla karalıyor. İkinci bir “Geceyarısı Ekspresi” vakası dense yeri.
Fakat dün Beştepe’deki Adli Yıl Açılış Töreni’nden bir tek Trump’a cevap çıkmadı.
Halbuki tokat gibi okkalı mesajlar yollandı dünyaya.
Biden bile paparayı yedi. Avrupa, bolca laf işitti.
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, sözünü esirgemedi mesela.
Avrupa’ya karşı yargı bağımsızlığımızı şiddetle savundu.
“Üstün hukukun sözcüsü gibi takdim edilen yabancı, çoğunlukla da Avrupa menşeli oluşumların ve uzantılarının da bağımsızlığı zedeleyen faktörler arasında yer aldığını” söyledi.
“Avrupacı etki gruplarına tavsiyemiz, Türkiye’de yargı bağımsızlığına gölge düşürecek söylemlerden, patronize edici üsluptan sakınmalarıdır. Hukuk sistemimizi şekillendirmekte özgür ve bağımsız bir ülkeyiz. Hukuk bağımsızlığımıza saygı duymayanlardan yargı bağımsızlığı dersi almamız mümkün değildir.”
Ne ala!
TBB Başkanı Feyzioğlu da başkan adayı Biden’ın küstahlığını hatırladı ama Trump rezaleti gelmedi aklına.
Feyzioğlu bastı kalayı. “Emperyal kuklacıların demokratik seçimlerimize müdahale girişimleri paramparça olacaktır” diye çıkıştı.
Amenna! Kim aksini söyleyebilir.
Gelin görün ki...
Türkiye 1954’te Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni onaylamış. 1987’de de Özal sayesinde bireysel başvuru hakkını tanımış. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin zorunlu yargı yetkisini ise 1990’da kabul etmiş.
Yani Trump’ın hırtlıkları, yargı bağımsızlığımıza halel getirmiyor da...Anayasa’da tanıdığımız Avrupa hukukuna referanslar mı, AİHM’in kararları mı yargımızın bağımsızlığını tehdit ediyor?
Trump’ın, müdahale ettiği ve sonuç aldığı iddiaları yenilir yutulur değil. Fakat yargı bağımsızlığımızı zedelemiyor. Hatırlamak, yüzleşmek bile istemiyoruz da...Yargı bağımsızlığımızı, bağlayıcılığını TBMM’de kabul ettiğimiz uluslararası hukuka karşı mı koruyoruz?
Sırada AİHS ile AİHM’den çekilmek olmalı öyleyse.
“Yargımız Ankara’dan yönetilir, Strasbourg’dan talimatla yönetilemez” demeye ramak kaldı.
“Türkiye’nin hangi insan hakları standartlarını uygulayacağına Strasbourg’da oturan hâkimler karar veremez” resti çektik çekiyoruz desenize.
‘Tam yol geri’, hadi gözümüz aydın diye sevinelim mi!
İSHAK PAŞA SARAYI NASIL KURTULUR?
Geçen cuma Ağrı Doğubayazıt’taydım.
Gitmişken abdigör köftesinden saç kavurmaya, enfes yöresel lezzetlerden de tattım.
Gece, bir tepeden İshak Paşa Sarayı ve aşağıda ışıldayan şehre bakarken...Kürt ozanı dengbejlerden şahane ‘stran’lar da dinledim.
Ama asıl sebeb-i ziyaretim, Dosso Dossi Holding’in ‘fashion show’uydu. Yeni sezon kreasyonlarını tanıtmak için tarihi sarayı seçmişlerdi.
Podyum yıldızları, sezon modasını burada görücüye çıkardı. Ağrı Dağı’nın eteklerinde yürüdüler. Salgın nedeniyle seyircisiz sergilendi. Çekimleri yapıldı, 50 ülkede dijital defile olarak gösterilecek.
Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan’la takılmadan duramadığı eşini ilk kez burada tanıdım.
Ve Lale Devri son döneminden kalma bu eşsiz anıtın havasını bozan restorasyon garabetini de gözlerimle gördüm.
Topkapı gibi, Osmanlı saray mimarisinin nadide başyapıtlarından biri İshak Paşa. Sultanları bile kıskandırmış kurulduğu tepeden. İç duvarına “Dünya durdukça içindekileri şen tut” duası nakşedilmiş.
Bu seneyi “İshak Paşa Sarayı Yılı” ilan ettirmek için çabalar vardı. Ağrı Dağı da tırmanışa açılacaktı.
Ama bölge turizmini ayağa kaldırma hayalleri, salgına takıldı.
Neyse ki Doğubayazıtlı Hikmet ve Ahmet Eraslan kardeşler, şovlarını taşımak gibi harika bir fikir buldu. Salgını fırsata çevirdiler. Memleketlerine daha muazzam bir hizmette bulunamazlardı.
Şimdi sıra, Kültür ve Turizm Bakanlığıyla Ağrı Belediyesinde. Bakan Albayrak’ın Başkan Sayan’a destek sözü de varmış.
Tarihi sarayı, PVC görünümlü şu eğreti cam tavanlardan kurtarmak için ne bekleniyor, hemen el atılsın.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025